• ben en fazla 6600 kullandım, öğrenci de onu kullansım mantığına sahip kişiler tarafındam savunulan olay.

    sebebi de öğrenci foursquare'de check-in yapıp whatsapp'tan yazışacakmış.

    sanane olm isteyen istediği telefonu alır, istediği uygulamayı kullanır. yemin ediyorum devlet yurtlarında keçi sakal bırakanları döven tipler gibisiniz. rahat bırakın lan öğrencileri.
  • devletin bir kısım vatandaşına sen aptalın tekisin deme şekli. ben böyle algılıyorum. yani diyor ki sen daha aldığın parayı nereye harcaman gerektiğini bile bilmiyorsun, git kıçına bi don al önce diyor; yalan mı?
  • hükümetimizin yaptığı her icraat gibi yanlış ve kılıfı başka amacı başka uygulama.
    kimin ne kadar borca girebileceğinin kararını bizzat devlet verdiğinde, bu artık serbest ekonomi olmuyor.

    oldu olacak, kimin hangi evde oturacağına, kimin kaç çocuk yapabileceğine (aslında evlat vergisi de koydular ama yetmez), hatta kimin kaç sene yaşayacağına da devlet karar versin.

    sana ne, adam 2000 liralık telefon ile gezerim soğan ekmek yerim diyorsa, bu tercihini elinden almak sana mı kaldı?
    delikanlı gibi, "dış ticaret açığını kapatalım, ithalatı kısalım istiyoruz, aslında umurumuzda değil telefonunuz da yaşamanız da gebermeniz de" deseler bari.
  • herhangi bir değişikliğe yol açmamıştır. teknosa, mediamarkt, gold gibi tüm zincir mağazalarda kredi kartına taksitle hediye çeki satılıyor. göz göre göre çıkan kanunla dalga geçiliyor, devlet de buna "hayırdır napıyorsunuz?" demiyor.

    kanun doğrudur yanlıştır demeyi bi kenara bırakalım, var olan herhangi bir kanunla böyle dalga geçilebiliyor olması devletin aciziyetini gösterir. gerçi şu anki hükümetin şov merakını ve işlerine gelen konularda ne kadar zeki olduğunu düşünürsek "satışlarda bir azalma olmasın ama biz halkımızın iyiliği için bir adım atmış gibi görünelim" mantığıyla bu hediye çeki saçmalığına göz yumuyor da olabilir.

    abartıyorsun diyebilir misiniz gerçekten?
  • akp döneminde yaşanan suni refah balonunun ne denli saçma bir noktaya geldiğini göstermesi açısından önemli bir olaydır. tamamen bankaların finanse ettiği bir millet ve parası olmadan istediğini tüketip cennet vade taksit yaptıran bir halk. ama herkesin ayfonu var, herkesin plazması var ne güzel dünya değil mi? benzin, vergiler, ötv'ler, mtv'ler havada uçuşuyor, dolar 2 tl euro 3 tl, asgari ücret 850 tl. ama türkiye çok istikrarlı, çok yakışıklı. türkiye dışında abd dahil olmak üzere 3 ülkede yaşadım. hepsi ekonomik düzenini oturtmuş ve kapitalist sistemde payı olan ülkelerdi. ben hiçbirinde bu kadar rahat bireysel kredi alınıp bu kadar çok taksit imkanı yapıldığını görmedim, hatırlamıyorum.

    bizim memlekette ise resmen bankalar ardı ardına kredi reklamları oynatıp milleti borç parayla evlenmeye, tatile gitmeye veya alışveriş yapmaya teşvik ediyorlar. kredi faizlerini aylık olarak söyleyip mevduat faizini yıllık söylüyorlar. millet de sanıyor ki ayda %1 faiz alınca ana paradan alınacak para %15'lere gelmiyor.

    parası olmayıpta mutluluğu ayfonda arayan insanlara kızamıyorum. çünkü bu düzen o adamın en ulaşabileceği refah objesi olarak o telefonu önüne sunmuş. adamcağız da nakit alamayacağı için taksit yapıyor. zaten onun ev sahibi olma, araba alma gibi bir gayesi yok. gününü kurtarsın yeter. ulaşabileceği ve kendini parası olanlarla bağdaştırabileceği yegane şeyler bu tarz ufak tefek elektronik aletler.

    şimdi devlet ipi elinden kaçırınca çareyi milletin telefonu taksit yaptırmasını yasaklamakta bulmuş. ancak bu aralarında en masumu ve sadece buzdağının görünen kısmı. millet kredi borcu batağında her geçen gün daha da köleleşiyor ve bu düzenin yaratıcısı hükümet taşıma su ile değirmeni döndürme peşinde. zaten uygulanan vergi politikaları yakından incelendiğinde durumun vehameti çok daha anlaşılır hale gelebilir.
  • asıl faiz lobisinin kimler olduğunu açık açık göstermektedir.

    diyelim ki 1999 tl lik bir telefon alacağız. (iphone 5s i baz alalım)
    peşin veremiyorsak ve ticari kredi kartımız yoksa, geriye üç seçenek kalıyor.

    1- operatörlere taahhütte bulunarak daha pahalıya alacağız (en ucuz kampanyasında 2280 e geliyor. 24 ay taksit. 95 lira faturaya ek.)

    [ama 26 yaşın üstündeyseniz, faturalı hattınız bir yıldan kısa süreliyse, başkasının faturasıyla almak istediğinizde, 26 yaşın altı ya da birinci dereceden akrabası değilseniz, birinci dereceden akrabası iseniz fakat adınıza kayıtlı faturalı hat varsa alamıyorsunuz. daha pahalı taahhütler öneriyorlar. onlarda da 3000 tl ye almak zorunda kalıyorsunuz.)

    2- banka kredisi kullanacağız. (vatan bilgisayar odeabankla anlaşmış. söylediğine göre 1999 telefon 79 tl de banka faizi 2078 tl ye geliyor. 12 ay taksit yapılıyor)

    [tabi ki sadece maddi açıdan bakarsak, vatandan gidip almak çok mantıklı. amma velakin öyle değildir. sonuçta 79 tl ya da 10 kuruş miktarı önemli değil. ben faiz ödemek istemiyorsam, bu konuda hassasiyetim varsa ne yapmalıyım?]

    3- evkur tarzı sitelerden senetli alacağız.

    [şu fiyata bakalım. 149,96 * 24 taksit evet tam olarak 3599,04 tl yapıyor. o paraya öküz alınır!]

    *peşin öde, sonradan taksitlendir diye bir şey var bankalarda. ama telekominikasyonda geçersiz.

    *onun dışında hediye çeki kullanma ve kılıfa telefon hediyesi olayları 6 nisanda bddk kararı ile yasaklandı.

    sonuç olarak, eğer taksitle telefon almak istiyorsanız mutlaka bir bankayla anlaşmak zorunda bırakılıyorsunuz. kredi kullanıp faiz ödüyorsunuz. aynı zamanda sırf o krediyi telefon için almakla kalmayıp, kredi kartı da gönderiliyor adresinize. bu da bankaların işine geliyor.

    faizin haram olduğunu bilen bizler, devlet eliyle bu pisliğe bulaşmaktan uzak durmak için yarını çıkaramacak telefonlarla* idare etmek durumundayız. faiz lobisi israil miydi?
  • oldukça gereksiz bir uygulama.

    adam ha televizyon alacak, ha telefon alacak, ha laptop alacak. bunun birbirinden ne farkı var? istediğini alabilmeli bir insan. düzgün harcayamıyorsa da bunun tespitini ya banka önceden yapacak ya da avukatlar koşturacak peşinden.

    ben 2 bin liranın taksitlerini rahat ödeyebilecek durumdayken beni neden kastırıyorsun a devlet? alan yine alıyor zaten.
  • ülkedeki her şeyin saçma ve zorlaştırılmış olmasından bıktım artık. bi' telefon alacağız burnumuzdan geldi anasını satayım. yok şu mağaza şu bankayla anlaşıyormuş da oraya mesaj atacakmışız 1 hafta bekleyecekmişiz; yok operatörden alacakmışız 2 katı fiyat kitleyecekmiş bize.

    hayır ülkedeki adamın harcamasını devlet niye kontrol ediyor, nasıl bu kadar cahil bellediniz halkınızı anlamıyorum ki. hoş daha da güzel öpüyor bankalar, mağazalar ama yok.. orayı görmezsiniz siz.

    bu ülkede hiç bir alanda özgür olduğumu hissedemiyorum ben.
  • devletin karışması gelişmiş ülkeler için olağan olmayan durum. biz daha üçüncü dünya ülkesi bile olamadığımız için, normal geliyor olabilir.

    o "herkes eski telefon kullanıyor" diye örnek gösterilen hangi ülkede devlet bireyin harcama alışkanlıklarına bu denli doğrudan müdahalede bulunuyor?

    bir de, wikiden kaynak vermeyi sevmesem de, buradaki listeye bir bakın bakalım, akıllı telefon penetrasyonu ne seviyede. hangi ülkelerin vatandaşları milyarlık telefonlar kullanıyor.
  • devletin operatör şirketlerini zengin etmek amacıyla vatandaşı taahhütlü telefon almaya zorlayan sikik bir dayatmadır.
hesabın var mı? giriş yap