gençliği akp iktidarı ile geçen şanssız nesil

• super nesil. 96'liyim, yigirmi yasindayim. akp iktidara geldiginde 6 yasindaydim, resmen gozumu actim acali akp altindayim. bu gidisle baska bir hukumet de gormeyecegiz gibi. kisfmet.
  
  edit: "siz eski turkiyeyi bilmiyorsunuz"cu akplileri okumak can sikici. bu yaklasimda iki temel sorun var. birincisi the road not taken meselesi. her ne kadar ayni anda sadece bir iktidar olabildigi icin potansiyel ve reel iki iktidari direkt karsilastirma sansimiz olmasa da a) kendi kategorimizdeki (gelismekte olan) ulkelerle b) gelismis ulkelerin kurumsal yapilarina bakarak bir alternatif tarih portresi kabataslak da olsa cekilebilir.
  
  a kisminda meseleler sunlar; akpliler turkiyedeki ekonomik gelismeyi akp'ye atfetseler de zaten gelismekte olan ulkeler globalizme katilma doneminde hizli buyume egilimi gosterir. (simdi mobil oldugum icin bulamayacagim bir makalede kuresel ticarete gec katilan ulkelerin bu ticaretten daha az kar ettigini gosteriliyordu. yani global ekonomiye ne kadar kati ve erken katilinirsa o kadar iyi) bakarsaniz latin amerika'nin ulkeleri akp iktidariyla ayni donemde benzer oranlarda buyume gosterdiler her ne kadar politik olarak bircok sorunlari olsa da. akp'nin asil buyume donemi 2002-2009/10 arasi cunku ekonomik ve politik liberalizasyonlar bu zamanda yapildi, aynisi diger ulkelerde de gecerliydi. fakat akp 2010'dan sonra hem ekonomide hem politikada illiberalizasyon donemine girdiler. son 6 senedir kisi basina gsmh ayniydi bizim kategorimizde olan ve reformlara dokunmayan ulkelerinki gelisirken, bu sene ilk ceyrekteki kuculmeyle birlikte bizde kisi basina dusen gelirde gerileme yasandi. kendini disariya kapatmayan tum ulkeler gelisiyor zaten, akpliler bize sanki kuresel ticaret kendi basarilariymis gibi kakalamaya calisiyor ama o is oyle degil. belki ilk 6-7 sene. burada bizim road not taken'imiz sili olabilir, su anki yolumuz arjantin gibi. sili 80'lerden itibaren hem ekonomik hem politik kurumlarini dislayicidan kapsayiciya cevirerek stabil bir buyume yakaladilar, kuresel ticaretin nimetlerinden de bizden iyi faydalaniyorlar. bir benzeri mart laark altinda post-sovyet estonyasi olabilir. bizim sectigimiz yol da arjantin'i 70-90 arasinda denizin dibine batiran ekonomik, sosyal ve politik kosullar; ekonomide korumacilik+politikada populizm+diktatorluge yakinsarlik vs. su anda ulke cok daha iyi durumda olabilirdi eger akp ulkenin direksiyonunu illiberal demokrasiye kirmasaydi.
  
  ikincisi de, "ee yani?" sirf eskiden daha kotuyduk diye su boktan halimize sukretmemiz mi gerekiyor? goz gore gore ulke de jure diktaya gidiyor, tum ozgurluk ve haklar keyfi imtiyazlara donusmus durumda, ekonominin makro gostergeleri insanin yuzunu kizartiyor. saka gibi insanlar tarafindan yonetiliyoruz. dis politikada nasilsa siklemezler diye sallayip sallayip duruyoruz sonra o hurmalar kis gelince karnimizi agritiyor. sanssiziz tabi, cok mu sansliyiz aq?!