• aang: maybe there's another way. what if i came at the boulder from a different angle.
    toph: no! that's the problem. you've got to stop thinking like an airbender. there's no different angle, no clever solution, trickety-trick that's going to move that rock. you've got to face it head on. and when i say head on, i mean like this!

    aang: belki başka bir yolu vardır? ya kayaya farklı bir açıdan yaklaşırsam?
    toph: hayır. sorun da o zaten. bir hava bükücü gibi düşünmeyi bırakmalısın. farklı açı yok, kurnazca çözüm yok, o kayayı oynatacak hile hurda yok. onu kafa kafaya karşılamalısın. kafa kafaya derken, bunu kastediyorum. (dev gibi kayaya kafa atar)
  • (bkz: #38806043)
  • samson grubunun bruce dickinsonun vokallerde olduğu 1980 yapımı albümünün ismi.
  • alex dimitriades'in çok iyi oynadığı avustralya ve yunanistan ortak yapımı film.
    tema olarak lola + bilidikid'e benziyor.

    --- spoiler ---

    işte bu ülkenin problemi de bu:
    herkes herkesten nefret ediyor.
    avustralyalılar yunanlardan,
    yunanlar doğu asyalılardan nefret ediyor.
    ve herkes aborijinlerden nefret ediyor.

    --- spoiler ---
  • (bkz: bodoslama)
  • jose gonzalez'in cuma gününe ilaç gibi gelecek taze single'ı.
  • fatih akın’ın, izlediğim, ikinci filmi. yıllar sonra izledim. ödüllere doymamasına hak verdim.

    --- spoiler ---

    açılış sahnesi, tam bir şark motifi; cami önünde alaturka müzik... film boyunca müzikler bize eşlik ediyor. -beklenmeyen bir sahneydi benim için-
    cahit’in aracını duvara vurduğundan sonraki rehabilitasyon için gittiği hastanedeki sahnede, fren izinden intiharı bilmek/öngörmek ufuk açıcıydı, bu detay iyi olmuş. devamında, doktorun, türk isimleri çok manalı demesi, hoş olmuş.

    okey masasındaki kerhane muhabbeti, bu ülkenin kültürü olmuş bir tabu, ama cahit’in sözü ise bomba etkisi yarattı.

    sibel’in açık ilişki anlayışı, film boyunca devam etse de bambaşka yere evriliyor ilişki anlayışı.

    şeref; en iyi oyuncuydu benim gözümde. tam bir şark erkeği. bol köpüklü ağzından çıkan küfürler, tam bir durum anlatıcı oldu.

    sibel’in libidosuna diyecek sözüm yok.

    uyuşturucu bulmak isteyen sibel’in esnaf lokantasındaki tavrı, batı toplumundaki bireyin doğu toplumundaki savrulunuşu göstermesi açısından çok iyi bi betimleme sahnesiydi.

    selma, işkolik. türk insanının yaşam tarzını ortaya koyuyor; varsa yoksa çalış. meltem cumbul’u çok severim. bu sevgim filmi izleyince, yeniden, depreşti.

    torbacının selma’yı yerde becerdiği sahne, ırreversible filmini anımsattı bana. iki sahne de çok iyi çekilmiş.

    cahit tahliye olduktan sonra ne güzel türkçe konuştu öyle. fatih akın bu sahnenin alt metnine ne yerleştirdi acaba.

    insana dokunmak; bu hayattaki en büyük erdem. film bana bunu hatırlattı, cahit’in tahliye sahnesinde.

    cahit’in, sibel’in abisi ile yaptığı namus konuşması çok iyiydi.

    meltem cumbul, kaşına gözüne kurban senin. (yeri geldi, güzel kadın)

    sibel, ismiyle oynayan tek oyuncu. fatih hoca, kıyak mı yapmış yoksa ismini mi kullanmış sibel’in bilemedim.

    —- merakım; cahit hapse girmeseydi nasıl bir senaryo yazılırdı filme, hep merak ettim. —-

    sibel’in bel dövmesi, istanbul manzarasında, ayrılık gecesinde güzel bir şekilde gösteriliyor, fatih hoca iyi çekmiş.

    sibel; aşık bir kadının, kırgınlığı.
    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap