tahammül etmek
-
katlanmak, sabır göstermek, dayanmak.
"hiçbir sanatoryumun onu iyi edeceğine kesinlikle inanmıyorum. bu korkusu olduğu sürece hiçbir zaman sağlıklı olmayacak max. hiçbir ruhsal yardım da bu korkunun üstesinden gelemez* çünkü korku yardım alınmasına* da engel oluyor. bu korku sadece bana yönelik değil, arsızca yaşayan her şeye karşı var, mesela ete de. et o kadar çıplak ki onu görmeye bile tahammül edemiyor. o zaman ete karşı olan bu tiksintisini gidermeyi başarmıştım. ne zaman bu korkuyu hissetse, gözlerimin içine bakar, birimizin ayağı incinmiş ya da nefesimizi tutuyormuş gibi bir süre beklerdik ve o sürenin sonunda korkusu geçerdi." milena jesenska - briefe an milena (max brod'a, 1921)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap