1 entry daha
  • 25 nisan 1915 tarihinde ingiliz kuvvetleri ikiz koyundan(x beach), tekke koyundan(w beach), ertuğrul koyundan(v beach) ve morto koyundan(s beach) asker çıkarmış fakat sadece 1000 kişilik türk gücü karşısında, özellikle ertuğrul koyunda başarılı olamamış ve kıyıdan 500 metre mesafe ilerleyebilmişlerdi.
    seddülbahir bölgesi ingiliz haritası
    tekke koyuna çıkan ingiliz essex alayı 25 nisan 1915
    ingiliz 29. tümen komutanı general hunter weston 26 nisan günü alçı tepeyi ele geçirmek için bir saldırı planlamıştı. plana göre ingiliz 29. tümen 87. tugay askerleri öncelikle kirte köyünün batısını ele geçirecek daha sonra 88. tugay baskı altındaki kirte köyüne saldıracak oradan doğuya ilerleyip, içinde fransız tugayının da olduğu diğer kuvvetlerle beraber alçı tepeye taarruza geçeceklerdi.
    kirte muharebesi ingiliz planı
    ilk olarak birliklerini düz bir hat oluşturması için zığındere-eskihisarlık hattına ilerletti. bu sırada morto koyunda fransız çıkarması sürmekteydi. fransızlar yapılacak saldırıda kuvvetlerin sağ kolunu oluşturacaktı, bunun için önemliydi. aslında 26 nisan günü yapılacak olan taarruz fransızların çıkarmasındaki aksaklık yüzünden 27 nisan'a ertelenmişti. sahillerden cephe hattına ikmal yapmak bir hayli zordu. ingiliz askerleri bu yüzden susuzluk çekmeye başlamıştı bile. morto koyundaki birkaç kuyu onların susuzluğunu dindirebilirdi fakat ikmal sağlamak halen mümkün değildi. ikmal için devamlı olarak at ve katırlar kullanılıyor ve hiç durmaksızın gelip gidiyorlardı. çıkarma esnasında birçok subay ve astsubayını kaybetmiş olan 29. tümen subay yokluğu da çekmekteydi. subay yokluğu, lojistik sorun ve fransız çıkarması hunter weston'u taarruzu 28 nisanda yapmasına zorunlu kıldı. türk 9. tümene bağlı 25. ve 26. alaylar çıkarma esnasında çok kayıp vermişlerdi ve takviyeye ihtiyaç duyuyorlardı. takviye güç olarak 19. alayın iki taburu 28 nisan sabah saatlerinde bölgeye ulaşacağı bilgisi gelmişti. türk tarafında bunlar yaşanırken general hunter weston 28 nisan gününe kadar yapılan saldırılarda türklerin ağır kayıplar vererek bitkin olduğunu düşünmekteydi bunun için çok büyük bir direniş beklemiyordu fakat bu harekat eğer daha ileri bir tarihe alınırsa türklerin takviye kuvvetlerini bölgeye getireceğinden korkmuş ve harekatın bir an önce başlamasını istemişti.
    1. kirte muharebesi 28 nisan 1915
    sabah saat 08:00'da taarruz deniz ve kara topçularının sabahın dinginliğini bozan yoğun ateşiyle başladı. planlandığı gibi 87. tugay saat 09:00'da cephenin solundan taarruza geçti fakat türk 20. alayı bölgeye son anda yetişen takviye birliklerle beraber yapılan ingiliz taarruzunu püskürtmeyi başardı. merkez kuvvet olarak kullanılan 88. tugay da saldırıya başlamış lakin türklerin iyi mevzilenmesi ve güzel konumlandırılmış makineli tüfek mevzileri yüzünden burada da ilerleme sağlanamamıştı. türk cephe hattına göre sol kanattaki 20. alay ağır top ateşi ve durmak bilmeyen ingiliz taarruzlarıyla yıpranmaya başlamıştı. takviye kuvvet olarak gönderilen 19. alay cepheye 5 km kala denizden top ateşine tutulmuştu. top ateşi altında askerlerin bir kısmı dağılmış bir kısmı ağaçlık alana sığınmıştır. bu duraksama cephedeki 25. ve 26. alayların durumunu kritiğe çevirmiştir zira iki alay da fransızların taarruzlarıyla yıpranmaktadır. 25 ve 26. alaylar çıkarma gününden beri çatışma halindeydi ve bitkindiler yine de fransızları saat 11:00'a kadar mevzilerinde tutmayı başardılar daha sonra geri çekildiler. fransızlar sol kanattaki türk mevzilerine girmeyi başarmıştı. 26. alay komutanı binbaşı hafız kadri, alay kuvveti olan mürettep taburun bir kısmını binbaşı mahmut sabri komutasında ihtiyat olarak ayırmıştı. gelişmelerin en kritik döneminde savunma çözülmeye başlayarak geri çekilme eğilimi göstermeye başladığı sırada duruma müdahale eden binbaşı mahmut sabri, ihtiyat grubunu alarma geçirerek takımları yaymış ve kendisi de bu ihtiyat grubunun önüne atlayarak askerlerini gayrete getirmişti. bu şekilde çözülmekte olan mevzilerin üzerine atılan ihtiyatlar, civardaki diğer askerleri de gayrete getirmişti. binbaşı mahmut sabri tam çekilirken rastladığı birlikleri de emrine almış ve bu muharebe grubu gittikçe mevcudunu artırmıştı. binbaşı sabri komutasındaki birlikler karşı taarruza başlayarak fransızların ele geçirdikleri siperlere girmişler ve göğüs göğüse mücadele etmişlerdi. bu karşı saldırı bu sefer fransızları yıldırmıştı. cephenin sağ bölümündeki 20. alay halen devam eden ingiliz saldırılarıyla meşguldü. ağır topçu ateşi altında ingilizleri burada tutmayı başarmıştı hem de bunu ihtiyat birliği olmadan gerçekleştirmişti. merkez savunmada bulunan 26. alayın bölgeden çekildiği haberi gelmiş, hemen savunma yapılmasının gerekliliği görülmüştür. 15. alayın 2. taburuna buraya ilerlemesini ve alçı tepeyi ingilizlere karşı koruması emredilmiştir. makineli tüfek ve topçu bataryalarıyla korunan bu kola nedense hiçbir ingiliz birliği saldırmamıştı. 19. alayın cephe hattına ulaşmasıyla sol kanattaki 20. alay geri çekilerek yassı tepe hattına yerleşeceklerdi.

    “alay komutanı soğanlıdere’ye geri çekilme emri verdi; bunun üzerine ben zaman kazanmamız gerektiğini ve alçı tepe yamaçlarının önemli olduğunu söyledim. birlikte 25. alay komutanına gidip ona bunu anlatmamız gerektiğini söyledi. denileni yaptık. tam o sırada yedek bölüklerden 9. bölük geldi. solda bir mevzi tutan 9 ve 12. bölük ile sağda mevzilenen 10 ve 11. bölükten kalanlarla düşman karşılandı ve düşmanın üstün kuvveti durduruldu. bu durum 3-4 saat sürdü. bu yüzden 10. bölüğün ikinci komutanı ve birçok adamımız saf dışı bırakılmasına rağmen, düşmanın alçı tepe’nin yamaçları gibi hakim bir mevki alması önlendi. dört saat sonra solumuz uzadı ve muharebe hattımız, 7. tümenin 19. alayıyla takviye edildi…” binbaşı mahmut, 3. tabur, 26. alay, 9. tümen

    28 nisan saat 12:50. 1. kirte muharebesinin ege denizinden görünümünün çizimi. karşıda yüksek rakımlı tepe alçı tepedir
    saat 13:00'da 9. tümen savunma pozisyonuna geçmiş, 26. alay ise kendini toparlama fırsatı bulmuştu. bu toparlanmanın ardından fransızlara karşı süngü hücumuna geçilmişti. bu hücum fransızları iyice şoka soktu. fransızlar yapılan saldırı karşısında geri çekildi. ingilizlerin ihtiyatta tuttuğu 86. tugay bu boşluğu doldurmak için emir aldı fakat bu tugay da pek fazla direnemedi. fransızların yaptığı geri çekilme cephede duraksamaya neden oldu. bu duraksamada sol kanattaki 20. alaya takviye edilme fırsatı bulundu.

    general ian hamilton:
    “sabah 09.40’da general paris ve kraliyet deniz tümeni danışman heyeti geldiler, hazırladıkları bazı plânları bize açıkladılar. saat 10’da queen elizabeth kuzey yönünden ağır yolla ilerlemeye başladı ve y kumsalı noktasına vardık. bu bölge daha önceden gaz tenekeleriyle işaretlenmişti. birden, karşı yamaçlardan kıyıya doğru bazı birliklerin ilerlediklerini gördük. hemen 15 inçlik toplarla, her birinde 10.000 misket bulunan şarapnel atışları için emir verdim. fakat gördüklerimiz bizim askerlerimiz miydi, yoksa türklerin öncü birlikleri mi? miğferleri güneş altında parlıyor, kimlikleri tam olarak kestirilemiyordu. amiral de robeck’le keyes de kararsız kaldıkları için bana sordular. emir subayı benimle aynı kanıdaydı. bunlar yirmide bir olasılıkla kirte bölgesinden geçmekte olan türk destek kuvvetleriydi. ellide bir olasılık yine türklerdi ve topraklar onları gözden silip yutmaya hazırlanıyordu. on dakika sonra, yarımadanın 800 metrelik alçak kalan arazi engeli dışında bir yere ulaşınca, manzara daha iyi belirmeye başladı. parıltılar süngülerden geliyordu ve bunlar türk birlikleriydi. hemen araziye yayıldılar ve çeşitli dağınık düzen kollar olarak ilerlemelerine devam ettiler. karşılarında, onların hücumlarını durduramayacak kadar zayıf birliklerimiz vardı ve bizimkiler sürekli çekiliyorlardı. yüz kişi kadar olan kuvvetli bir türk müfrezesi dövüşün havasına dalmış olmalı, queen elizabeth’den makineli tüfek menzili içindeki kıyı boyunca, bir grup birliği püskürtmekle uğraşıyordu. derken o kuvvetin bir kanadı, kayalıkların kenarında mevzilendi. dövüşleri tam bir alman piyade müfrezesindeki gibiydi, tekrar ateşe devam ettiler. hepsi disiplinli, her hareket işaretle yapılıyor. bu arada queen elizabeth’in topları onlara yönelme emrini bekliyordu. tekrar ‘hücum’ emrini verdiler ve başladılar yamaçlardan aşağıya taarruza. başlarında kılıçlarını çekmiş subaylar koşuyorlar. manzarayı görenlerden bir denizci subay ‘bizi selamlıyorlar’ diye alay etti. queen elizabeth şarapnel yağdırmaya başladı. uzaklık 1200 yarda, tam isabet! dev gibi bir mermi türk hatlarının 40-50 metre sağında patladı ve 10 000 misketli şarapnel şimşek gibi çarptı. duman, toprak ve taş cehenneminin örttüğü arazide her şey sessizliğe döndüğü ve arazi tekrar göründüğü an, sessizliğin sonsuz olduğunu anladık. toprakta korkunç bir duraksama olmuştu. uzun süre, arandık baktık. türk askerlerinden canlı kimse kalmamıştı…”

    19. alayın cepheye ulaşmasıyla 9. tümen rahat bir nefes aldı. saat 15:00'da 26. alayın bulunduğu merkez noktadaki fransız hatlarına karşı saldırıya girişildi. yıpranan fransızlar geri çekilirken, türkler hemen ingiliz kuvvetlerine yöneldiler. ingilizler için de durum farklı değildi. türkler bir anda her yerden çıkmış üzerilerine geliyorlardı. ingilizler hem sağ kanattan hem sol kanattan kıstırılmıştı ve dayanılmaz türk süngü hücumuyla sarsılmışlardı. daha fazla takat edemediler ve geri çekildiler. tüm cephedeki saldırı türklerin azim ve cesaretiyle püskürtülmüştü. ingizlizlerin 2000 kaybı olmak üzere toplam müttefik kaybı 3000 idi. toplam türk kaybı ise 2378 şehit olarak kayıtlara geçmiştir.
    türk alayları sonuna kadar ingiliz ve fransızların taarruzlarına ve ağır topçu atışlarına karşı direnmişti ve gün sonunda zafer türklerindi
hesabın var mı? giriş yap