• bazılarına göre bir komplo teorisi olan inanış. şimdi, epey eskiden alınmış bazı ürünlerin hayvan gibi dayandığına pek çoğunuz şahit olmuşsunuzdur. şimdiki tasarımlar, ürünleri ufaltmaya çalıştığı ya da donanım özelliklerinin artmasından ötürü veya firmaların kasti ibneliğinden kaynaklı mı bilemiyorum ama kesinlikle daha kısa ömürlüler. en azından bir şekilde ya hızlıca zamana yenik düşmesi isteniyor, ya yan ürünlerine para bayılıp müptelası oldurulmaya çalışılıyoruz veya gerçekten garanti süresinden kısa bir süre sonra çöp olması isteniyor.

    özellikle ev eşyası, tekstil ve teknoloji ürünlerinde bu anlayış çok göze çarpıyor. şimdi asıl mesele bunu ben böyle inanıyorum diye açıklamak değil; bunun gerçek olma olasılığının irdelenmesi. mesela kulaklıklar üzerinden bu konu irdelenmiş biraz.

    demem o ki parasını versen de yüzde 99 güven aralığında, kalitesiz kumaştan, bir yerinden pörtleyen kazaktan, yırtılan pantolon ve ayakkabılardan, bozulan aygutlardan; kırılan eşyalardan kurtulamıyorsun. lan bizim 20 senelik emektar eşyalar bile sizin gibi değil. 20 senelik buzdolabını değiştirmek için, "yeter artık bozul" diyerek annemin buzdolabını tekmelediğini hatırlarım. yine de bozulmamıştı o buzdolabı. şimdikilere kötü söz söylesen bile 2 güne pert olur.
  • (bkz: planned obsolescence)
  • gerçektir ve yakın zamanda fransa'da yasaklanmıştır. bu kanunların avrupa birliği ve ötesine yayılmasını umuyoruz.
  • planlı eskitme (bkz: planned obsolescence)
    ampul komplosu (bkz: the light bulb conspiracy)
  • beyaz eşya sektöründeki gerçeklik. mesela arçelik'in 25 sene önceki leydi model bulaşık makinesini tam 20 sene bozulmadan kullanmış olmamıza rağmen yeni nesil beyaz eşyaların yedek parça ve malzemelerinin bilinçli olarak kalitesizleştirilmesi sonucu artık herhangi bir beyaz eşya; özellikle de çamaşır/bulaşık makineleri maksimum 10 sene dayanabilmekte. yerli/yabancı tüm beyaz eşya firmalarının son 10 yıldaki ortak büyüme stratejisinin bir parçası, ürünleri biraz daha kalitesizleştirmek yoluyla pazardaki beyaz eşya alımını sıklaştırmak olmuştur.
  • açıkcası katılmadığım önerme. firmanın en ucuz modelini alıyorsan tabii dayanıksız çıkar. en basitinden beyaz eşya değilde gömlek açısından bakarsak, yıllar önce aldığım gömlekler dipdiriyken, yeniler cortluyor ancak 10 sene önce 80 milyona aldığım gömlek hala 80 tl civarı. düz mantık enflasyonun sıfır olması gerekir lakinkin öyle değildir. firmalar üretim maliyetlerini kısmak için bazı noktalardan (kumaş kalitesi, dikiş kalitesi) taviz vermekteler. he ben illa ömürlük istiyorum dersen de bayılacaksın parayı, o zaman böyle serzenişlere gerek kalmaz. beymen veya vakkodan aldığın gömlekle iyi marka sanılan u.s poloyu yan yana koy kör değilsen anlarsın zaten.
  • çok dayanıklı üretilirse allah'ın gücüne gidebileceği içindir.
  • (bkz: sony timer)

    japonya'da da halk arasinda sony urunleri hakkinda boyle bir soylenti vardir.
  • türk üretici tarafından taş mı yiyelim şeklinde savunulur.
  • (bkz: welcome to the real world)
hesabın var mı? giriş yap