74 entry daha
  • koruma altındaki çocuklarla , daha doğrusu sadece çocuklarla değil bu alandaki hemen her şey hakkında çalışan bir derneğin yönetim kurulu üyesiyim. bu sebeple özellikle istanbul'daki birkaç sevgi yuvası işe iletişim halindeyiz. hiç birisi için kötü diyemem. umarım haber, içeriğinde verilen bilgiler kadar vahim değildir. çocuklar zaten dezavantajlı gruptan, ailelerinin bakamadığı veya istimara uğrayan çocuklar. sığındıkları evde böyle bir olay başlarına geliyorsa, sorumluları en ağır cezayı almalıdır.

    çocukların kaldığı kurumlar artık "çocuk esirgeme" diye adlandırılmıyor. bunun sebebi, "esirgeme" sözündeki acıma algısı ile çocuklara istemeden de olsa psikolojik olarak kötü etki etmeyi ortadan kaldırmak. bu sebeple isimlerine "sevgi" katılarak daha pozitif hale getirildi.

    evlerde (çoğunda diyelim en azından) artık ranza sistemi yok. ev gibi hissetsinler diye bir kampüs içerisinde, kalan sayısına göre 10-12'şer çocuğun yaşayabileceği "villa tipi" evler mevcut. her evde de genelde bir "anne" oluyor ( vardiyalı olarak çalışıyorlar). evler yatak odası, oyun odası, tv odası gibi cidden ev şeklinde.

    çalışan "anne"ler elbette bir elemeden geçiriliyor, eğitim de alıyorlar. ancak işte bunu takip etmek devletin görevi, en azından ev müdürü çalışanlarını sıkı sıkı takip etmeli. 10-12 küçük çocukla uğraşmak cidden zor olabilir, sinirler yıpranabilir ama şiddet hiç birisi için mazeret değil. bizim irtibatta olduğumuz sevgi evlerinde de anneler biraz otoriter, çocuklar gözlerinin içine bakıyor bir şey yaparlarken ama bu disiplin olmazsa cidden baş edilemezler. fakat genelde hepsi de "anne anne" diyerek sevgilerini dile getiriyorlar, davranışlarıyla belli ediyorlar.

    devletin belki de cidden en doğru düzgün çalışan birimi aile, çalışma ve sosyal hizmetler bakanlığı'nın, çocuklarla ilgili birimi. özellikle istanbul ve ankara için konuşursam cidden hepsi kendine çocuklara adamışlar. bu sebeple top yekün bakanlığı suçlamak adaletli olmaz diye düşünüyorum. burada bence en büyük sorumluluk o sevgi evinin müdürü ve ayrıca psikoloğu (her sevgi evinin en az 1 tane psikoloğu mevcut). çünkü çalışanlarını sıkı sıkı takip etmelilerdi ki diyelim gözden kaçırdılar ( olmaz ya ), çocukların davranışlarından şüphelenip, olayı araştırıp ilgili kişileri derhal işten çıkarmaları gerekirdi.

    müsait olan yazarları bizim gibi derneklerle iletişime geçerek, hem maddi-manevi destek olmaya, hem de sevgi evlerindeki çocuklarla ilgilenmeye davet ediyorum. evlere artık her isteyen elini kolunu sallayarak giremiyor. bu sebeple bir organizasyonla ( özellikle derneklerle) irtibata geçip çocuklara her türlü desteği verebilirsiniz; oyun, ders, sanat, spor...vb. ilgilenenler ve çalışmalarımızı merak edenler bana mesaj atabilir. derneğimizle ilgili de bir başlık açmak istiyorum ileride umarım "reklam" gibi algılanmaz.
17 entry daha
hesabın var mı? giriş yap