• bu savas bundan tam 33 yy. once donemin dunyasinin iki super gucu hitit devletiyle misir devleti arasinda gerceklesiyor.

    savasta misir hukumdari ve ordu komutani ikinci ramses karizmayi fena halde cizdirmistir. hitit ordusu mısırlılar'ın önce ikinci, ardından da birinci tümenini feci şekilde ezer. misirlilar darmadagin olur.

    tarihçiler kadeş savaşı'nın kesin tarihi konusunda tam bir uzlaşmaya varamamış olmakla birlikte, yapılan araştırmalarda özellikle iki tarih ön plana çıkıyor. milattan önce 1299 ya da 1286.

    savas misir krali ikinci ramses'in daha once kaybedilen suriyeyi geri almak istemesi uzerine asi nehrikiyisinda bulunan kades kentini isgale yeltenmesiyle patlak verir.

    ikinci ramses bu amaçla, emrindeki dört tümen ve diğer yardımcı kuvvetlerle suriye'yi isgal eder. buna karşılık hitit krali mutavalli harekete gecer ama kente girmez. ordusunu kades tepelerinin ardinda bekletir. ramses bunu bilmemektedir.

    daha sonra hitit kralai mutavalli kente ajanlar gondererek hitit ordusunun cok daha kuzeyde halep yakinlarinda oldugu yalan haberini her yerde yaydirir. bunu yiyen ikinci ramses ordusuyla asi nehri boyunca kuzeye dogru harekete gecer ve aksam oldugunda da buyuk saldiriyi ertesi gune erteleyerek kamp kurarlar.

    hitit krali zekice plani uyarinca saldiriyi baslatir ve daha savasin basinda misir ordusunun onemli bolumunu yok eder ancak çatışmalar o gece ve ertesi gün de bütün şiddetiyle sürer.

    ikinci ramses kan golune donmus savas alanindan az sayidaki askeriyle canini zor kurtarir
  • hitit kralı muvatalli ile mısır kralı ramses arasında geçen ve sonucunda iki tarafında birbirlerine kesin bir üstünlük sağlayamamakla birlikte daha çok hititler'in istediğini aldığı savaştır. hitit askerlerinin savaşı unutup yağmaya başlaması hititleri mutlak bir zaferden alıkoymuş, bunu fırsat bilen ramses son bir hamle yaparak ağır yenilgiden kurtulmuştur.

    (bkz: kadeş galibi)
    (bkz: hitit krallari)
    (bkz: hitit belgeseli)
  • hititlerin, başına buyruk hareket eden ıı. ramses'i savaş meydanında kıskaca aldığı aşikar. ancak hükümdar muvatalli'nin ordusuyla savaşın sonunu iyi idare edememesi mısır tarafının gardını almasına ve ek kuvvetler gelene kadar direnmesine sebebiyet vermiştir.
    savaşın yönünü ağır bir mağlubiyetten dengeye getirebilen ıı.ramses'in, halkına kendisini adeta mohaç meydanındaki kanuni gibi; astım, kestim, gözüme bakacak bir delikanlı bulamadım tarzına anlatması ise tabiri caizse, neşeli günler filmindeki çakıyla 10 metrelik aslan öldüren ziya'nın hikayesine benziyor.
    aksi halde ordusuyla beraber tanrıvari kahramanlık sergileyen mısır kralı, hitit tarafından gelen barış teklifini ikiletmeden kabul etmezdi.

    bu savaş için bir galip belirlemek zordur. ama hayal kırıklığının büyüğünü yaşayan taraf daha istekli olan tanrı kral ıı. ramses ve ordusu olmalıdır.
  • mısır'ın bu savaştaki durumu bütün maç yarı sahasından çıkamadan 1-0 geride olup son dakikada biraz şansa bala biraz da rakibin gerzekliğinden beraberlik golü atan takımlara benziyor. böyle durumlarda alınan bir beraberlik galibiyet kadar değerlidir ve hayvanca kutlanır.

    bu savaşın sonuçlarına bakınca da ortada mısır'ın zor bela kurtardığı karizması dışında kazandığı hiçbir şey yok aslında. kadeş gene hititlerde kalmış üstüne adamlar daha da güneye inip mısır'ın egemenliğini kenan civarına kadar geriletmişler. yani sezon sonunda şampiyon hititler olmuş.

    ramses birkaç yıl sonra façayı toplamak için bir iki yeri kurtarıyor hititlerden ki mısır tarihçileri de bunu hitit diyarında kazanılan zaferler diye allayıp pullar. halbuki mevzu bahis yerler mısır'ın burnunun dibi. yoksa hattuşaş nere kenan nere. neyse efendim bu kazanılan yerleri bir sene geçmeden hititler tekrar geri alıyor bu da ayrı bir mevzu. arada bir sürü galibi belli olmayan ufak tefek çatışmadan sonra ramses de bakıyor bu fetih metih işleri öyle göründüğü gibi değil dayıyor barış anlaşmasını. kuzeyde pabucun pahalı olduğunu görünce de mısır'a dönüp libya'ya sudan'a falan dadanıyor maksat zafer olsun. katiplere de yazdırıyor bol keseden zafer hikayelerini, bol bol anıt diktiriyor. sorarlarsa hititleri madara ettik, destan yazdık, barcelona'ya nou camp'da 5 attık dersin kim bilecek.
  • kemalistler olmuş diye biten bir beyan içeren ancak melekette kara progandaya hergün maruz kaldığını anlayamayacak kadar safsata sahibi yazar beyanı içeren başlık
  • önce, yerel halk kılığına girmiş hitit casuslarının hitit ordusunun kadeş'i terk ettiği yönündeki dezenformasyonu, ardından da yakalanan hitit gözcülerinin sorgulanması sonucunda hitit ordusunun kendisine çok yakın bir yerde pusu kurduğu yönünde aldığı çelişkili bilgiler üzerine aklı karışan ramses, birlikte ilerlediği amon tümenine kamp kurdurur ve ordunun kalanının kendisi ile birleşmesini beklemeye karar verir.

    bu arada hititler, arkadan öne "set-ptah-ra-amon" sıralaması ile intikal eden mısır ordusunun, ramses ile kamp kurmuş olan amon tümeni ile birleşmek üzere ilerleyen, ikinci tümeni olan ra'ya intikal halinde iken saldırarak tümüyle dağıtırlar, mısır ordusunu ikiye böler ve firavunun birlikte olduğunu bildikleri amon'un kampına yönelirler. mısır savaş arabaları esasen piyadeye karşı etkili iken hitit savaş arabaları hem piyadeye hem de savaş arabalarına karşı etkili olmaları için dizayn edildiklerinden hem daha ağır hem de daha hantallardır, ki bu nedenle ne kampın savunma organizasyonu geçebilirler ne de savaşın kargaşası içerisinde savaş düzeni alarak tam anlamı ile amon tümeni ile savaşa girebilirler.

    bu arada diğer tümenler başta savaş arabaları olmak üzere hızlı bir şekilde, firavunu kurtarmak için amon'a desteğe gelirlerken, ra'dan geri kalan dağılmış piyade ve savaş arabaları da amon kampında toplanmaya başlamışlardır. bu noktada ramses günü ve kendisini kurtaran bir hamle yaparak amon ile ra'nın kalıntılarını birleştirir ve savaş arabaları ile karşı saldırıya geçer. hititler hem -daha ağır olan- savaş arabası hem de asker sayısı açısından totalde mısır ordusunun iki katı olmasına rağmen, o anda cephedeki mevcutları nedir bilinmiyor. hitit kuvvetleri mısır ordusunun kalanı yetişmeden kuvvetle muhtemeldir ki ertesi gün savaşmak üzere kadeş'e geri çekilir.

    oysa ki ramses istediğini almıştır, artık bir kahramanlık hikayesi vardır; en kritik anda amon ra tarafından kurtarılarak düşmanı kaçıran büyük lider. ramses hiçbir şey talep etmeden barış teklif eder, ne savaştan ne de barıştan bir kazançları olmayan hititler de kabul ederler. ramses mısır'a geri döndüğünde tüm bunları bir kahramanlık hikayesi haline getirerek bulduğu her duvara kazıtır. bırakın anadolu'yu işgali, kadeş'i almak için bile yetersiz olan bir kuvvetle ramses'in başlattığı macera olarak, hititler için anlamsız bir savaş olduğu için anlamsız bir barıştır da kadeş.

    ayrıca, savaş arabalarının kullanımı, önemi ve sayıları, tarafların arasındaki güç dağılımı açısından 3000 yıl sonra yapılacak kursk savaşının da küçük bir provası gibidir. ilaveten, savaş öncesinde mısır ordu ve devletine sızmış olan ve ilk andan itibaren mısır ordusunun hareketlerini öğrenen ve manipüle etmeye çalışan dönemin hitit casusluk teşkilatı muhtemelen kendi alanının da en iyilerindendir.

    edit: benim teorim şu; hititler şehrin boş olduğunu öğrenen ramses'in elindeki ordunun çeyreği olan amon ile, mısır savaş arabalarının işlevsiz kalacağı -"boşalttıkları"- şehre hemen girmesini ve tuzağa düşmesini bekliyorlardı, ki ramses'in ve mısır ordusunun davranışları da bu değerlendirmeye uygundu. bu nedenle hitit ordusunun bir kısmı şehirde kalırken, geri kalanı mısır casuslarının da görebileceği şekilde -belki de bir kaç gün önceden- şehirden çıktı ve kuzeye ya da mısır ordusununkinin aksi istikametine yöneldi, daha sonra ise ikiye ayrılarak bir kısmı geniş bir yay çizerek, tuzak kapandığında dışarıda kalacak olanlara saldıracakları pusu pozisyonuna geçti. ama ramses sorgulanan gözcülerden pusuyu öğrenerek duraksayınca plan bozuldu; bunun üzerine pusu kuvvetinin komutanı insiyatif alarak, mısır ordusunun kalanı amon'a ulaşmadan ra'ya saldırdı ve ardından ramses'i şehrin içine sürmek için amon'a yöneldi. ama amon kampı çoktan kurulduğu ve tahkim edildiği için bu hamle işe yaramadı.
  • bilinenin aksine mısır değil hitit üstünlüğü ile sona ermiştir.
    ( kesin bir zafer yok. üstünlük)

    amurru tekrar hititlere geçmiş.
    kadeş kalesi hititlere tekrar geçmiş.
    hititler, mısır sınırını güvenceye almış.
    hitit otoritesi sağlamlaşmıştır.

    kadeş antlaşması ise bu savaşın sonunda yapılan bir
    barış antlaşması değil, savaştan yaklaşık 15 yıl sonra asur tehlikesine karşı yapılan mısır-hitit ittifakının antlaşmasıdır.

    ayrıntılı bilgi için (bkz: #120822913)
  • mısır tarihinin en kudretli firavunları arasında yer alan ll. ramses tahta çıkışından dört yıl sonra, imparatorluğunun doğu akdeniz'deki gücünü arttırmak ve bölgenin tek hakimi olmak isteyen hitit imparatorluğu'nun bu ilerleyişini durdurmak için, suriye - filistin bölgesine sefer düzenlemiştir. firavun, düzenlediği bu seferde doğu akdeniz'in güneyinde yer alan sur (tyre), gubla / byblos ve adı geçen bu kentleri hakimiyeti altına alır. boyunduruğu altına aldığı bu kentlerle ll. ramses'in hedefleri politikasından rahatsız olan hitit kralı ıı. muvatalli, vasalı amurru'yu tekrar boyunduruğu altına almak byblos / gubla ve diğer doğu akdeniz limanlarına açılan humus geçidi'ni kontrol altında tutabilmek ve kadeş ile beraber bölgedeki hakimiyetini kaybetmemek için bölgeye sefer düzenler. ll.ramses'in tahttaki beşinci yılında çıktığı seferde, ll. muvatalli'nin hitit ordusu ile çarpışması tarihe ünlü kadeş savaşı (mö 1274) olarak geçer.

    kadeş savaşı, mısır kaynakları firavun ll. ramses'in kahramanlıklarını öven ve mısır ordusunun bu çarpışmadan galip geldiğini belirten birçok anlatıma ve tasvire sahiptir. mısır belgelerinde yer alan bu tasvir ve anlatımlar krallar vadisi yakınlarında bulunan ramesseum'da (ramses'in ölüm tapınağı), karnak, luksor, abydos ve ebu simbel tapınaklarının duvarlarında yer alır.

    dünya tarihi'nde oldukça önemli bir yere sahip olan kadeş savaşı, eski hitit devleti krallarından l. mursili'nin babil'i ele geçirmesi olayında olduğu gibi hitit kaynaklarında fazla yer bulmadığından savaşın nasıl gerçekleştiği ve nasıl sonuçlandığına dair bilgiler hitit kaynaklarında yoktur. savaşa, hitit kralı ll. muvatalli'nin komutası altında "yukarı ülke'nin kralı" unvanıyla katılan lll. hattuşili'ye ait bir ferman metninde, muvatalli'nin mısır firavunu ve amurru kralı'na karşı sefere çıktığı ve onları yenilgiye uğrattığı bilgisi yer almaktadır. lll. hattuşili'nin ardılı ıv. tuthaliya döneminde yapılan şauşgamuva antlaşması'nda amurru krallığı'nın hatti ülkesi'ne ihanet etmesi ve amurru kralı'nın hitit kralı için ettiği sadakat yeminini bozması savaşın sebebi olarak gösterilir. ayrıca aynı belgede ll. muvatalli'nin amurru için firavun ll. ramses ile savaştığı ve firavunu yendiği bilgisi yer almaktadır. mısır kaynaklarına göre savaşa hitit tarafında anadolu'dan katılan güçler arzava, dardanaya, kaşka, masa, pitassa, aravanna, karkişa, lukka ve kizzuvatna'dır. suriye bölgesinden katılan güçler arasında ise karkamış, halep, ugarit, nuhaşşe, aışe, muşnatu, kebesu ve kadeş yer almaktadır.

    ll. ramses'in belgelerine göre düşman kudretli ve büyük bir orduya sahipti. bu ordu, 47.500 kişiden oluşmaktaydı. mısır ordusu ise, amon, re, ptah ve seth adlarını taşıyan dört askeri birlikten oluşuyordu ve bu askeri birliklerin her biri 5.000 kişiydi. ayrıca firavunun kişisel muhafızları şerdenler'den ve firavun'a ait oluşan bir öncü birlik ile birlikte mısır ordusu'nda yer alan toplam asker sayısı en az 25.000 kişi olmalıydı. mısır'ın başkenti pi-ramses'teri yola çıkan ll. ramses kuzeydoğu delta'da yer alan sınır kenti sileden geçerek, eski kıyı yolunda yer alan megiddo ve hazor'a varır. firavun kişisel muhafızları ve arkasında birliği ile asi nehri kıyısında şabtuna kenti yakınlarında labui ormanı'na geldiğinde ise diğer üç mısır birliği ile arasında 55 km'lik bir hat oluşturur. bu bölgede firavuna sadakatlerini sunmak üzere geldiğini söyleyen ve muhtemelen hitit casusu olan iki bedevi ll. ramsese hitit kuvvetlerinin tunip'in kuzeyinde halep ülkesi'nde olduğuna dair bilgi verir. fakat hitit ordusu kadeş'te beklemektedir. firavun, hititlerin kurduğu bu tuzağa düşer ve hızla kadeş kentinin kuzey batısına doğru ilerler.

    hitit kralı ll. muvatalli ordusu ile birlikte başken tarhuntaşşa’nın merkezi olduğu düşünülen kızıldağ’dan doğu ve göneydoğu yönüne hareket eder. bu bölgeden de seyhan nehri’ne ait kolların bulundağı bölge ve ceyhan nehri tarafından sulanan ovalık arazi boyunca, doğu yönüne ilerleyen hitit ordusu, amanos dağları’nın kuzey ucunda konumlanan bahçe geçidi’ne ulaşır ve ıslahiye ovası’nı geçer. ardından hitit ordusu amanos dağlarının doğusuna geçtiğinde asi nehri’nin kollarının yer aldığı ovalık bir alana varır. bu bölge, hititlerin vasalı olan halep krallığı’nın merkezidir. burada kral muvatalli, yukarı ülkenin kralı olan kardeşi lll. hattuşili’nin ordusuyla birleşir. bu güçlerin yanında hitit ordusu’na karkamış kralı’nın güçleri de katılır ve mısır kırallığı’na karşı çarpışacak olan hitit ordusu halep ülkesinde bir araya gelir. daha sonra hatti büyük kralı tarafından komuta edilen hitit ordusu tunip ve katna üzerinden güneye, kadeş kentinin kuzeydoğusunda savaş alanına doğru ilerler. hitit komutanlarında düşünülen savaş taktiği hareket halindeki mısır ordusunun kadeş surları ile hitit arabalı savaşçıları arasında sıkıştırıp sürpriz bir saldırı yapmak ve mısır ordusunu bozguna uğratmak şeklinde planlanmışlardır.

    ll. ramses, amon birliği ile kamp kurarken, bölgeyi keşfetmek için gönderilen bazı mısır askerleri iki hitit casusunu ele geçirir ve hitit ordusunun bulunduğu yer öğrenilir. bu sırada ll. muvatalli komutasındaki hitit ordusu, yürüyüş halinde bulunan re birliğine 2.500 arabalı savaşçısıyla saldırır. re birliğinin savaş düzeni bozulur ve kuzeye kaçan mısırlı askerler ile saldırının şiddeti firavunun çevresinde bulunan birliğinin de bozulmasına neden olur. hititler, firavunun kampına doğru ilerler ve bu ilerleyiş mısır askerleri tarafından durdurulamaz. firavun ve ailesi batıya doğru geri çekilirken geride kalan ptah birliğine savaşın haberi gönderilir. hitit ordusunda yer alan bazı yardımcı kuvvetlerin (maşa, karkişa, kaşka ve lukka'dan gelen kuvvetler) mısır kampına yağmaya başlaması sonucu hitit ordusu savaş disiplininden kopar. ll. ramses etrafındaki hititli düşmana karşı var gücüyle saldırır. mısır için umutsuz bir anda unutulmuş bir mısır birliği sahneye çıkar ve amurru sahil bölgesinden öncü kuvveti savaş meydanına gelir. gelen destek ile kıskaç arasında kalan hitit arabalı savaşçıları üstünlüğünü kaybeder ve tehlike altına girer. firavunun anlatımına göre bu noktadan sonra hitit ordusu için rüzgar tersine eser ve ordu asi nehri'ne doğru
    sürülür, aralarında ll. muvatalli'nin iki oğlunun da bulunduğu 16 hitit soylusu öldürülür. halep prensi asi nehrini geçerken boğulur. mısır kaynaklarında yer alan bilgiye göre, ıı. muvatalli firavuna bir elçi gönderir. bu bilgiye göre ll. muvatalli, firavun'a barış için yalvarır ve ramses, muvatalli'nin teklifine "barış iyidir" cevabını vererek bu barış teklifini kabul eder. fakat savaş sonunda bölgede hitit lehine oluşan politik yapı göz önüne alındığında, ll. ramses'in ilk saldırının şokunu atlattıktan sonra kuzeyden gelen destek kuvvetinin yardımıyla ordusunu savaş düzenine sokup, kademeli olarak güneye geri çekilmiş olduğu açıktır. her iki tarafın da ağır kayıplar verdiği kadeş savaşı, mısır kaynaklarının yanlı ve abartılı anlatımına karşın hitit kaynaklarının suskunluğu ile akıllarda soru işaretlerini barındırmaya devam edecektir.

    savaşın sonucunda ortaya çıkan tabloya bakıldığında, mısır ve hitit imparatorluklarının hakimiyet alanlarının genişletilmesinden ziyade, doğrudan nüfuz sahalarının kalıcı olarak belirlenmesi sonucunu doğurduğu ortaya çıkmaktadır.

    kadeş savaşı'nın komutanlarından ıı. muvatalli'nin kardeşi lll. hattuşili yasal varis yeğeni ııı. mursili'yi tahttan indirecek ve bu büyük savaştan on beş yıl sonra uygarlık tarihimizin önemli taşlarından biri olan kadeş antlaşması'nın gerçekleşmesi için büyük çaba gösterecektir. geç tunç çağının imparatorlukları yıkımın eşiğindeyken kadeş barış antlaşması tarihe ilk uluslararası yazılı barış antlaşması olarak geçecektir.

    kaynak: arkeoloji dergisi
  • zaman hakkında yazılmış en güzel şiirler arasında olduğunu düşündüğüm melih cevdet anday şiiri.

    asi ırmağının bir yakasında muvattali
    ayakta, askerleri arasında,
    durmuş bakıyordu kıpırdamadan.
    irmağın öbür kıyısında firavun,
    ramses, savaş arabasına çıkmış,
    gözlerini dikmiş karşıya.
    işte bütün bildiğimiz bu.
    gerçi tarih uzun uzun anlatır,
    ama bu bakışma kalır kalsa kalsa.
  • ikinci muvatalli'nin, götü çok kalkan mısır firavunu ikinci ramses'e haddini bildirdiği; tarihte iki büyük devlet arasında yapıldığı bilinen ilk savaş.
hesabın var mı? giriş yap