• "ferhangi şeyler" ilk kez 7 mart 1987 cumartesi akşamı beyoğlu küçük sahne'de oynanmıştır. ankara gösterimleriyse, oyunun ilk anadolu turnesi kapsamında 10, 11, 12 haziran 1988'de kızılırmak sineması'nda gerçekleştirilmiştir.
  • 28-29-30 eylül tarihlerinde ankara nazım hikmet kültür merkezi'nde izlemeye gidecek olanlara ön bilgi olsun. açık hava gösterisi olacağını ve gece sıcaklıkların 10 derecelere düşeceğini hatırlatmak isterim.

    umarım kapalı salonda yapmayı akıl ederler ve bende üşüme korkusu olmadan izleme fırsatıu bulurum.
  • çocukluğumda, tiyatro oyunlarının, böyle devekuşu kabare'nin oyunlarının falan olduğu teyp kasetlerimiz vardı. ferhangi şeyler de bunlardan biriydi. bütün oyunu ezberlemiştim dinleye dinleye. büyüyüp de canlısını izlemeye gittiğimde, bütün o ezber geri gelmiş, oyun boyunca dudaklarımı kıpırdatıp replikleri tekrar etmiştim durmadan. muhteşem bir oyundu. defalarca da izlenebilir. ferhan şensoy'la oturup sohbet etmek gibi. üstelik arada, sahneden not kağıtlarını da yürütebilirsiniz.

    uzun zamandır canlı izlemedim ama oyun değişmemişse eğer, sigara yasağı nedeniyle, ankara'daki gösterisini açık havada oynamak zorunda kalmış olabilir.

    "olur mu doktorcum, dedim, birinci perdede bi tane fosur fosur içmem şart!
    şimdi sizin de gördüğünüz gibi bu sahnenin sigarayla hiçbir ilgisi yok!"
  • cuma gecesi ankara turnesinin son oyununda izlediğim ve utanmadan dekor olarak kullanulan dosya kağıtlarından birini çalızladığım oyundur. çok da iyi oldu.
  • defalarca izlenilse bile tekrar gitme isteği uyandıran muhteşem bir ferhan şensoy klasiğidir. 1 kasım 2011'de odtü kültür ve kongre merkezinde oynanacaktır. biletler biletix üzerinden satışa sunulmuş.
  • şöyle bir bölümü vardır:

    "boris vian diyor ki,
    çok yararı vardır genç bir bayanla evlenmenin,
    çünkü bir bayanla evlenmenin yararı say say bitmez,
    bir evliliğin yararı say say bitmez,
    boktan taraflarını saymazsan…

    boris vian diyor ki,
    çok yararı vardır yaşlı bir bayanla evlenmenin,
    çünkü bir bayanla evlenmenin yararı say say bitmez,
    bir evliliğin faziletleri saymakla bitmez,
    boktan taraflarını saymazsan…

    boris vian diyor ki,
    özünde evlilik çok boktan bir şeydir,
    bir bayanla birlikteliği saymazsan…"
  • bu akşam 8 buçukta izmir konak akm'de oynanacak olan oyun.

    yarın da yine izmir'de, narlıdere akm'de oynanacak.
  • sonunda, çok geç de olsa, gidip izlediğim harikulade hiciv oyunu.

    yıllar yıllar önce, evde kimbilir kimin aldığı ve de oralarda unuttuğu ferhangi şeyler kasedini dinlerdim ardı ardına, çocukken. sonra o kaset de kaybolmuştu. şimdi ise -elbette birçok kısımları değişmiş de olsa- birçok kısımlarını hâlâ hatırlıyor oluşuma ayrıca sevindim be.

    büyüksün ferhan usta. çok büyük.
  • 1700. oyununu izmir konak akm'de geçtiğimiz saatlerde oynamış; 1701. oyunu yarın akşam saatlerinde izmir narlıdere akm'de oynayacak olan oyun.

    hala müthiş, hala etkileyici bir oyun. yıllardır hiçbir performans kaybı gözlemlemedim.

    ama 1700. oyunun bir eksisi vardı. ceee cüp bep cübe cübe ceeeeee cep şarkısını söylemedi ferhan şensoy. gerçi kendi bilir ama keşke söyleseydi. sonuçta bizim de rakımız var içesimiz yok.

    --- spoiler ---

    izleyenlerden birinin yıllardır süren "elektrik kesildi" geyiğine "jenaratörünüz yok mu?" diye heyecanla atılması ve ferhan şensoy'un "var da, götlüğüne çalıştırmıyoruz!" demesi ayrı güzeldi.

    yine izleyiciyle etkileşime girilen "çakmak yok mu?" olayı güzel cereyan etti. önlerden bir kadın "ben vereyim," diye atıldı ve çantasını karıştırmaya başladı. o arada birkaç sıra arkadan bir adam çakmağını çıkardı ve uzattı. ferhan şensoy uzatılan çakmağı reddetti. "burada bayan çantasında sondaj faaliyetine başlamışken ondan almam gerekir," gibisinden bir şeyler söyledi. kadın çakmağı bir türlü bulamayınca adamdan aldı. ancak çakmak ilk basışta yanmadı. biz bir gariplik sezdik o arada. çakmağı veren adam bağırdı: "yavaş basın," işte bu müthiş bir kahkahaya sebep oldu. bir izleyiciyle etkileşim sekansını da böylece atlattık. zaten oyunda bundan başka izleyiciyle etkileşim olayı da yok.

    --- spoiler ---

    hüü
  • pür dikkat izlediğim oyun. o kadar nefis bir oyunculuktur ki o, tek bir laf dahi kaçırmak istemedim. zira üstadın uzun cümle disiplinlerinin içinde kaybolmamak elde değil. bunun yanında bu kadar zeki doğaçlamalar daha önce görmedim. naber sorusuna verilecek iyilik cevabı kadar kısa süre içerisinde karşınıza saatlerce düşünülmüşçesine başarılı doğaç espriler çıkabiliyor

    -evde kullanmadığınız sandayelerinizi ne yapıyorsunuz?
    seyircilerde birisi: "ters çeviriyoruz"
    - niye? belki bir gün kıçsız dört arkadaş gelebilir diye mi?

    son sahnede ise bundan böyle de verecek selamım kalmadı deyip sazının başına oturmasıyla hem hüzünlenmiş hem hüzünlendirmiştir.
hesabın var mı? giriş yap