• samimiyetsizliğinin ve yapmacıklığının bir parçası olmaktansa "31 aralık" akşamı mutlu yıllar bile dilemeyen dincilerin arasında olmayı yeğlerim.
  • yeryüzündeki cehennemdir. hele ki bi iş arkadaşınıza hediye alacaksanız ağır s*çtınız. ortamdaki samimiyetsizlik seviyesi olabilecek maksimum seviyededir.
  • birçok yerde düzenleyenler (bu işe can atan bir iki tip mutlaka vardır) bir alt limit belirler. el mecbur katılırsınız. alt limite yakın takılırsınız ama bu alt limit öyle ortalama bir kitap fiyatından fazladır mesela. neyse bir şey alırsınız, iş yerinde muhtemelen hiç tanımadığınız kişi size çıkmıştır. hediyeyi verirsiniz. ama sonra etraftaki birçok kişinin evden kullanmadığı zamazingoları paketleme ve hatta bunu söyleme yüzsüzlüğü yapabildiğini görürsünüz. hediye alan ve sizden daha çok kazanan birçok iş arkadaşınız alt limit falan takmamıştır bile...en ucuz, en dandik neyse öyle alıp gelmiştir işte...tabi ki hediye hediyedir ve herkes bütçesine göre takılır ama onca şart şurt yapılınca insan bir ar eder.
    tatsız tuzsuz bir şeydir kısaca. sevdiklerinize alın işte, gönlünüzden ne koparsa...çekiliş falan boş işler...
  • ne ara geleneksel hale geldi kimse bilmez ama adı "geleneksel"dir nedense. şirketin mali durumunu yıl bazında hediyelerin değişiminden anlayabilirsin. 2 yıl önce çeşme'de tatil çıkarken, 2 yıl sonra en büyük hediye 40 ekran televizyon olur. bir keresinde hediyeler arasında çoklu priz olduğuna şahit olmuşluğumuz bile oldu.

    nitekim ağırlıklı küçük ev aletleri olmak üzere, hiç aklında yokken geliveren bu hediyeler insanı nedense heyecanlandırır, sevindirir.
  • komik diyaloglara sebebiyet veren.

    ehe
  • geçen hafta katılmış bulunduğum aktivite. bir haftadır düşünüyorum tanımadığım biri çıkarsa ne alırım diye.
    sevmediğim biri de çıkarsa değmeyin keyfime.
  • en leş samimiyetsizliktir.
  • starbucks kupalarının satış rekorları kıracağı dönemin göstergesidir
hesabın var mı? giriş yap