• naçizane bir tespitte bulunmam icabederse diyebilirim ki şu hayatta pek çok "kediden nefret eden köpeksever" gördüm ama hiç "köpekten nefret eden kedisever" görmedim. tanıdığım bütün kediseverler kediyi köpeğe tercih etmekle birlikte aynı zamanda birer hayvanseverdirler.
  • her cins köpek ve kedinin sokaklarda telef edildiği, tecavüze uğradığı, keyif için ateş edilerek öldürüldüğü, sokağımda istemiyorum diye belediyeye şikayet edip toplatılıp öldürüldüğü, ormanın bir köşesine açlığa ve hastalığa terkedildiği, çöplerinizi bile yiyebilecekleri halde bir köşeye bırakmayı imtina ettiğiniz bu ülkede kedi ya da köpek farketmez bir canlıyı sokaktan kurtarın, onları evlerimize hapsettiğimizi düşünen kişilere de şunu söyleyeyim, sizin özgürlük zannettiğiniz şey onlar için açlık hastalık ve sonunda ölüm. bu konuda fikri olmayanları da sosyal medya hesaplarında haysev’i takip etmelerini öneririm, bir görün onların durumumu ve 3-5 kişinin onlar için çırpınışlarını. bu arada sokaktan hasta ve perişan halde bulduğum 2 köpek ve 1 kedi sahiplendim, emin olun onlar bizi ailesi olarak kabul ediyorlar ve bizlerle mutlu sağlıklı ve güvendeler. umarım gün gelir sokaklarda yaşamak zorunda olan tüm hayvanların yuvaları olur.
  • bu tartismayi bitirecegine inandigim ve bugune dek hic beni duskirikligina ugratmayan sozler:
    "kopek der: bu insanlar beni evlerine aldilar, yemek verdiler, sevgi gosterdiler; bu insanlar tanri olmalilar!
    kedi der: bu insanlar beni evlerine aldilar, yemek verdiler, sevgi gosterdiler; ben tanri olmaliyim!"
    then you can draw your own conclusions.
  • bahçeli eviniz varsa kesinlikle köpek diye cevap verdiğim karşılaştırma.

    bahçeli evim olmadığı için kedi besliyorum.
    kediler nazlı, köpekler gariban hayvanlardır. örneğin annem bizim kediye akciğer almış, haşladık, kokladı yemedi. ben de aşağı indireyim başka hayvanlar yer diye düşündüm, sokaktaki diğer kediler de yemedi fakat sahibiyle gezmeye çıkmış bir köpek hapur hupur yedi ciğeri.

    şöyle bir yorum okumuştum kedi ve köpekler hakkında:
    "köpeğin sahibi vardır, kedinin insanı." kesinlikle çok doğru.

    ha kedi daha temizdir, evde daha rahat bakılır, sevimlilik abidesidir, ayrı.
  • kopeklerin sadakati ve sahibine olan bağımlılığı kedilerin nankör gözükmesine yol açar. (bkz: kedilerin nankörlüğü)

    kedi sahipleri genelde köpekleri "yalaka hayvanlar, şahsiyetsizler vs vs" diye eleştirirken köpek sahipleri kedilerden "ulan bi tek kendini düşünür, uyuz uyuz dolanır" gibi saçma eleştirilerde bulunur.

    köpekler sahiplerini efendileri olarak kabul etmezler, aksine sahipleri bunu onlara kabul ettirir. yoksa zamanında gereğinden fazla taviz verilmiş bir köpekle başınız aşırı derecede derttedir. dediklerinizi yaptıramaz, sözünüzü geçiremezsiniz. köpekler kedilerden daha güçlü ve iri hayvanlar oldukları için itaatsiz bir köpek sizi sallamayan bir kediden çok daha zarar verici olabilir.
    misal kediniz size uyuz olduğunda ya da haylazlık yapmak için halıları perdeleri tırmalıyor, koltukları ince ince yarıyorsa sinirli bir köpek bunları tırmalamak yerine parçalar.

    kediler hakkında yapılan eleştrilerde yersizdir çünkü kedigiller familyasının (ki içinde bilimum yırtıcı hayvan vardır) hiç bir zaman birinin boyunduruğu altına girmekten hoşlanmayan bir yapısı vardır. kedigillerde köpekler gibi zekidir. hatta köpeklerin bir kısmı zeki ve kolay öğrenebilir, geri kalanı ise kafasız ve tın tın olmasına karşılık kedigillerin hemen hemen hepsi aynı cinlik içindedir. güçlü ve büyük kedigiller gücü yettiği için kendileri avlanırken ufak kedicikler bu ihtiyaçlarını insanları kullanarak giderirler. doğaları gereği uysaldırlar (genelde) ama içlerindeki bastırılmış avcılık ve vahşilik duyguları zaman zaman açığa çıkar (yumak kovalamak, ele saldırıp bileği boyun diye ıssırmak vs.)

    bir kediye itaat eğitimi vermek neredeyse imkansızdır. kediler siz otur dediğiniz için değil canı istedikleri için otururlar ancak. bu onları asil yapmaz, sadece sizi sadece gerektiği kadar salladıklarını gösterir. bir köpek ise temel, ileri itaat alabilir, saldırı ve koruma eğitimi alabilir. köpeklerin otomasyon öğrenme yetenekleri kedigillere göre çok üstündür.

    sahibine olan bağımlılık konusunda ise köpekler çoğunlukla sahipleri uğruna canlarını verebilir. sahibine bir saldırı olduğunda gözünü karartır ve saldırana dalar. kedilerden böyle birşey beklemek yersizdir. genelde böyle bir eğilimleri olmayacaktır.

    sonuçta ne kediler sırf egodan oluşan iğrenç yaratıklardır, ne de köpekler allahına kadar yalaka hayvanlardır. ikisinide beslemek ve onlarla vakit geçirmek son derece zevklidir. hele birde bebekken ikisi arkadaş olmuşsa tadından yenmez, beraber süer bir şekilde geçinir giderler.
  • bahçede uzanmış güneşlenen hayvan üzerine:
    - oha lan kediye bak öküz gibi...
    + nerde? aha... lan köpek o salak.
    - ne köpeği olum ya görmüyo musun bu kadar küçük köpek mi olur?
    + e esra'nın köpeği bunun dörtte biri?
    - lan bu sokak köpeği, onla ne alakası var?
    + sokak köpeklerinin standart bi boyutu mu var? töbe töbee...
    - ya bi sittir git allasen. kedi işte kabak gibi. yalnız biraz fazla beslemişler o kadar veya az önce bi sıçan yutmuştur.
    + sen gerçekten gerizekalısın. halis muhlis sokak köpeğine kedi dedi ya ahahaha. bak şimdi izle "fiyuvvvt çikko geh olum geh"...!!
    [hayvan siglemez]
    - ahahah... göt oldun sanırım? bak şimdi. "psspspspspspsi fiyt fiyyu"
    [hayvan tın]
    + sağır mı acaba?
    - uyuyo olum kedi...
    + hala kedi diyo kodumun malı ya...
    [ve hayvan kalkarak salaklara doğru döner]
    +- ?!?!?!?!!??!! nnnanıskiiiimmmm!!!*
    tilki: ??
  • tamamen gereksiz bir tartışma. ortalama bir insan genelde ilk bakışta önünde kedi mi köpek mi anlayabiliyor. en kötü durumda bekleyin ses çıkartsın, miyavlıyor mu havlıyor mu.
  • angutça bir tartışma..
    hayvan sevin ulan hayvanlar. kediymiş köpekmiş, amma tatava ettiniz.

    ama hangisini evde beslersin derseniz, tabii ki kedi. ikisini de severim, hem de çok severim, ama illa ikisinden birini evde besleyeceksem, bizımlesın kedi.
  • ikisini de çok seven biri olarak anlamsız bulduğum karşılaştırma. ama birlikte yaşamak için tercih yapacaksanız formül şu; sahiplenmek isteyen köpek, sahiplenilmek isteyen kedi tercih edebilir. ha detay olarak köpek sahibi olmak sorumluluk ister, güçlü bir irade ister. sürünün alfası olacak irade gücünüz olmalı yoksa o köpek sizi maymun eder, ağzınıza sıçar. (bkz: dog whisperer). kedi sahiplenmek içinse... valla kediyi sevmek dışında bir şey gerekmiyor sanırım. ha bir de acıya dayanıklı olsanız iyi olur*.
  • tuhaf olsa da, zaman zaman şahit olunabilen bir tartışmadır.

    iki küçük kızı olan komşu, günün birinde kapıya dayanır. elinde kafesin içinde bir yaratık vardır, bir- iki aylık bir siyam kedisidir gelen.

    "çok vahşi bir hayvan bu, bizim çocuklar çok korktu. alın sizin olsun"

    ev sahipleri memnuniyetle kabul eder. kafesten çıkan hayvan normal kedilere kıyasla bir hayli tuhaf görünüşlüdür. yüzüne göre bir hayli büyük kulakları ve ileri dercede şaşı gözleriyle karikatürlerdeki kediler gibidir. vücudu türünün yavru örneklerinde alışılmış olduğu üzere bembeyaz, patileri ve yüzü ise simsiyahtır. öyle ki, evdeki babaanne görür görmez sorar.

    "kömürlüğe mi girmiş bu? yüzü gözü simsiyah olmuş."

    bu tuhaf görünüşlü, miyavlamayı bilmeyen siyam kedisine büyük bir yaratıcılık örneği gösterilerek siyami adı konulur. subay olan evin babası, kediyi aşılarını yaptırmak üzere tugaydaki veterinere götürür. sivilde veteriner olduğunu iddia eden acemi er, kafesin içindeki kediye şöyle bir baktıktan sonra sorar:

    "kangal mı bu?"
    (bkz: tamamen gerçektir)

    siyami geçtiğimiz günlerde kedi cennetine uğurlandı. ailesine baş sağlığı diliyorum.
hesabın var mı? giriş yap