• akabinde ortamdan/durumdan ayrilmamakla hatalarin en buyugunu yapmis olur insan. karsisindakinin kasitli yaptigi tum okuzluklerine ragmen hala israrci davranan kadin/erkek gururunu hice saymis, kendini aptal konumuna dusurmustur. kendini kopruden atsa ancak kurtulacak hale gelmeden ortamdan uzaklasmali, karsi tarafa da tercihinden dolayi saygi duydugunu hissettirecek kadar da cesur ve nazik olmali. sen elmayi seviyorsun elmanin da seni sevmesi sart mi?
  • uzun seneler sürebilir.
  • paranoyak ve depresif bir insanı çok kolay tuzağa düşürebilir.
    tıpkı sevilmediğini hissetmek gibidir. kendi kendini yer bitirirsin sadece. istenmediğini anlamaktan öte, uzun bir süreç de seni bekler.
    pişmanlık, kızgınlık, güvensizlik; "istenmemiş" olmanın verdiği hırsla çok büyük bir bunalıma sürükleyebilir insanı.
    bu yüzden tuzaktır, istenmediğini anladığın an kendine küsmemen gerekir. her şeye rağmen kendinle ne kadar barışık olabileceğini gösteren, çok sağlam bir sınavdır hem bu.
    seni istemeyen, seni o çukura itmiş olduğunu fark etmese bile, dayanman gerekir..
  • iğrençtir ama en azından kafanızı netleştiren bir durumdur. bundan sonraki adımınızı belirlemenize yardımcı olur, gözünüz artık arkada kalmaz; "keşke şöyle yapsaydım", "keşke konuşsaydım", "keşke ... " demezsiniz.
  • bunun en zoru "sessizlik"ten anlamaktır..

    yüzüne haykıracak olsa "git" diye anlamazlığa gelmeye meyilliyken sen, sessiz kalır karşındaki..sanki görünmez bir duvar vardır ve sen hep o duvara kadar yaklaşıp, aynı elektrik akımıyla karşılaşıp, her seferinde başladığın yere geri dönüp, her seferinde yeniden başlıyorsundur. suratına kapılar kapanmıyor, ama kapının ağzına gelmene de izin verilmiyordur. "gizli güçler" seni bir şekilde kendinden uzak tutuyor, sen, çoktan arkanda bıraktığın gururunun yokluğunda bu kadarına bile şükür ediyorsundur.. cevabı gayet kolay olan sorular soruyor, cevap olarak sessizlikle her karşılaştığında kafandan kılıflar uyduruyor, gücünün tüm kırıntılarıyla bu sessizliği aşmaya çalışıyorsundur..

    bunun en zoru sessizliği anlamaktır..

    çok zaman, susmanın "hayır" anlamına geldiğini, senin bunu görmemek için başını yerlere, göklere, sağlara, sollara çevirdiğini, "o"nun bunca susmuşluğunun kararsızlığından değil, kararlılığından ileri geldiğini.. istemediğini, istemediğini söylemek bile istemediğini anladığında..sen de susarsın..
  • zor değildir.
    esas zor olan; istenmediğini kabullenmektir.
  • bir gururunuzun olduğunun ve aptal olmadığınızın kanıtıdır. çünkü bazı insanlar bunun farkında olmuyor ya da olmak istemiyor ki her iki durumda da gurur veya zeka eksikliğinden birinin olması söz konusu.
  • tüyler için imkansızdır.
  • zordur şeydir benim için...
    öyle he deyip bunu kabul edemem başta, edebilsem aslında belki de her şey daha kolay olacak ama önce bir sorgulama süreci yaşarım nedense, sonrasında anlamaya çalışır, en sonunda da velhasıl derim. aslında kabullendiğim anda yeni bir güneş doğmuştur bende, yeni çözümlere yeni amaçlara doğru. ve iyi ki bitmiştir onun adı...
  • sülalesi raad insanlar için şöyle özetlenebilir;

    * okulda, öğrenci yurdunda, öğrenci evinde, iş yerinde, meslek ortamında istenmediğinizi anlamak:
    (bkz: houston we have a problem)

    * özel hayatta, sosyal ortamda ekmeğinizi suyunuzu, başarınızı, maaşınızı, kalacak yerinizi etkilemeyen, dış kapının mandalı kişiler tarafından istenmediğinizi anlamak:
    (bkz: çok da fifi)
hesabın var mı? giriş yap