• şimdi bana ''kadınlara haksızlık yapıyorsun, erkeklerde de var bu merak'' diyeceksiniz ama emekli olmasına ramak kalmış amcalar hariç yurdum erkeğinde yok böyle bi durum. erkekler daha çok evin kaç metre kare olduğu, kiraya verilmesi durumunda ne kadar gelir getireceği gibi teknik detaylarla ilgilenir. ancak hangi yaşta olursa olsun kadınların hepsinde var bu tutku. özellikle ilk kez gidilen bir evin köşe bucağını görmeden içleri rahat etmez. teftişe önce mutfaktan başlanır. mutfak tezgahının büyüklüğü, içeriye 6 kişilik bir yemek masası konulması durumunda kalacak alanın genişliği değerlendirilir. eğer sonuç olumluysa kendi mutfağının bu özelliklere sahip olmadığı söylenerek, ev sahibinin ne kadar şanslı olduğu vurgulanır. akabinde evin odaları teker teker gezilir. bu esnada evin hanımı, meraklı teyzemize refakat eder. bu bir nevi rehberlik, bir nevi de evin dağınık genç odasına girildiğinde karşılaşılacak manzarayı açıklamak için üstlenilmiş bir roldür. girilen her odaya önce şöyle bir geniş mi ferah mı diye bakılır. sonra içerideki eşyaların yerleşimi konusunda alternatifler sunulur. yatak odasının bulunduğu odaya mutlaka itiraz edilir. bütün bu işlemler bittikten sonra salondaki sohbete gönül rahatlığıyla dahil olunabilir.
  • çoğunlukla yeni evlenmiş çiftin evlerini gezmek için can atar bu teyzeler. gelirler ve sizi darmadağın bi ruh haliyle bırakıp giderler. hele gelen eşin akrabalarından yaşlı ve huysuz bi teyzeyse sizi oracıkta itin g.tüne sokup çıkarıp deli eder.

    - beyaz mı bu koltuklar? ( uzak gözlüğünü yakın gözlüğünün üstüne takarak)
    - evet keriman teyze beyaz!
    - neden? çalışmıyor musun sen? canına kastın mı var kızım? beyaz koltuk mu alınır? üstlerine örtü at bari!
    - yok keriman teyze ben örtü falan sevmiyorum!
    - (tıs tıs) aaa haspama bak sevmiyomuş! bak duvara astığın o televizyon orda güzel olmamış hiç. sen o'na bi sehpa yaptırt. altına da bi örtü yay. boş kalmış bu ev boş. bak valla sesim yankılanıyo. kendi sesim başıma geçti ayyy!
    iç ses: ne tesadüf benimde!
    - bana bak şu kapısı kapalı oda da ne var?
    - boş o oda. ütü falan yapıyorum, çamaşır kurutuyorum.
    - hııı iyi iyi. ahh bi gümüşlüğün olaydı şuraya koyardın! boş kalmış orası! ama gümüşlüğün bile yok! bu çaputlara mı o kadar para verdiniz?
    - gümüşlük?? yok keriman teyzeciğim ben sadelikten yanayım. eşyaya hizmet edemem sade ve şık olsun istedik biz. o yüzden az ve öz döşedik evi.
    - (bu sefer yüksek sesle) ha ha haytt haspama bak! sade ve şık olacakmış, az ve özmüş! babanın evi de sade ve şıktı zaten! gelin, seccaden var mı senin? şu boş odada bi namaz kılayım!

    yeminle sırf o odada ne var ne yok merak etmediyse gel suratıma tükür!
  • odamda inanılmaz bir konsantrasyon ile video montajı işleri ile uğraşırken, pat diye kapının açılması ve içeri çin halk ordusu gibi kadın güruhunun dalması. annemin "işte burası da bizim oğlanın odası hehe! oğlum bu ne dağınıklık, ben bile kaybolurum burda eheh.. neyse banyoya geçelim..." sözleri de cabası. eşşek kadar olduk hala kapı vurulmadan giriliyor, bir gün pişti olacaz biriyle ama hadi bakalım.
  • bir nesil öncesinde kaldı diye biliyorum. ev sahibi de hazırlardı kendini buna, hatta evi gezdirme teklifi reddedilirse alınırdı, darılırdı. aç aç çekinme, gir kız gir, aa gir canım, senden mi saklayacağım, biraz dağınık ama kusura bakma (bir hafta temizlik yapmış), dolaplara da bak. ay yatak odasıysa girmeyim. gir kız gir. aa ne gizlim saklım var senden (yeni yatak örtülerini, kenarı dantelli nevresimleri falan gösterip övünecek)
    bir tur rehberi edası, bir tarih, arkeoloji ve müze uzmanı, bir şov sunucusu, yerine göre anne, yerine göre görümce edasıyla ev sahibemiz kıskananları çatlatmanın iç rahatlığıyla, övmenin övülmenin huzuruyla bu görevi de tamamlar. ay kız nerden aldın bunları ki?
  • benim odama girene kadar sürecek olan tutkudur.zira feci kalaylarım.ulan bir de kendilerinde bulunmayan mantığı da işin içine katmıyorlar mı, hey allah'ım!

    -balkonu da odaya katmışsınız, iyi olmuş
    -biliyoruz iyi olacağı için kattık zaten
    -e iyi o zaman
    -bu dolabı ne zaman yaptırdınız,odaya farklı bir hava katmış
    -evet farklı bir hava kattı,güzel bir hava..sizin gelmenizle o havadan eser pek kalmadı efendim.
    -çocuğa bak ne ukala!
    -siktir amına koyim.
  • gerçek bir 'yenge' düşünün. fatmagül'ün yengesi halt etmiş. günlerden bir gün bu yenge evime gelmişti gelini ve torunuyla. nasıl olduysa biz gelinle mutfakta muhabbete dalmışken bir baktım kadın yok ortalarda. o sıralar yeni gelin olmamdan mütevellit içgüdüsel olarak yatak odasına yöneldim. tutmuş bok kadar torununun elinden yatak odamda, aynanın önündeki ıvır zıvırı inceliyor.

    kan beynime sıçradı tabi. hemen ufaklığa eğilip "aaa ecrin, çok ayıp, başkalarının yatak odasına öyle izinsiz girilmez kuzum" deyiverdim.
    yenge de ehürü mehürü çok meraklı ablası filan diye geveledi.
    "insanın başına ya meraktan ya da şeyden gelir yenge" dedim, "bu kızana hakim olun."

    o gıcık öfkeyi hatırlıyorum. halbuki böyle olmaması lazım. odalarıma girmesini istemediğim insanlarla yaşamamam lazım benim. neyse ki şu anda çevremde bir tane bile böyle yenge yok. yatak odama girmesinden rahatsız olacağım insanları hayatımda barındırmamam gerektiğini fark etmemi sağladığı için yengenin bu saçma tutkusuna teşekkür edesim geliyor ve hemen geri gidiyor. (bkz: her şeyden ders çıkarmak)
  • türkiye'nin bir ucundan baskin yapar gibi habersiz gelip, sabahin kor saatinde en ucra odalara, yatak odasina giren yengemin asiriya kacan tutkusu. daha selam sabah vermeden oda daginik mi, kotu mu diye kontrol edince eline sozde malzeme geciyor dedikodu yapacak cunku. fesatlik alametidir , mesafe konulmalidir bu basit karilara.
  • ev sahibinin çocuğu utangaç ise, saklanacak bir odasının olmaması demektir.
    (bkz: o hikayedeki çocuk benim)
  • içeride onlara beraber oturmak istemeyen çocuğun odasına vardıklarında iki taraflı kitleme yaşatan güruh. illa bakacaklar nereye ne koymuş, ne almış görecekler sonra kıyas yapıp beğendiklerini kendi evlerine uygulayacaklar. benim oda kapısına vardıklarında üzerlerine atlayıp orasını burasını yolmak istiyorum bu insanların, sonra da bir şey olmamış gibi getirdikleri kekten yer sakinleşirim.
hesabın var mı? giriş yap