3 entry daha
  • çevrenizdeki insanların instagram resimlerini bi açıp bakın, neredeyse kırk milyon anneyi, erkek çocukları ile dudak dudağa resim paylaşırken görürsünüz.
    çocuğudur; öper koklar isterse ayağının altını yalar.
    fakat iş babaya gelince bu biraz değişiyor.
    niyet okumak, anlatılan hikayenin bütününe gitmek için parçaları birleştirmek, bir anlam ifade etmez bazen. hatta çocuk bile yalan söyleyebilir. zira ablamın kızı (ayrılar) şuan eniştem zarar görsün diye küçücük haliyle her türlü şahitliği yapacak kıvamda. çünkü, eniştemin kendilerini sevmediğini düşünüyor. halbuki adamın onu ne kadar sevdiğini çok iyi biliyorum.
    burada da küçük kız ifadesini verirken babasının kendisini sevdiği için öptüğüne inandığını belirtmiş. buna yönelik bir diyalogdan sonra buna inanmış ve beyanı bu yönde olmuş olabilir.
    muhtemelen boşanma aşamasında ki yaşanılan olayların çocuğa aksettirildiği nokta, çocukların bilinç altlarında bazı tahribatlara ve yanlış yönlendirilmelere sebep oluyor. örneğin; çocuğun sahip olamadıkları ve kaçırdığı tüm fırsatlardan; annenin babayı suçlayarak yapacağı açıklamalar, çocukları babaya karşı kullanmakta, yeterince mukavemetli bir hale getirir.
    burada avukat kişinin de anneye; '' kullanabileceğimiz ne var '' sözlerinin üstüne yanlış bir yönlendirmenin içine de girmiş olabilirler. zira kazanma hırsı bazen sadece karşı tarafa zarar vermek üzerine kurulan bir plandır. nihayetinde herkes ifadesini değiştirmiş.

    buradaki olayda da, boşanmış bir anne babanın arasında kalmış bir çocuk figürü olma ihtimali yadsınamayacak derecede var. 11 yaşına gelmiş bir çocuğun yaşadığı ilk olayın anne ve babasının boşanma sonrasına denk gelmesi de normal değil, zira sapık ve ensest ilişki yaşamak isteyen özellikle babaların daha bebek halinden başlayarak öz çocuklarına çeşitli davranışlarda bulunmaya başladığı bir gerçek. yıllardır bu kötü hareketlere maruz kalan bir çocuk, gerçekten babasının onu sevdiği için dudağından öptüğünü düşünmesine rağmen bu harekete bile böyle bir reaksiyon göstermezdi. belki de şuana kadar yaşadıklarının en masumu geldiği için, kendisini o gün şanslı bile sayardı.
    çocuk nihayetinde babasının kendisini sevdiğini kötü amaçlı öpmediğini de belirtmiş olmasına rağmen ceza verilmiş. sanırım mahkemelerde ''işi şansa bırakmayalım'' peşinde.
    aynı hakimi, cemaat yurtlarında tacize tecavüze uğrayan küçücük çocuklarımızın davalarında da görmek ve bu kadar cesur olmaya davet ediyorum.

    işin diğer kısmı, bir de kendinizi babanın yerine koyun ve öz evladınızın suçlamasıyla yaşadıklarınızı bir gözünüzün önünden geçirin. çocuğun saygısını kaybettiğinize mi yanarsınız, içerde 15 sene yattığınıza mı yanarsınız, yoksa gerçekten suçsuz yere 15 sene içeride kalıp tüm sevdiklerinizi de kaybettiğinize mi yanarsınız.

    sonuç olarak; böyle olaylarda hemen tarafını belli edip birilerini linç etme tarafında olmayan kişilere karşı da ön yargılı olmamak lazım. mahkemelerimizin ne kararlar verip sonra nasıl değiştirdiklerini de hep birlikte defalarca gördük.
    eğer idam gelecekse ( ki istemem ) ilk kendi çocuklarına cinsel istismarda bulunan kişilere gelsin isterim. o derece katı olduğum bir konu. ama yeni boşanmış bir aile davalarının da sağlıklı olabilmesi için çift dikiş gitmesi şart. mahkemeler karı koca bir birini fetö'cü ilan eden çiftlerle dolu zira.
123 entry daha
hesabın var mı? giriş yap