• anlamsız polis şiddetinin bir diğer halkası. gün itibarı ile bu ülke bunu da görmüştür.
    zamlara karşı evden getirdikleri yiyecekleri okul arkadaşlarıyla paylaşarak kantini boykot eden lise öğrencilerini okul yönetimi engellemek istedi; yönetimin çağırdığı polis üç öğrenciyi göz altına aldı.
    http://www.milliyet.com.tr/…akika&articleid=1331891

    işin garip tarafı, bir müdür yardımcısı önce yiyeceklerin satıldığını öne sürüp öğrencilere müdahale etmek istemiş de sonra öğrenciler satış yapmadıklarını söyleyince "bu simitlerin içinde uyuşturucu satmadığınızı nereden bileyim?" diyerek boykota son verilmesini istemiş ve masayı dağıtmaya çalışmış. beceremeyince de polis çağırmış.. küçük bir manga halinde gelen polis de, darp ederek o taze beyinleri göz altına almışlar.

    ben senin gibi eğitim neferinin de, göz yumanın da, gelip müdahale edeninde... ya ben lan neyse bir şey demiyorum
  • biz lisedeyken yapılan kantin zamlarına 1-2 konuşur sonra tırıs tırıs parasını öder alırdık yine. birilerinin bizim gibi olmayıp buna başkaldırmasına şapka çıkarıyorum.
  • ulan arkadas, isin garibi: bu polis uzaydan mi geliyor yahu? hic bunlarin icinde "benim de lisede okuyan cocugum var. aldigim maasin yarisi harcligina yetmiyor. hakli bu cocuklar" diyen bir polis yokmudur? nerden geliyor bu isi yapan polisler yahu?
  • simit görünümlü molotof kokteyli yaptıkları için bu müdahele olmuştur. yoksa cüneyt özdemir'lerin sevdiği bir demokrasiye sahip ülkemizde böyle olaylar hayatta olmaz...
  • hep bu faşist öğrenciler yüzünden gerçekleşen hadisedir. ileri demokrasinin nimetlerinden faydalanmak yerine gidip boykot gibi faşizan tutumlar içerisine girerseniz olacağı budur. neyse ki ülkemizde polisler avrupalı meslektaşlarına göre çok daha az şiddet uyguluyor. o konuda da çok şanslı olan öğrencilerdir.
  • okul müdürünün tepkisinin sebebi için (bkz: okul kantinlerinin fahiş kiraları) ve okul müdürlerinin ihaleyi 'kazanan' kantinciyle gizli anlaşmaları.

    polisin tepkisi için (bkz: gge)
  • taş atan çocuğu döversin hadi neyse,
    yürüyüşe devam eden, izinsiz protesto eden adamı döversin ona da tamam.
    sopalarla sana saldıran adama karşı kendini müdafaa edersin, şiddet içeriyordur, eyvallah.
    bürokratın üstüne yürür öğrenciler, ona da saldırırsın, görevin korumak, emir kulusun, peki..
    molotof kokteyli atarlar, gaz bombası atarsın, anladık.

    yahu kardeşim, lise çağında adamlara dayamışlar fiyatı. aldıkları, bazen de alamadıkları, 3 kuruş harçlıkları var zaten. devlet lisesi burası.

    çocuklar toplanmış. ne yapıyorlar?
    kantinin camlarını mı indirdiler?
    tekme tokat dalıp kantinciyi mi dövdüler?
    zorla yiyecek mi çaldılar kantinden?
    ülkeyi bölmek mi amaçları, kaos ortamı mı yaratmak?

    toplanmışlar, akıllıca bir protesto yöntemi düşünmüşler, boykot etmişler kantini, yönetimi.
    ne bir şiddet var, ne bir küfür. bildiğimiz demokratik hak lan bu!
    adam senin sattığın bisküviyi, tostu, kazığıyla beraber yemek zorunda mı ya?

    hadi kantinci parasını düşünür diyelim, polis zaten psikopat.
    sen nasıl bir okul müdürüsün ki öğrencilerine sahip çıkacağına, uyuşturucu satmadığınızı nereden bilelim diyebiliyorsun?
    uyuşturucu satılan bir okul varsa, yöneten sensin, bu da senin eşşekliğin o zaman.
  • bakalım ben liseden mezun olalı ne kadar olmuş, hıımmmm 17 sene. ( yaşım ortaya çıktı ama canınız sağolsun yabancı değilsiniz siz) bizde buna benzer bir eylem yapmştık. öyle simit dağıtmayı, börekler felan paylaşmayı bir kenara bırakın; biz direk okulun karşısındaki askeri kantinden alışveriş yapmaya zorlamıştık herkesi ve hatta yanlışlıkla kantine gidip birşeyler almaya kalkanları da nazikçe (!) vazgeçirmek suretiyle. sonuçta öğrenciler kazanmış ve açgözlü kantinci fiyatları düşürmek zorunda kalmıştı. benimde içinde bulunduğum çete bu isyanı yaparken, sene 1991 di ben ankaranın kıçı kırık bir meslek lisesinde okuyordum. okulumuz çankaya merkez karakoluna yürüyerek 5 dk mesafedeydi ve ne bir öğretmenin, ne de herhangi bir yöneticinin aklına polis çağırmak, bizi tartaklatmak gelmemişti.

    biz isyanımızı dile getirmiştik, öğretmenler sadece izlemişlerdi ve sonuçta kazanan biz olmuştuk. şimdi kimse bana ankara'da okumanın avantajları felan demeyecek değil mi? ( bknz: bunun yaşandığı okul istanbulda) biz neredeydik? nereye geldik? nereye gidiyoruz? bu polislerin başka işi gücü yok mu? nizam ve intizam liseli çocukların terbiyesiyle mi başlıyor? - ki kaldı ki çocuklar ne yaptılar ? - öğrencisinin yaptığı bir eylemi bu derece vahşete döndüren insan( ? ) gerçekten bir öğretmen mi? öğretmen ne demek?

    ve benim çocuğum o yaşlara geldiğinde başına ne gelecek? neler gelebilir?

    madem ki sen bizim kutsal bilgi kaynağımızsın; tüm bu sorularıma cevap istiyorum ey sözlük!
  • (bkz: amil bey)
  • eğitimin bir parçası olarak görülmesi gereken şiddet. şimdiden öğrensinler ki üniversiteye başladıktan sonra yapacakları anarşik, bölücü faaliyetlerde dayağı görünce şaşırıp kalmasınlar.

    hem polis ülkenin polisi döver de sever de.

    bir de, kendilerini yere atmadıklarını ne biliyoruz.
hesabın var mı? giriş yap