• alkol alırken eski sevgiliyi arama eşiğiyle kesinlikle aynı değildir. eski sevgilinin ne kadar eski olduğuna da bağlıdır. gerçi bir hafta on gün önce ayrıldığın insan henüz eskimediğinden onu arama eşiği de bununla aynı değildir.
  • alkolle kesinlikle alakası olmayan durumdur. ataklar şeklinde vuku bulur. evde safça ne olacağını bilmeden oturmuş bir şeyler yapıyorsunuzdur ve beyniniz birden serbest çağrışım yapmaya başlar. televizyonda gördüğünüz biri eski sevgilinize benziyordur ya da internette, birlikte çok yediğiniz bir yemeğin tarifine rastlarsınız filan. sonra onu düşünmeye başlarsınız "acaba şu an ne yapıyordur" diye. ve sevgili yazarlar emin olun ne zaman böyle düşünseniz eski sevgiliniz yeni birileriyle sevişiyordur o an. o yüzden biraz beklersiniz ki sevişme bitsin. bu sırada sevgilinin boynunu düşünürsünüz, saçlarını ne bileyim evde geleceğe dönüş izlerken nasıl heyecanlandığınızı filan düşünürsünüz. boğulma hissi yaşarsınız, delireceğiniz gelir. işte en zor anlar başlamıştır. evde dolaşıp bu hissin geçmesini beklersiniz daha çok üstünüze çöker. sonra ilk dozu alırsınız ve eski sevgilinin twitterına bi göz atarsınız. rutin hayatıyla ve sizin tanımadığınız kişilere attığı mentionlarla dolu bu twitter bırakın sizi tatmin etmeyi daha da kamçılar düşüncelerinizi. en sonunda teslim olursunuz ve telefonunuzdan sildiğiniz halde aklınızdan silemediğiniz o numaraya bi ödemeli arama yollarısınız (burası opsiyonel zira bende kontör olmuyor, siz isterseniz düz de arayabilirsiniz). sonra karşı tarafın telefonu meşgule aldığını belirten bi mesaj gelir ve beklemeye başlarsınız. artık geri döner mi dönmez mi o evrenin bileceği bir iştir. ama siz yine de pozitif enerji yollayın evrene elinizden geleni yapın gerisi zaten tevekkül.
  • eski sevgili ile geçirdiğiniz güzel bir anı hatırlatan şarkı, film, kitap içeriğini sonlandırmadan az öncedir.
  • (bkz: uyuyo musun) *
  • bir nedene bağlanamayacak kadar karışık işler bu eşiğin sınırı. ortada hiçbir şey yokken bile bir anda eşiğin düşmesi ve bünyede hasar yaratması mümkündür. adeta bir deprem gibidir bu his. ne zaman ya da ne kadar güçlü geleceğini bilmek imkansızdır.
  • o eşiği aşmamak lazım. bir anda kriz gibi gelen bir şey bu. insanın içinde bir alevin parlaması gibi . söndürmeyi bir şekilde başarabilirsen kendine bir miktar mani olabiliyorsun. başaramazsan büyüdükçe büyüyor. eskiyi hatırlatan yer, mekan, şarkı, film, kitap ve benzeri bir çok şeyden uzunca bir süre uzak durmayı gerektirir. yoksa aklından uzun bir süre hiç çıkmaz. bu da sağlıklı sonuçlar doğurmaz tabi ki. aramak ister arayamazsın, sesini duymak ister duyamazsın, görmek ister göremezsin. zira uzak durmalısındır. aşmayın o eşiği. ne yaşıyorsanız içinizde yaşayın, kalsın orada.
hesabın var mı? giriş yap