• ilk entrynin kelime kelime beni tanimladigi baslik.
  • su ara herkes.

    dur sozluk, icimi dokecegim. ben bir ' ideal koca' sendromu kesfettim ki, bol kahve keyifli, pazar kahvalti sofrali, aksamlari da cay keyifli !

    son 2-3 yildir etrafta evlenmeyen kalmadi, hemen hemen tum arkadaslarim evlendi. ben de yari yurt disinda/ yari turkiye'de yasamakta oldugumdan kafama gore, evlenmeme yonunda bi hayat yasamaktayim. keyfim yerinde, isler tikirinda.

    ne zaman turkiye'ye gelsem, taze evli arkadaslarin - ozellikle kadinlar- ' ay benimki soyle iyi insan, soyle maddi durumu iyi, soyle romantik, cok ideal adam bak, gecen sunu yapmis inana biliyo musun, cok mutluyum ya, iki seneye de cocuk yaptim mi... hahh haayy valla baba olacak adam bu... aa sen? ay yazik ama olmaz oyle, yalniz mi oleceksin.. ay yazik ama yhaa' demesinden fenalik geldi. isin tuhafi da, onlar bu aciklamalari yaparken, kendilerini cok mutlu olduklarina ikna etmeye calistiklarini dusunuyor gibiydim. zira hic ne kadar iyi vakit gecirdiklerin, ne kadar eglendiklerinden bahsetmiyorlardi, ya da ediyorlarsa da ufak detaylardi cumleler arasinda. orada bahsedilen sey adamin 'ideal koca' olusuydu. bariz bir sinif atlama telasi, cig bir her dedigini yaptiran kadin imaji vardi. isim var/ vaktim yok falan ivir zivir bir bahane bulup kaciyordum. kimsenin kocasinin ne kadar ideal oldugunu, ne kadar guzel kahve keyfi yaptiklarini merak etmiyorum cunku. ne zaman bi ' kahve keyifli selfie' gorsem, 'yiyosa after sex selfie koyun, ilk like benden' diye dalga geciyordum. inanin zerre kiskancligim yok, zira mutlulugun paylasilarak artacagini ama bunun da en son 20 sene once gordugunuz ilkokul arkadasinizin mutluluguyla bir alakasi olmadigi kanaatindeyim. zira ananemle dedem 55 senedir evliler, daha tek bir kahvalti keyfi fotolari yok diye bakan insanim. buradan da minnoslarimi cok cok operim, iyi ki varlar.

    kendime daha eglenceli- kafa yeni bir cevre yaptim ki super egleniyoruz. herkes istedigi gibi yasiyor neticede. neyse, bir kac gun once bir aksam vakti o ' inanilmaz ideal kocayla evli' arkadaslarimdan biriyle sohbet ederken, bosandigini ogrendim. ps. kadin benden yalnizca 2 yas buyuk ve bundan 2 yil once evlendi. kendisine gecmis olsun, hayirli olsun dedim. kendisi sabah aksam kocasiyla fotograflarini paylasan, sabah aksam yemekler yapan, idealize turk ev hanimi kivaminda bir bankaciydi bu iki yillik surecte. dur, cevrende cok var di mi bunlardan. valla bingo! neyse, aciklamasina geleyim, bu surecte kendisini cok mutlu olduguna ve her seyin yolunda gittigine inandirmaya calistigini anlatti bana uzuuuun uzun. aslinda hep bir seyler eksikmis, hep 'yasanmadan kaliyormus oylece yarim yarim' , ondanmis bu telaslari ve 'biz' olabildik demenin bir baska sekilde .jpg formatinda ifade edilisiymis. saglik olsun, sikma canini dedim.

    tanim falan yok. herkesin iq'su einstein'dan ya 3 eksik ya 5 fazla, anlayan anladi.
  • arada bir verdikten sonra evlilik iyi şey lan diye keyif cigarası yakar..

    oysa fuat'ın dediği gibi kaybedenlersin.. bana ne lan ayda bir yarım saatlik zevkten diyebilirsin..

    hani.. yanii..
  • aslında bir gün herkes ölecek gibi birşey bu...
    sonuç: öleceğiz diye yaşamaktan vazgeçmediğimize göre...
  • reserved. umarım uğramak zorunda kalmam başlığa
  • 30'unu aşmış koca bulamayan ekşici hatunların entry döşemek için aradığı kişidir.

    hep bir iyi ki demek sevdası eheh.
  • boşandıktan sonraki hayatı asla evlenmeden önceki hayatına benzemez. insanlara, hayata, ailesine bakışı tamamen değişir. her şey etrafında daha az insan görmek istemesiyle başlar, kimsenin telefonlarına cevap vermez, görüşme isteklerini reddeder, herkesten ve her şeyden soğur. çünkü çok derin bir hayal kırıklığı yaşamıştır. kimseye güvenemez, kimseyi sevemez, hiçbir şeyden keyif alamaz olmuştur. her geçen gün biraz daha içine kapanır, bir süre sonra arkadaşları eksilir, üç, iki, bir derken tek bir tanesi belki kalır. bir insanı evlenmeden önce biraz, evliyken biraz daha, boşanırken ise çok iyi tanırsınız. ama emin olun o kişiyi en iyi tanıyabileceğiniz devre boşandıktan sonrasıdır. asıl hayal kırıklığını yaşayacağınız, asıl kendinizden nefret edeceğiniz, kendinize olan öz saygınızı yitireceğiniz ve aynada kendinizi gördüğünüzde lanet edeceğiniz gün o gündür. boşanmış kadının yaptıklarını görünce daha öncesini de sorgular ve sonra ben nasıl olur da bu kadını sevdim ve evlendim dersiniz. geçmiş olsun. artık emin olun sağlıklı bir insan olamazsınız, ömür boyu ama her an yaşlıların iman tahtası dediği yerde kalakalmış bir yumruk hissedersiniz. bir romanda yazsa, bir filmde söylense belki hikaye gelir ama nah işte yaşayan birinden okuyun. üç yıl geçmiş, bir an olsun ama tek bir an, göğsümdeki o yumruk gitmiyor, çok yutkunuyorum, çok sıkılıyorum, bunalıyorum ama ne hıçkıra hıçkıra ağlama isteğim gidiyor ne de ağlayabiliyorum. ailem aile değil artık, arkadaşlarım arkadaş değil. emin olun eskiye göre sizinle daha çok ilgili oluyorlar ama sizin için artık aile dost falan diye bir kavram inandırıcılığını yitiriyor.
  • evliliği çok yanlış anlamış insan tipi..

    tabi ki kimse kimseye katlanmak zorunda değil, ancak insan denilen mahlukatın bazen bir anı bir anını tutmaz ve hata yapabilir. saygı, sevgi, güven gibi duygular olduktan sonra her şeyi birlikte yapmak gibi, her konuda aynı fikirde olmak gibi bir duruma girmeye çalışmanın bir anlamı yok. farklı ilgi alanlarınız da olabilir, ancak birlikte bu ilgi alanlarını gerçekleştirebilirsiniz. bu arada kendi hayatınız da olacak tabi.. hayatınızı entegre ettiğiniz değil ama arada kafa dağıtmak için çıktığınız arkadaşlarınız, dostlarınız olacak. zamanla bazı şeyler yaşınıza uygun düşmeyecek, ya da yapmaktan yorulacaksınız ve yine döneceğiniz yer eviniz olacak.

    sizi olduğunuz gibi kabul eden, farklılıklarınızı bir kusur gibi yüzünüze vurmayan bir adam/kadınla birlikte olduktan sonra bir sıkıntı olacağını düşünmüyorum. tabi bir de karşılıklı sorumluluk mevzusu var.. yani adam/kadın size karşı sorumlu olduğunu bilecek, sizin fikirlerinizi ve duygularınızı önemseyecek...

    sizi sallamayan, sık sık üzen, düşüncelerinize değer vermeyen ve eleştiren biriyle en başından başlamanız yanlıştı. ancak biraz da kendinize batırın şu iğneyi...
    evlenmeden önce, bu insan benim katlanabileceğim düzeyde mi diye bir sorun kendinize...
  • evliliğin içini boşaltmak pişman olmaktır elbette.
    ama üstünü doldurabilirsen dünyanın en haklı kararını almış kadın/erkek olabilirsiniz.

    milyarlarca insan yanılmış olamaz ya da insan nesli devam edemezdi.
    bekarlar için ekşi sözlük korku tünelinden uzak durulması gereken başlıklardandır.
    tırsıtmayın lan milleti
hesabın var mı? giriş yap