farz-ı kifaye
-
dini olarak değil de ahlaki olarak ele alınıp, toplumsal bir ilke olarak uygulansaydı herhalde arap yarımadasından gelen en güzel şey olurdu.
farz-ı kifaye hayatın her alanına dokunabilecek, insan olma bilincini topluma aşılayabilecek bir potansiyel taşır:
lastiği patlamış birisi yolda kalmış. yardım edecek kimse yoksa, sen de oradan geçmekteysen, yarıdım etmek senin yükümlülüğündür.
karşı apartmana hırsız tırmanıyor, tek gören de sensin. dönüp yatamazsın. artık o iş sende.
parkta yaralı bir hayvana rastladın. ihale sana kaldı güzel kardeşim, veteriner yollarını gözler. o canlıyı öylece bırakamazsın.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap