• görmeden âsâr-ı nîsânın bahâr elden gider
    güller âhir râm olur ammâ hezâr elden gider

    | ziyâ paşa

    nisan ayının eserlerini, baharın güzelliklerini görmeden bahar elden gider. güller sonunda boyun eğerler; ama bülbül elden gitmiş olur.
  • ay karanlık sular kesildi
    musluklar tıslıyor
    bir yerde bir kapı kapandı
    ben artık sen değilim
    (bkz: atila ilhan)
  • inanıyorum söylediğini candan söylediğine,
    ama bugünkü karar yarın bozulur çok kez,
    kendi kendinize verdiğiniz sözü tutmak,
    en çabuk unuttuğumuz şeydir ne yapsak.
    madem ki bu dünya bile yok olacak bir gün,
    sevginin bitmesine insan neden üzülsün?
    aşk mı kaderi kovalar kader mi aşkı,
    daha kimseler çözemedi bu bilmeceyi.*
  • yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
    yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi
    sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten
    sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiçeği

    insan saatlerce bakabilir gökyüzüne
    denize saatlerce bakabilir, bir kuşa, bir çocuğa
    yaşamak yeryüzünde, onunla karışmaktır
    kopmaz kökler salmaktır oraya

    kucakladın mı sımsıkı kucaklayacaksın arkadaşını
    kavgaya tüm kaslarınla, gövdenle, tutkunla gireceksin
    ve uzandın mı bir kez sımsıcak kumlara
    bir kum tanesi gibi, bir yaprak gibi, bir taş gibi dinleneceksin

    insan bütün güzel müzikleri dinlemeli alabildiğine
    hem de tüm benliği seslerle, ezgilerle dolarcasına

    insan balıklama dalmalı içine hayatın
    bir kayadan zümrüt bir denize dalarcasına

    uzak ülkeler çekmeli seni, tanımadığın insanlar
    bütün kitapları okumak, bütün hayatları tanımak arzusuyla yanmalısın
    değişmemelisin hiç bir şeyle bir bardak su içmenin mutluluğunu
    fakat ne kadar sevinç varsa yaşamak özlemiyle dolmalısın

    ve kederi de yaşamalısın, namusluca, bütün benliğinle
    çünkü acılar da, sevinçler gibi olgunlaştırır insanı
    kanın karışmalı hayatın büyük dolaşımına
    dolaşmalı damarlarında hayatın sonsuz taze kanı

    yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
    yaşadın mı büyük yaşayacaksın, ırmaklara,göğe,bütün evrene karışırcasına
    çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır
    ve hayat, sunulmuş bir armağandır insana.

    (bkz: ataol behramoğlu)

    editpiaf: üç beş imla.
  • dokunsan donacağım
    içimde intihar korkusu var
    bir gülsen ağlayacağım
    bir gülsen kendimi bulacağım
  • dörtnala gelip uzak asya'dan
    akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan
    bu memleket, bizim.
    bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
    ve ipek bir halıya benziyen toprak,
    bu cehennem, bu cennet bizim.
    kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
    yok edin insanın insana kulluğunu,
    bu dâvet bizim.
    yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
    ve bir orman gibi kardeşçesine,
    bu hasret bizim...
  • ../

    bir orhan gencebay şarkısı gibi hayat

    her söz bir dil yarası
    her şey kaderin bir oyunu
    herkes doğduğuna bin pişman.
  • öldü sanmayın
    bir kış gününde
    baharla döneceğim

    ne hayallerle
    bekledim seni
    cehennem kapısında

    (bkz: haiku)
    (bkz: yüksel kocadoru)
    (bkz: sensizlik sarayı)
  • sarhoş oldum da
    seni hatırladım yine;
    sol elim,
    acemi elim,
    zavallı elim!

    orhan veli kanık
  • bir süre sonra bir eli tutmakla bir ruhu
    zincirlemek arasindaki ince farki ögrenirsin,
    ve aşkın yaşlanmak, birlikte olmanın da güvende
    olmak anlamina gelmediğini de öğrenirsin,
    ve öpücüklerin sözleşme ve hediyelerin de vaat
    olmadığını öğrenmeye başlarsın,
    ve yenilgileri başın dik ve gözlerin açık karşılamaya
    baslarsın, bir çocuğun üzüntüsü ile degil,
    bir yetişkinin zerafeti ile,
    ve herşeyi bugünü düsünerek yapmayı da öğrenirsin
    çünkü yarınla ilgili herşey belirsizdir.
    bir süre sonra güneş ışığının yakici olduğunu öğrenirsin.
    eğer fazla maruz kalırsan.
    bu yüzden, baska birisinin sana çiçek getirmesini
    beklemeden kendi bahçeni yarat ve kendi ruhunu kendin süsle.
    ve göreceksin ki dayanıklısın…
    ve kuvvetlisin,
    ve değerlisin.

    veronica a.shoffstall
hesabın var mı? giriş yap