• gayet keyifli ve ekonomik bir olaydır.

    yapımı, özellikle gazlanması konusunda dikkatli oluması gereken bir nokta bulunmaktadır. eğer ki standart bira yapım kitlerinden birini aldıysanız içinden gazlanma için konulacak şeker ölçekleri çıkacaktır. bu ölçek 3 hazneden oluşmaktadır * * *. tavsiyem bu ölçeklerin bir tık üstünü kullanmanız yönündedir. aksi takdirde biraların biraz gazsız olduğu yönünde eleştiriniz olabilir. yani;

    25 cl biranın gazlanması için 33 cl haznesini kullanın
    33 cl biranın gazlanması için 50 cl haznesini kullanın
    50 cl biranın gazlanması için 33 cl haznesini 2 kez kullanın

    kurduğum 2 kitte de bu şekilde yapıp daha lezzetli ve gazlı biralar elde etmiş bulunmaktayım.
  • turşu kurmak, yoğurt mayalamak, reçel yapmak ne kadar hobiyse o kadar hobi olan uğraş. internetten alınan kiti suyla karıştırmak hobi ise hayatınızı gözden geçirin derim.

    ha bu işi gerçekten ilerletmiş insanlar var. onlara saygım sonsuz. adamlar çiftçisini gidip bulup arpa alıyorlar, bira yapmaya tahıldan başlıyorlar. senin internetten sipariş ettiğin kiti sıfırdan kendisi yapıyor, şerbetçi otunu kendisi buluyor, birasına katıyor.

    evde yaptığınız buysa, işte buna hobi derim.
  • merak sardığım hobi. şimdilik kaynakları takip etme aşamasındayım.

    istanbul anadolu yakasında yaptığı biradan tattırabilecek, beni gaza getirebilecek ve muhabbeti seven biri var mıdır ey sözlük ahalisi?

    ben de belki kendisine elektronik sigara konusunda oldukça yardımda bulunurum :) dost kazanmış oluruz karşılıklı.

    çünkü ben elektronik sigaraya geçeli 3 yıl oldu ve ciddi bir biçimde likit/bira kombinleri yapmayı keyiflenmeyi seviyorum .

    tabi ki keyiflenirken de hükümete vergi kısmında doggy style eğilmek istemiyorum.

    lütfen yeşillendirin lan beni, çok hevesliyim :)
  • yeşillendirilmek, bilgilendirilmek isteyen ekşiciye amme hizmeti yapayım: evde karışık tost yapacak kadar kabiliyet ve zekası olan bir insan evde bira da yapabilir. yeşillendirmelik, üstad aramalık bir durum yok.

    iş bu entry'i ilk defa yaptığım kiti bugün "tam olarak olmuş" haliyle yudumlarken yazıyorum. nelere dikkat ettiğim konusunda kutsal bilgi kaynağına naçizane notlar bırakmak isterim.

    kit birası tecrübemi paylaşacağım için bazı detayları atlayabilirim. dikkat ettiğim en önemli konu sıcaklık oldu. temizliğe azami dikkat ettim ama şişeleri 3 defa bulaşık makinasında yıkamak gibi psikopatlıklara girmedim.

    temizlik imandan gelir: lağımda yaşamıyorsanız ve yönergeleri takip ederseniz kovanızda istenmeyen mikrop/bakteri olma olasılığınız zaten çok düşük. pwd ile güzelce temizleyin ve durulayın. sonrasını starsan'a bırakın. benim anladığım kadarıyla buradaki büyük abimiz starsan. starsan adamdır adam.

    sıcaklık işi: burası en önemli konu. başlangıç kiti için konuşuyorum, pilsner kit ve ale mayası ile başlangıç sıcaklığı bile 23 dereceyi geçmese iyi olur. ale mayası 18-25 derece arasında ideal çalışıyor. ben 15 gün boyunca kış günü bile 19 civarında zor tuttum. bırakınca 20-21 derecelere gitti hemen. peki nasıl tuttum? sağına soluna buz torbaları bağladım. fakat bokunu çıkartmışım. zira 20'de de dursa olurmuş ama 23'ü geçerse muza benzeyen meyvemsi tatlar gelebilir diye uyarıyorlar. siz beni dinleyin 19-21 arasında tutun. ben güzel sonuç aldım.

    23 litre arpa suyunu 1 derece bile ısıtmak veya soğutmak sandığınızdan çok daha zor. o yüzden "yav 27 dereceye çıkmış eheheh neyse bi balkona koyarım 10 dakikada 20'ye iner" diyenlere tek cevabım var: nah iner!

    sıcaklık konusuna bir paragraf daha ayırayım. ben kovanın üzerindeki şerite güvenmedim ve hava kilidine takılan elektronik dereceden sipariş ettim. iyi yapmışım, şerit 1,5 derece civarında daha fazla ölçüyor ve kovanın tam ortasının sıcaklığını doğru öğrenemiyoruz. yatırım tavsiyesi, alın bunu.

    şişeleme: en az iki kişi olursanız iyi olur, benim tek başıma canım çıktı. şişenin içinde fazla starsan köpüğü olmaması için şişeye starsan koyduktan sonra öküz gibi çalkalamayın ama starsan'ın şişenin bütün iç duvarına değdiğinden emin olun. şişenin içinde çok köpük kalırsa bira koyarken taşma yapar, şişe şekerini kusar, tadınız kaçar. yine de panik yapmalık bir durum yok, 5-6 şişeden sonra öğreniyorsunuz işi.

    sonuç: iflah olmaz bir potansiyel alkolik olduğum için şişedeki 3. gün ilk şişeyi açtım, bok gibiydi. meyve suyu. 7. gün açtım, kesinlikle olmamıştı. az gazlı bir meyve suyu gibiydi. 10. gün açtım, "abi beni biraz daha beklet" diyordu. tam o sırada köpek tarafından ısırıldım ve kuduz aşısı yüzünden 10 gün alkol alamadım, o sırada şişede 20 gündür bekleyen bebeklerim mükemmel bir gaz seviyesine erişmiş. köpük çok iyi, gaz beklediğimden iyi. meyvemsi tat hiç yok. beklediğimin en az 2 katı daha iyi bir sonuçla karşı karşıyayım. "vay be bunu ben yaptım eheheheh" diyerek içiyorum.

    türkiyede satılan sanırım bütün biraları içmiş, birayı ve bira kültürünü çok seven biri olarak evde kendi biramı yapmak bana mükemmel bir meşgale oldu ve mutlu etti. benim için eliyle bira tarihi kitabı yazan, çok sevdiğim kadın kendi üretimim biranın tadına bakabilseydi dünyanın en mutlu insanı olurdum belki ama hayatta her şey iyi gitmiyor, hatta genel olarak kötü gidiyor.

    afiyet olsun.

    edit: hatalı seçilen tanımlamalar düzeltildi.
  • sıcaklığa ısı diyenlerden tavsiye almamanızı önerdiğim hobi.
  • yaptım, oldu. yapınca oluyormuş çünkü. (dediler de inanmamıştım.)
  • tamam dinen haram olabilir de ne vergi aldıniz biradan .sırf alkollü içeceklerden alınan vergilerle diyanet bakanlığı'nın 5 yıllık maaşları ödenir .millet de ne yapsın kimyager oldular hepsi .
  • günde en az 2 bira içen biri olarak, maddi olarak çökmüş durumdayım ve artık zamanı geldi diye düşünüyorum.

    başlamayı düşündüğümdür.

    en uygun kiti nereden ve nasıl temin edebilirim bilmiyorum, biraz araştırdım ama bu konuda tecrübeli arkadaşlara da bir mesaj kadar uzağım.
  • insani alkoliklihe surukleyebilecek olan eylem. fakat ayni zamanda uretmek bence asil bir eylemdir urettiginiz ne olursa olsun dunyaya bir deger katmak bence muazzam
hesabın var mı? giriş yap