1 entry daha
  • pişmiş kelle'de çizdiği gariban hikayeleri burnumuzda tüten çizer. genellikle iki sayfa çizdiği hikayeyi her zaman gerilimin tırmandığı bir yerde kesip, haftaya bir şekilde olayı bağlayarak heyecanı devam ettirmesiyle hatırladığım, kurgusuna, diline, çizgisine hayran olduğum süper yetenek.

    bir hikayesinde, taksicinin boğazına bıçak dayayıp para istiyordu iki izbandut. adam çok az olan hasılatı vermesine rağmen, bıçaklı olan, taksicinin boğazını kesiyordu. tam gideceklerken, taksicinin eliyle boğazını tutup yaşamaya çalıştığını görüyorlardı. "olum ölmemiş lan bu adam" falan diye kendi aralarında konuşup, taksiciye: "gözüm dur iyice keseyim, bak daha çok acı çekersin" diye söyleyip, taksicinin kanlar içinde, "yok abi, iyi böyle, sağolasın, ben idare ederim abi.." demesiyle, "olum manyaklaşma, keseyim bitsin, dayanamazsın" diye, boğazını kestikleri adamı ikna etmeye çalışıyorlardı. tam da bu karede hikayeyi bitirip altına not yazardı engin ergönültaş : “ha ha.. çok heyecanlı bir yerde bitti di mi, acaba taksici yaşayacak mı? ha ha, klasik bir çizgi roman klişesi, bişi olmayacak merak etmeyin” benzeri notlar bırakıp hem bizimle dalgasını geçer hem de meraktan kudurtmayı bilirdi. daha nerde rezervuar köpekleri, nerde 24 dizisi.. peheey!.. çok özledik çook.
45 entry daha
hesabın var mı? giriş yap