29 entry daha
  • muharrem ince'nin, vaktiyle bizlerin mhp'de yaşadığımız ikilemi yaşadığını gözlemlediğim zirve oldu.

    bir kuruma kendini adamış, en dipten itibaren birçok seviyede görevler üstlenmişsin. karakterinle, kişiliğinle özdeşlemiş. ancak yönetilme tarzından memnun değilsin ve önün bir şekilde kapatılmış. (chp'de yapılan mhp'de yapılan kadar ahlaksızca değil gerçi)

    kalsan, çare yok. üstelik kaldıkça memnun olmadığın yapıya meşruiyet kazandırıyorsun. kalmasan, kazandığın her şeyi geride bırakacaksın. olmayacak. üstelik kendini ev sahibi görüyorsun, çok acı bir şey "aslı" temsil ettiğin halde ötekileşmek-marjinalleşmek.

    mhp'de bunu yaşayanlar partiden ayrılıp yeni parti kurmakta buldular çözümü. ince bunu yapamıyor. muhtemelen "teşkilatı" olmadığı için. o yüzden ne olursa olsun kalacağım diyor. sorduğum sorulara verdiği cevaptan anladığım kadarıyla, "kalalım, belki bir alan açarız" ümidinde. fakat bu ümidinin boş olduğunu düşünüyorum; namuslu olmak-kalmak kadar güçlü/etkin olmak da gerekiyor çünkü. tehdit yaratmadığı ve değer arz etmediği sürece namuslu bir insan olarak nüfuz kazanamaz; bugünün siyasetindeyse değer arz etmek ya da tehdit yaratmak çok zor.

    her halükarda, görece iyi bir insanın kaybettiğine sevindim, bunu da buradan görsün. kazansaydı iyi parti bu denli güçlü ve her kesimi birleştiren bir umut olarak yükselemeyecekti belki. biz erdoğan'ı gönderelim, sonra geçsin cehapenin başına. o zaman eski güzel türkiye'de olduğu gibi çekişir, kavga eder ama namussuzluk yapmayız.
6 entry daha
hesabın var mı? giriş yap