• bu iletide amerika'daki evsiz(homeless) kavrami hakkinda bilgiler verecegim.

    = evsiz nedir? =

    homeless yani evsiz kavrami duzenli kalabilecegi bir barinaga sahip olmadigi veya olamadigi icin sokaklarda, terkedilmis binalarda ya da acil durum barinaklarinda yasayan kisileri temsil eder. yoksulluk ve evsizlik kavramlari birbirileriyle yakindan iliskili kavramlardir. fakat abd'deki homeless'lik kavraminin turkiye'deki karsiligi dilencilik degildir. abd'deki bazi evsizlerin dilencilik yapmasi, tamamen zorunluluktan kaynaklaniyor; ayrica tum dilencilerin evsiz oldugunu soylemek de dogru degil.

    evsizlik kavrami genelde gecici bir durumu temsil eder. bu nedenle "abd'deki evsiz sayisi" cok dogru bir tabir degildir. bir gun evsiz olan birinin birkac hafta ya da birkac ay sonra bir eve ve ise sahip olabilecegini unutmadan bu yaziyi okumalisiniz. abd'de ortalama bir gecede yaklasik 550.000 kisinin evsiz oldugunu soyleyebiliriz, ayrica usa today'in hesaplarina gore bir yilda yaklasik 1.6 milyon farkli kisi evsiz duruma dusuyor.

    = evsizlere dair istatistikler =

    amerika'daki department of housing and urban development , yani iskan ve kentsel kalkinma bakanligi'nin 2018 evsizlik degerlendirme raporuna gore;

    *abd'de ortalama bir gecede yaklasik 553.000 kisi evsiz olarak bulunuyor.
    *evsizlerin yaklasik %65'i (~360.000 kisi) evsizlerin kullandiklari acil durum barinaklarinda (emergency shelter) veya evsizlere verilen gecici evlerde (transitional housing program) kalirken, geriye kalan %35'i (~190.000 kisi) sokaklarda, terkedilmis binalarda veya insanlarin yasamasina uygun olmayan yerlerde yasiyorlar.
    *gecen yildan bu yila evsizlerin sayisi sadece % 0.3 artis gostermis; fakat sokaklarda yasayan kisilerin sayisinda yaklasik % 2 (~4300) artis olmus.
    *180.000'den fazla cocuklu aile uyesi (anne, baba veya cocuk olarak) evsiz, fakat cocuklu ailelerin %91'i barinaklarda kaliyor. yani barinaklarda yasayanlarin yaklasik %50'sini cocuklu aileler olusturuyor.
    *ortalama bir gecede yaklasik 36.000 25 yas alti genc sokaklarda tek basina evsiz olarak bulunuyor. bunlarin yaklasik yarisi sokaklarda, yarisi da barinaklarda kaliyor.
    *abd'de bulunan siyahi vatandaslar toplam nufusun %13'unu olusturmasina karsin, tum evsizlerin %40'i siyahi (african-american). ayrica aile olarak evsiz kalanlarin %51'i yine siyahi aileler.
    *abd'de ortalama bir gecedeki evsiz sayilarinin eyaletlere gore dagilimi ise soyle ( kaynak )
    eyaletlerin yerine asina olmayanlar su abd haritasindan yararlanabilirler.

    en cok evsiz bulunduran 5 eyalet

    1. california - 129.972 evsiz
    2. new york - 91.897 evsiz
    3. florida - 31.030 evsiz
    4. texas - 25.310 evsiz
    5. washington - 22.304 evsiz

    en cok evsiz bulunduran 5 sehir

    1. new york city (ny) - 78.676 evsiz
    2. los angeles city & county (ca) - 49.955 evsiz
    3. seattle / king county (wa) - 12.112 evsiz
    4. san diego city and county (ca) - 8.576evsiz
    5. san jose/santa clara city & county (ca) - 7.254 evsiz

    = kronik evsizlik =

    kronik evsizler son 1 yil evsiz kalan veya son 3 yilin en az 12 ayi evsiz kalmis kisilerdir. kronik evsizlerin pek cogu bir engele sahiptir. bakanlik raporunda ortalama bir gecede yaklasik 88.640 kisinin kronik evsiz oldugu belirtilmis. bunlarin ise %65'i barinaksiz bir sekilde sokaklarda, kopru altlarinda, arabalarda veya terkedilmis binalarda yasiyor.

    kronik evsizlerin eyaletlere gore dagilimini gosteren bu haritadan da gorebileceginiz gibi tum kronik evsizlerin yarisindan fazlasi 3 eyalette bulunuyor: california (%37), new york (%7) ve washington (%7) eyaleti... sokaklarda yasayan kronik evsizlerin ise yaklasik %50'si california eyaletinde bulunmakta. ıklimi elverisli eyaletlerde kronik evsizlerin cogu sokaklarda yasamakta, bu oran hawaii'de %87, california'da ise %85.

    california eyaletinin los angeles sehri, abd'deki kronik evsizlerin %15'ine ev sahipligi yapiyor, los angeles'taki kronik evsizlerin %94'u ise sokaklarda yasiyor. los angeles'ta evsizlerin sayisi, new york'takine kiyasla daha az olmasina karsin, sehir icin daha buyuk bir problem. bunun da nedeni, los angeles'ta -iklimin elverisli olmasindan dolayi- evsizlerin sokaklarda beraber kamp kurarak, gettolasarak sehir iclerinde yasamasi. su fotografta los angeles sehir merkezinde kamplasan evsizleri gorebilirsiniz.

    = evsizlerin akil sagligi=

    mental illness policy'inin raporlarina gore;

    * evsizlerin en az yaklasik 25'i (~140.000 kisi) cok ciddi akil hastasiyken, en az %45'i (~250.000 kisi) ise bir akil hastaligina sahip. yani evsizlerin yaklasik yarisinin akil sagliginin yerinde olmadigini, bunlarin da yaklasik yarisinin cok ciddi bir zihinsel bozuklugu oldugunu soyleyebiliriz.
    * sokaklarda yasayan bu 250.000 kisiye karsilik, zihinsel problem yasayan 90.000 kisi sizofreni ya da manik-depresif hastaliklari nedeniyle hastanelerde bakim goruyor. yani bu tur zihinsel problemlere sahip olan kisilerin cogunlugunun evsiz oldugunu soyleyebiliriz (~%75'i)...
    * massachusetts ve ohio eyaletleri, eyaletlerindeki akil hastanelerinden taburcu olan kisilerin sirasiyla %27'sinin ve %36'sinin 6 ay icerisinde evsiz kaldigini bildiriyor.

    = evsizler icin yardim kurulus ve programlari =

    abd iskan ve kentsel kalkinma bakanligi'nin resmi sitesinden kendinize yakin bir barinak veya yardimci kuruluslari bulabilirsiniz:
    - https://www.hud.gov/…offices/comm_planning/homeless
    - https://www.hudexchange.info/…elessness-assistance/

    bunlar disinda, sehirlerin genelde dusuk gelirli bolgelerinde ihtiyac sahiplerine bedava veya cok ucuza yemek dagitmak icin olusturulan "soup kitchen" (food kitchen)lar vardir. buna benzer yerlerin ve barinaklarin listesini size en yakin resmi kurulustan ogrenmeniz mumkun. yukaridaki linklerden adres bilgisiyle cevrenizdeki ilgili kurumlari bulabilirsiniz.

    bunlarin yanisira, federal hukumet buyuk sehirlerin hepsinden 10 yillik evsizligi bitirme plani yapmalarini istedi ve bu sayede "housing first" programlari ortaya cikmaya basladi. buna gore evsizler kim ve neden evsiz olduguna bakilmadan kendilerine gecici evler temin edildi ve kira olarak kazanclarinin %30'larini vermeleri istendi. bu problem pek cok evsize yardimci olmasina karsin, ozellikle alkol ve uyusturucu bagimlilari arasinda basari orani oldukca dusuk oldu.

    = evsizlerin tasinmasi =

    abd'deki eyaletlerin ve sehirlerin, bolgedeki evsiz sayisini dusurmek ve ustlerine dusen sorumlulugu azaltmak icin evsizlere otobus bileti alip, onlari baska sehirlere gonderdikleri bir mit degildir, son 30 yildir sehirler tarafindan uygulanan bir yontemdir. pek cok durumda, sehirler veya barinaklar bedava otobus biletlerini kisilere bir daha geri donmemesi karsiliginda vermektedir. bedava otobus bileti uygulamasinin en yaygin oldugu 16 sehir soyle.* *

    bu sehirlerden diger sehir ve bolgelere giden kisi sayisinin haritada gosterimi ise su sekilde. haritada goruldugu uzere, abd'de en cok evsizin gonderildigi sehirler georgia eyaletinin atlanta sehri ve florida eyaletinin orlando sehri. * *

    the guardian'in raporuna gore, new york 1987 yilinda evsizlerin yer degisimi programina baslayan ilk buyuk sehir. guardian'in 18 aylik arastirmasina gore (yapilan 34.240 seyahatin incelenmesi sonucunda), bu seyahatlerin en az yarisi new york'tan basliyor. hatta new york sehri, yerini degistirdigi kisi ve ailelerin %20'sine otobus bileti yerine ucak biletleri bile vermekte. fakat bu kisilerin bir kisminin abd icinde degil, abd disina goc ettirildigini unutmamak lazim.

    eyaletler ve sehirler evsizlere bu otobus veya ucak biletini verirken, geri donmemeleri karsiliginda ve genelde ailesinin bulundugu sehre gitmesi icin vermektedir. kisinin is bulma ihtimalinin oldugu, dogdugu sehir, tanidiklarinin oldugu sehir, aile ve arkadaslarinin oldugu sehir gidilecek sehri belirleyen diger faktorler.

    = evsizleri ilgilendiren tarihsel olaylar = **

    - 1963'te john f kennedy tarafindan imzalanan community mental health act'a gore zihinsel problem yasayan hastalarin tedavi gormesi icin sehirlerde yeni hastaneler yapilmasi icin federal fonlar ayrildi. bu yasaya gore psikiyatrik sorun yasayan hastalarin uzun sureli kalip tedavi gorebilecegi sehir disindaki hastaneler kapatilip, bunlarin yerine sehre daha yakin veya sehirlerin icinde daha az yatak sayisina sahip hastaneler acilacakti. bu sayede hastalar aileleriyle kalip, islerine giderken yani gunluk hayatlarina devam ederken tedavi olabileceklerdi ve hastaneye yatmasi gereken hastalar daha kisa sureli kalip kisa surede taburcu olabileceklerdi. fakat beklenildigi gibi olmadi, bu hastalarin uzun sure kalabilecekleri ve tedavi gorebilecekleri sehirdisindaki hastaneler kapatildi; fakat soz verilen hastanelerin sadece yarisi insa edildi ve ayrica federal fonlar bu hastanelerin uzun sure isletilmesi icin yeterli degildi. baskan reagan yonetiminde, fonda kalan para hastanelere direkt aktarilmak yerine, eyaletlerin basvurup alabilecegi hibe programina donusturuldu. gerekli bakimi alamayan, bir aileye sahip olmayan veya aileleri tarafindan sahiplenilmeyen hastalar zamanla sokaklarda yasamak zorunda kaldilar ve bu durum yavas yavas akli dengesi yerinde olmayan evsiz sayisinin artmasina yardimci oldu.

    - 1967'de california valisi iken ronald reagan'in imzaladigi lanterman–petris–short act hastanede kalmak veya tedavi olmak istemeyen akil hastalarinin hastanelerden taburcu olmasinin onunu acti. bu yasa oncesinde doktorlar, eger sizin kendinize veya cevrenize zarar verebileceginize dair supheleri varsa eyalet hastanelerinde uzun sureli tedavi altinda kalmanizi isteyebiliyorlardi.

    - 1970 ve 80'lerde yuksek enflasyon oranlarindan dolayi ev fiyatlarinin artmasiyla beraber pek cok kisi evsiz kalmaya basladi. bu yuksek kiralarin sonucunda "rent-controlled" daire ve evlerin sayisi ve yasalari artmaya basladi. bu yillarda evsiz kalan kisiler sadece ekonomik durumu kotu olanlar degildi; alkol ve uyusturucu bagimlilari ve ayrica yaslilar da evsizler arasinda siklikla gorulmeye baslandi.

    - 1983'te alkolizm ve akil hastaliklarinin siklikla medyada zikredilmesiyle, bu yillardan sonra evsizlik sadece ekonomik durumu ilgilendiren bir olay olmaktan cikip, kisilerin kendi problemlerinin sonucu olarak gorulmeye baslandi.

    - evsizligi devletin programlarinin bir sonucu olarak gostermemek icin ronald reagan evsizligi bir "tercih" olarak gostermeye calisip "problemlerimizden birisi de ekonominin cok iyi oldugu bu zamanda bile, insanlar gidip sokaklardaki metal izgaralar uzerinde uyumayi tercih etmesi" diyerek evsizleri sucladi.

    - medyanin da etkisiyle evsizligin kotu bir durum, evsizlerin de kotu insanlar olarak gorulmeye baslamasindan dolayi insanlar arasinda "evsizlere karsi korku" artmaya basladi. yapilan arastirmalara gore insanlar, evsizlerle kisa sureli bile vakit gecirdikten sonra var olan korkulari geciyordu, fakat bu etkilesimin cok kisitli olmasindan dolayi genel olarak evsizlerin dislanmasinin onune gecilemedi.

    - evsizlere karsi saldirilarin sayisi da azinsanmayacak kadar fazla. 2014'te evsizlere karsi 100'den fazla saldiri bildirildi ve maalesef saldirilarin bazilari olumle sonuclandi. 2014 temmuz'unda new mexico'da 15, 16 ve 18 yaslarindaki 3 genc iki evsiz kisiyi doverek oldurdugu gerekcesiyle tutuklanip ceza evine gonderildi.

    - 2009'da obama `homeless emergency assistance and rapid transition to housing` (hearth) act'i imzaladi ve bu yasa ile ıskan ve kentsel kalkinma bakanligi'nin devam ettirdigi programlara ve yeni programlarina federal fon sagladi. bu yasa da, evsizlerin hizli bir sekilde bir ev sahibi olmasina yardimci olmayi amacliyor.

    = diger faktorler =

    modern anlamda evsizligin en onemli nedenleri 'uygun fiyatli evlerin azligi' ve 'kisilerin ekonomik durumu' (issizlik veya maaslarin artmamasi) olarak gosterilebilir. fakat bunlarin disinda su nedenlerden dolayi insanlar evsiz kalabiliyorlar:

    * aile ici siddet
    * zorla evden tahliye edilmek, haciz
    * gentrification (bir mahallenin populerlesip, yavas yavas zenginlesip yasam masraflarini ve ev fiyatlarini arttirmasi durumu)
    * engelli oldugu icin tek basina yetememek
    * zihinsel hastaliklara sahip olmak
    * goc veya iltica etmek
    * dogal afetler
    * issizlik ve fakirlik
    * hapishaneden tahliye olmak
    * evlatliktan reddedilmek veya sosyal cevreden dislanmak (ozellikle lgbtq vs. gibi nedenlerle)
    * alkol ve uyusturucu bagimliligi

    bunlarin disinda medyada ozellikle dile getirilen iki neden daha var "evsizligi bir yasam tarzi olarak gorenler" ve "hastane faturalari dolayisiyla iflas edip evsiz kalanlar"... bu iki durum gercekten bazi evsizler icin dogru olsa da, ben kisisel olarak bu iki nedenin diger nedenlere kiyasla cok daha az gerceklestigini dusunuyorum, fakat medyatik olduklari icin medyada siklikla bu tur ornekleri veya haberleri goruyoruz.

    insanlarin cevresinde bir ya da birkac kisi "evsiz olmayi tercih ettigi icin" bu evsizlerin cogunun bunu tercih ettigi anlamina gelmiyor. cevresinde boyle birini duyan biri, genelde evsizlerin bunu tercih ettigini soyluyor. bu, bence problemin sorumlulugunu toplum ve otoritelerden alip evsiz kisilerin ustune yikmak icin yapilan bir algi operasyonu. medya da bu haberleri medyatik oldugu icin yayimlamaya bayiliyor. eger istatistiklere bakmadan soyle bir dusunursek, "evsizligi tercih eden biri" buyuk ihtimalle zihinsel sorunlari olmayan, aile yerine tek basina takilan, barinaklar yerine sokaklari tercih eden ve uzun suredir evsiz olan kisiler arasinda olacaktir... bu kategorideki kisilerin (uzun sure sokaklarda yasayan kisiler) sayisi bakanlik raporunda(73. sayfa) 31.896 olarak belirtilmis. fakat bunlarin bir kisminin zihinsel problemleri olacagini dusunursek (zihinsel problem yasayan kisilerin evsizligi tercih ettigini iddia etmek dogru olmaz), bu tercihi yapanlarin sayisi 20.000'den bile az olacaktir. bu da tum evsizler icinde %3.6 gibi bir yuzdeye karsilik geliyor. fakat evsizlige neden olan bu kadar cok etken varken, "tercihen evsiz olanlari" yazip cizmek ve sosyal medyada konusmak ne evsizlere ne de topluma bir yarar saglamayacak.

    iflas eden pek cok kisinin evsiz kaldigini da zannetmiyorum. bu, tabii ki mumkun; illaki birilerinin basina geliyordur; ama her iflas ilani yapan kisinin evsiz kaldigini dusunmek dogru degil. zaten borclariniz oncelikle borc toplama kurumlarina aktariliyor ve bu kurumlarla uzun donemli odeme plani konusunda anlasabiliyorsunuz. borc toplama kurumlari 7 yil boyunca borcunu odeyemeyen kisilerin borcunu da siliyor. eger borcunuzu odemeyecek durumdaysaniz o durumda iflas ilani yapip mahkemeye basvuru yapmaniz gerekiyor, eger hakimi bu durumun gercekligine ikna ederseniz borcunuzu sildirebilirsiniz. abd'de 640.000 kisinin hastane faturalarindan dolayi iflas ilani yaptigina dair bazi bilgiler var internette fakat snopes'a gore bu bilgiler saibeli, cok eski calismalara dayanarak yanlis bicimde olusturulmus veriler, o nedenle bu sayiyi dikkate alarak bir tahmin yapmadim. ayrica internette snopes'un disinda da pek cok sitede bu sayilarin yanlis veya yaniltici olduguna dair makaleler var, zaten yapilan ekstrapolasyon bana da mantikli gelmedigi icin, daha saglam veri bulana kadar bu kismi su an icin konuya yuzdelerle dahil etmemeye karar verdim.
  • (bkz: homeless to harvard the liz murray story)

    “i summoned all the will in me that i had, to just keep trying one more time. and i am a big believer on that; you know, if something doesn't work out, you can't take that to hard so bad. you just have to try one more time and if that doesn't work out, try one more time. and if that doesn't work out, okay, just knock on one more door. and i think i had that kind of spirit in me. and finally, someone opened the door, and said yes. (...) one semester went by, i had great grades and another semester.. and finally, i saw that literally one day at a time, i was carving out, you know, a new life for myself.”

    “you make the road by walking. you do at the way you can, in the way that works for you. and do not compare yourself to anyone else. because at the end of the day, all it's about; you're gonna get knocked down, you're gonna get discouraged, bad things are going to happen to you, but you're not defined by that, you're defined by what you do next.”

    “yalnızca bir kez daha denemeye devam etmek için içimde sahip olduğum bütün iradeyi topladım. ve buna çok inanıyorum; bilirsiniz, eğer bir şey yolunda gitmezse, aynı şeyi daha fazla zorlayamazsınız. yalnızca yolunuza devam edip bir kez daha denemelisiniz ve eğer yine işe yaramazsa, bir kez daha deneyin. ve bu da işe yaramazsa, pekâlâ, yalnızca bir kapıyı daha çalın. ve sanırım içimde böyle bir ruh vardı. ve sonunda, birisi kapıyı açtı ve evet dedi. (...) bir dönem geçip gitti, harika notlar aldım ve başka bir dönem de.. ve sonunda, günün birinde tam anlamıyla bunu anladım; kendim için yeni bir hayat yaratıyordum.”

    “yürüyerek yol alabilirsiniz. bunu yapabildiğiniz şekilde yapmalısınız, size uyan yöntemlerle ve kendinizi hiç kimseyle kıyaslamayın. çünkü bunu yaparak, günün sonunda her şey; yıkılacağınızdan, cesaretinizi kaybedeceğinizden ve başınıza kötü şeylerin geleceğinden ibaret olacak. ama sizi bunlar değil, sıradaki hamlenizin ne olacağı tanımlıyor.”
    liz murray *
  • evimiz yaptığımız o insanlar gittiğinde evsiz kalıyoruz aslında, kimsesiz kalıyoruz. etraftaki kalabalığa rağmen yapayalnız. unuttuğumuz bir şey var aslında en başında. birini ev yaparken duvar da örüyoruz o insana, evsin sen duvarların da olacak diyoruz. çiçeklendirsen de boyasan da o duvar yıkılıyor üstüne. eviniz olmasın kimse, ait olmayın hiçbir yere. eviniz olmazsa yıkılacak duvarınız da olmaz.
  • amerika'daki büyük şehirlerde çalışan insanlar arasında kendileri çokça görülebilir. henüz istanbul o seviyeye gelmese de görünen o ki bir 5-10 sene içerisinde kira fiyatları o kadar yükselecek ki maaşla kira ödemek imkansız hale gelecek.
  • (bkz: ideal tipim)
  • evsiz kadın yoktur, evsizler erkektir.
  • sene 2020 hala insanlar beton üzerinde sağda solda sokakta yatıyorsa ve burjuvazi hala hüküm sürüyorsa bu dünyanın çivisi çıkmış demektir.

    burjuvazinin kapladığı alan aslında "evsiz" diye sokakta yaşayan insanları yaratıyor.

    burjuvaziden gasp ettiği mülkleri geri alırsak tek bir tane bile "evsiz" kalmaz.

    kabul etmiyorum insanların bu soğukta taş üzerinde yatmasını.
  • sukran gunu oncesi, bir ayazli gece. girdigim supermarketin onundeki kolonun dibine oturmus bir yasli kadin dikkatimi cekiyor. one arkaya sallaniyor oturdugu yerden. akli dengesi bozuk olabilir diye biraz tedbirli geciyorum yanindan, ama bir umutla yuzune bakiyorum gecerken ara ara. goz goze geldigimizde gulumseyip iyi aksamlar diliyorum, o da ayni ictenlikle gulumseyerek selam veriyor.

    matkette aradigim urun yok, ama zaten artik oyle bir niyetim oldugunu da sanmiyorum. sicak yemek reyonu acik mi diye o tarafa kosturuyorum, kapatmislar. buzdolabi olmadan muhafaza edilebilecek yiyecekler, birkac guzel sandvic, ve dilim kekler aliyorum. bir yandan da ben icerdeyken kapidan cekip gidecek diye odum kopuyor.

    aldiklarim cok fazla bir sey degil. hem keske yururken ayaklarini koruyacak corap, yagmurdan yastan koruyacak mont ve daha onemlisi battaniye satilsa o markette ama maalesef bunlari satabilecek her yer kapali.

    bari yiyecekleri verebileyim diye umarak cikisa yoneliyorum. sukurler olsun ki ayni kolonun dibinde, yine one arkaya sallaniyor oturdugu yerden. kucagimdaki yiyeceklerle yanina diz cokup, ona bir hediye verip veremeyecegimi soruyorum. gozlerinin ici gulerek tesekkur ediyor. kucagimdakileri dizinin dibine boca ediyorum, sevincle aydinlanan gozlerini daha buyuk bir minnetle karsilayip yola cikiyorum.

    arabama bindigimden beri kafam sicak bir mont, battaniye bulup yetistirebilecegim bir yer bulmakta ama aklima gelen her yer kapali. boyle dusunurken evin yolunu kaybettigimi hatirliyorum. ama is yerime yakin bir yerdeyim galiba. aklima geliyor, orda genisce bir omuz battaniyesi ve alaska’dan bir arkadasimin ben kalifornia’ya tasindiktan sonra hediye ettigi bir sal var. ofise atiyorum kendimi, ozel kartimla gecenin bir yarisi giris yapiyorum, covid yuzunden ates olcme ve email atma prosedurunu tamamliyorum uygunsuz bi saatte ve culumu caputumu kaptigim gibi ayni markete yollaniyorum.

    umutlar bosa gidiyor. evsizler ayni yerde cok uzun kalmaz. o gun bugun, ayni battaniye ve sali bagajimda tasiyorum. biraz da konserve yiyecek, ve dunyanin dayatmasina inatla nakit. bu diger ihtiyaclarin neden lazim oldugunu nasil ogrendigimi de baska zaman anlatirim.
  • ...

    şu dünyada oturacak o kadar yer yapıldı;
    kulübeler, evler, hanlar, apartmanlar
    bölüşüldü oda oda, bölüşüldü kapı kapı
    ama size hiçbir hisse ayrılmadı
    duvar dipleri, yangın yerleri halkı,
    külhanlarda, sarnıçlarda yatanlar!

    *evler'den.
hesabın var mı? giriş yap