53 entry daha
  • mark twain'e ait olduğunu sandığım ve nerede okuduğumu bir türlü anımsayamadığım bir söz var: hiç yalan söylemezseniz anımsamak zorunda da kalmazsınız. böyle ya da buna yakın bir şeydi. anafikri buydu en azından. kendin olmanın böyle bir şey olduğuna inanıyorum.

    hepimizin dışarı yansıttığımız bir kamusal yüzümüz var. kendimizi cilalayıp öyle sunuyoruz ki insanlar bizi sevsin ve istesinler. bizi övsün ve yüceltsinler. kimsenin kendisiyle ilgili kötü bir şey söylediğini duyamazsanız. herkes her zaman mutludur. kimse yaşadığı sıkıntıları ya da zayıflıkları anlatmaz. iyi olmak, istenir olmaktır.

    ortaokuldayken sınava çalışıp çalışmadığımı soran arkadaşlarıma "evet, tabii çalıştım" diyordum. onlarsa çalışmadıklarını söylüyorlardı. yakın notlar alıyorduk. sonra bu böyle devam etti. hatta lisede de durum aynıydı. ben çalışıyordum. onlar çalışmadıklarını söylüyorlardı. aynı notları alıyorduk. demek ki gerizekalıydım. buna ciddi ciddi inandım. buna hala inanmam ayrı bir konu. babama bu durumu anlattığımda "sence çalışmıyor olabilir mi?" diye sorduğunda "çalışmadıklarını söylüyorlar ama" diye yanıt vermiştim. bana "zeki görünmek için olabilir mi?" dediğindeyse derin bir "hmm..." çekmiştim. yaşamım boyunca çok ve düzenli çalıştım. aralarda kendimi bolca gerizekalı hissettim. bilmiyorsam "bilmiyorum" da dedim. hata yapınca özür de diledim. mutluysam mutluluğumu, mutsuzsam da mutsuzluğumu dile getirdim. küçük bir hanımefendi gibi yetiştirildiğim ve giydirildiğim halde annem bakmazken çamurlara bulanan bir sokak çocuğuydum. kendimi pek çok alanda yetersiz hissediyorum. yüzümü ve bedenimi hala tam olarak sevemiyorum. kendimi çoğu alanda yetersiz hissediyorum. toplulukların karşısına çıkınca kalbim yerinden çıkacakmış gibi çarpmaya başlıyor ve ellerim buz kesiyor. kız arkadaşlarımla fotoğraf çekilirken herkes en güzel haliyle poz verirken ben şeytan boynuzları yapıp (temsili) fotoğrafı mahvediyorum. kendimi hiç "kadın" gibi hissetmiyorum.

    peki niye öteki türlü olamıyorum? denedim; ama kendim gibi hissetmedim ve bu hiç hoşuma gitmedi. içimden ne geçiyorsa onu yapıyorum; çünkü, bence, yani benim için gerizekalı hissettiğimi ya da yüzümü tam sevemediğimi bir başkasının bilmesi sorun değil; çünkü olduğum şey bu. sevmeye çalıştığım şey de bu ve fark ettim ki, her türlü ıvırımı zıvırımı, zayıflıklarımı ve cinsliğimi öğrenip beni sevmeyi sürdüren ve daha da önemlisi en başından beri tüm bunları bilip beni seven insanlar var.

    şeytan boynuzlarıyla fotoğrafları trollemek çok eğlenceli ayrıca.
202 entry daha
hesabın var mı? giriş yap