12 entry daha
  • ölüm belirtilerin ortaya çıkmaya başladığı zaman aralığı. asıl olaylar sonraki saatler ve günler içerisinde gelişir ki bunlar hiç iç açıcı değildir... aşamaların özel isimleri vardır, meraklısı bakabilir. 36 saat sonunda genelde ilk dördü gerçekleşmiş olur, tabi ortam koşullarına göre değişebilir bu. kimisi hiç çürümez ve binlerce yıl boyunca mumya olarak durur, üstelik bunun için özel bir işlem görmesine de gerek yoktur kimi zaman. (bkz: ötzi)

    şimdi okuduğum şeyleri derlemeye çalışacağım ama bilimsel yönden değil, sıradan bir insan gibi yorumlayacağım. rahatsız edici detaylar da var, uyarımı yapayım, sonra niye yazdın bunu demeyin.

    ölü bir organizmada; herhangi memeli bir canlı da olabilir bu, hatta bitkiler de çürüyor, hala kimyasal olaylar devam etmektedir ama bunlar sonucu farklı bir yere taşıyan olaylardır. biz memeli canlılar üzerinden olaya bakalım;

    oksijen yok, kalp atmıyor, kan aşağı doğru inmiş iyice. damarlar yüzeyde belirgin hale gelmiş. " ne oluyoruz amk " diye hesap soracak bir beyin de yok. artık bu aşamada hücreler otoliz denen olayı gerçekleştirmeye başlar yani intihar eder, çünkü ona görevini yaptıracak herhangi bir sinir uyarısı yok. vücutta bulunan doğal bakteriler de faaliyet göstermeye devam etmektedir. oksijeni tüketen anaerobik solunuma başlar. sonucunda açığa çıkan gazlar organizmanın iyice şişmesine neden olur. basınç bir zaman sonra dayanılmaz hale gelir ve deride çeşitli bölgeleri yırtarak oradan açığa çıkar. ceset kokusu dediğimiz şey esasen budur, başka canlıları da bu koku çeker. et üzerinden üreyen kara sinekler yumurtalarını bırakmaya başlar. akbaba, kurt ve diğer başka canlılar da bu aşamada belirebilir.

    ölümün ilk saatinden itibaren gözlenen deri üzerindeki değişimler gittikçe dramatik bir hal alır. pütrifikasyon evresinde artık siyahlaşmaya başlar, bu hemoglobinle alakalı bir olaydı sanırım, yanılıyor da olabilirim. yine de iskeletleşme evresinde bile deri hala varlığını koruyabilir. tırnaklar ve saçlar pütrifikasyon sırasında düşer.

    sonra sonra artık yavaştan kaynak tükenme noktasına gelir, sineklerin bıraktığı yumurtalar büyür ve uçar gider. geride artık kemikten başka bir şey kalmayana kadar ileri derecede çürüme devam eder.

    tüm bu olayların illa anlattığım gibi olmasına gerek yoktur, bazen bu süreç çok hızlı ilerler, bazen de yılları bulabilir, hatta hiç olmayabilir.

    ben kendimi vladimir iliç lenin gibi mumyalatmak istiyorum ama buna kimse izin vermez heralde. yine de vasiyetimi bırakacağım. o kadar yıl yaşadıktan sonra elalemin böcekleri mi üreyecek narin bedenimde? hayali bile korkunç. olmadı körperwelten sergisine bağışlarım.

    not: yazıda yanlış bir şey varsa söylemekten çekinmeyin, hatalıysam arayın.

    final: hayatınızın, canlılığınızın kıymetini bilin. başkalarını gereksiz yere üzmeyin. hiçbirimiz kalıcı değiliz, eninde sonunda doğaya karışacağız. bu konudan benim kendi adıma öğrendiğim dersler bunlardı. peace out.
hesabın var mı? giriş yap