çağatay odabaş

• sinema filmlerinden bir kareyi alıp bunu noktalamak sureti ile tabloya dönüştürüyor. ünlüler eserlerini koleksiyonuna dahil etmiş. gençken eserleri prim yapanlardan. en büyük becerisi yaptığı sanatından ziyade bu çevrede isim yapmış olması bence. 1000 nokta atışı yapmadan önce eserin önünden kalkmıyormuş bunu da parmağına taktığı bir sayaç ile yapıyormuş.
  
  twitterda birisi asıl işi asistanlarına yaptırdığını söylemiş, zaten bir röpartajında da kendisi bunu ifade ediyor.
  
  yaptıkları duvarımda olsun isteyebilirim ama yaratıcılık derseniz orada dururum. şimdi telefonlarda falan bir sürü uygulama var. sanatçı onlardan farkını ortaya koymalı. tamam ben renkleri belirledim bu da fotoğraf şimdi boyayın dersen olmaz. boyama kitapları misali. gerçi onlarda bile çocuklar yaratıcılıklarını çizilmiş kalıplara rağmen gösteriyorlar.
  
  röportajındaki can alıcı nokta şu:
  
  “-son sorum: “en büyük tutkun sinema mı görsel sanatlar mı? birini seçmek zorundasın!”
  
  -sinemayla besleniyorum, pratiğim sanat... biriyle hayal dünyamı güçlendiriyorum, diğeriyle hayallerimi anlatıyorum.”
  
  hangi hayalini anlattigini anlayamadim filmdeki ayni kareyi ifadeyi bozmadan koyuyorsun.
  
  belki ilerde yaptığı işi anlayıp bu yazdıklarımdan utanırım. ama şimdiki hissiyatım aynen bu.