4 entry daha
  • öncelikle şu yetenek goygoyunu bir kenara bırakın. saçma sapan bir şekilde yetenek kavramı ilahi, çok az kişide olan bir şey zannediliyor. hayır arkadaşım, öyle bir şey değil bu. evet kimilerinin gördüğünü kağıda aktarırken daha rahat olması, ellerini kullanırken daha becerikli olması normal, ama bu yetenek değildir, yatkınlıktır. o, 50 sayfa pratik yaparak bir şeyi düzgün çizer, sen 200 sayfa pratik yaparak düzgün çizersin ama neticede çizersin. yetenek dediğiniz şeyin % 90 ı pratiktir. bunu lisede dahi resim dersi zayıf gelip de güzel sanatlar okuyan biri olarak söylüyorum ki bunu diyen sadece ben değilim okulumdaki hocalar da söylerdi. evet kardeşim, sen, çöpten adam bile çizemeyen sen dahi resim yapabilirsin. bütün olay alıştırma ve tekniği öğrenmekte. zira resim yapmak dediğimiz şey aslında bir zanaat gibi bir takım kuralların uygulanmasından başka bir şey değil. işin içine ancak yaratıcılık girdiği zaman ancak bir sanat eseri üretimi ortaya çıkar ki yaratıcılık dediğimiz şey bütün sanat dallarından bağımsız olarak bilim için dahi gerekli olan bir şey. ha bu arada yaratıcılık da geliştirilebilir, onu da söyleyeyim. ne odunlar gördük doğru yaklaşımla barcelona chair haline gelen.

    şimdi bu bakış açısıyla ülkemizde resim derslerinde amaçlananın ne olduğunu sorgulayalım.

    resim yapma tekniklerinin öğrenilmesi mi? hayır değil. türkiyede sadece malzeme kullanımı öğretiliyor. pastel boyayı şu şekilde, sulu boyayı bu şekilde kullanırsınız, hadi bakalım konumuz bu, çizmeye başlayından ibaret bir eğitim söz konusu. espas, ışık gölge değerleri gibi şeylerden bahseden bir tane bile hocam olmadı 11 yıllık eğitim hayatımda.

    yaratıcılığı geliştirmek mi? güldürmeyin allah aşkına haftada 2 saatlik bir eğitimle ne yaratıcılığı?

    öğrencilere rahatlayabilecekleri, kafalarını dağıtabilecekleri bir hobi kazandırmak mı? kimi öğretmenlerimizin gereksiz egoları ve not yaptırımı unsuruyla tam tersine sıkıntı kaynağı bile olabilmekte resim dersleri.

    peki nedir o zaman resim derslerinin amacı? maalesef sadece haftalık ders saatini doldurmak. bunun sorumlusu öğretmenlerimiz değil eğitim sistemimizdir. zira o öğretmenlerde bu sistem içerisinde yetişiyor, o sistemin zorunlu kıldığı kurallar çerçevesinde derslerini işliyorlar. tüm bunlara bir de resim dersinin bir fen bilimleri, matematik yada yabancı dil kadar ciddiye alınmamasını -zira boş adam işidir resim yapmak bizim ülkemizde, karın doyurmaz- ekleyince öğrenci için resim yapmak ancak yetenekli insanların becerebildiği, ciddiye alınmayacak, havadan yüksek not verilen bir ders haline geliyor.

    bu değiştirilebilir mi? tabi ki, doğru eğitim yöntemleriyle, düzgün yaklaşımla değiştirilir. üstelik geniş kapsamlı yaratıcılığı geliştirmeye odaklı bir sanat eğitimi öğrencinin sadece resim yapmasını değil, diğer alanlarda da başarılı olmasını, yeni fikirler üretebilmesini sağlar. nihayetinde yaratıcılık dediğimiz şey basitçe, mühendislikte tutun sanata kadar bütün alanlarda, birbiri ile alakasız unsurları bir araya getirerek yeni fikirler ortaya çıkarmaktır. eğer bu mantaliteyi, akıl yürütme biçimini ağaç daha yaşken verebilirseniz ileride o çocuk sanatçı olmasa dahi olaylara farklı açılardan bakabilen, at gözlüklerinden kurtulmuş bir birey haline gelir.

    görüldüğü üzere olay aslında resim dersi değil, olay bizi yetiştiren eğitim sisteminin ta kendisi. ezberci, oku geççi mantık kaldırılmadığı sürece daha nice nesiller resim derslerinde yabancı dil derslerinde heba olur gider.

    hepsi bir yana, o herkesin gerekliliği konusunda hem fikir olduğu matematik konusunda da durum farklı değil. siz 12 senede matematik öğrenebildiniz mi? söyleyin o zaman polinom nedir?

    not: herkesin resim çizebileceği savıyla ilgili, içinde uygulamalarında olduğu betty edwards ın beynin sağ tarafı ile çizim kitabını öneriyorum. onun dışında a5 boyutunda eskiz için kullanacağınız bir defter alın kendinize, bir de 2b kalem ve otobüste, metroda, vapurda, işte gördüğünüz her şeyi kaba taslak çizin. düzgün çizip çizememenizin bir önemi yok, sadece çizin.
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap