3 entry daha
  • ekşisözlük'te bile hak ettiği değeri görmeyen eylemdir. sözde islamcı ve dindar bir idarenin insanları nasıl gayr-i insani şartlarda çalıştırdığının haberidir. ölümler, kötü yemekler, kötü yatakhaneler, güvencesiz işler derken bakıyorum da bir işçinin 6 aylık parasının 1 haftada gösterişli umrede yiyenler var hep işin içinde. her zaman dediğim gibi; ben onların taptığı allah'a tapmıyorum. onlar müslümansa ben değilim. benim müslümanlığımda adaletin terazisi yahudi, hristiyan, müslüman ve alevi bilmez. benim dinimde işçinin hakkı (hakkı kelimesini alimler işverene "sen bu işte çalışmış olsaydın kaç para alırdın" sorusunu sorarlar) alnının teri kurumadan verilir. benim dinimde halife devletin kandilini bile kendi şahsi işinde kullanmazdı. benim dinimde komşusu açken kendisi tok yatan olmazdı. fakat şu sıralar içinde bulunduğumuz hicri muharrem ayında emeviler denen topluluk din istismarını, iktidar savaşının ateşini kıyamete kadar yaktığından kimse ömer olmak niyetinde değil, herkes yezid olmanın peşinde. buna belki ben de dahilim. iktidar gücü henüz elime geçmediğinden klavye başında bu tür şeyler yazmam normal.

    gelelim işçilerin durumuna. kusura bakmasınlar hiç. çoğunluğunun oy verdiği kişinin idaresi altında yaşıyoruz ama haklarını "solcu" dedikleri insanlar savunuyor. daha insani şartlarda çalışmaları için küfür ettikleri sol kesimin insanları onlar için masada mücadele ediyor. gün gelecek emekçiler devrim yapacak gibi duygusal cümleler kuramıyorum. çünkü romatik sosyalizm 12 eylül 1980 tarihinde ebediyete kadar son buldu. faşist sağ ve faşist sol örgütler kendilerine verilen rolü o kadar iyi oynadı ki; ebediyete kadar bu ülkede sendikal haklar, kültürel devrimler, edebi eserler kaliteden yoksun bir şekilde devam edecek.
hesabın var mı? giriş yap