kuzey güney

• diziyi yeni izleyip bitirdim. yorumlamaya geldim.
  
  dizideki oyunculuklar iyi.. hikaye de iyi başladı karakterler gri, gerçek hayattandı. taki ikinci sezona kadar. ikinci sezon tövbe estağfurullah bişeyler olmuş diziye. hele dizi finali tam saçmalıktı. güzelim diziyi harcamışlar. sanki ikinci sezon çekme planı yokmuş alelacele bir şeyler yazıp oynatmışlar. bazı olayların hikayesi yoktu. mesela burak çatalcalı barış'a niye düşmandı hem de öldürecek kadar. uyduruktan bir düşmanlık gibiydi. kuzey'in burak çatalcalı'ya karşı gereksiz bir öfkesi vardı. buna rağmen burak kuzey'in peşinde pervaneydi. neymiş kuzey doğruları konuşan mert bir insanmış. aynı şekilde ferhat'ın kızı deniz'in de anlamsız bir kuzey sevdası var. tam tersine nefret etmeliydi çünkü kuzey denizle de fingirdeşti ortada bıraktı. dizi de herkes kuzey ve cemre diye ölüyor. bir başka çelişki cemre babasından kalan mirası almayacak kadar gururlu ama barışla çakma evliliğinde arabalarında fink atıp gezmeyi bildi. baya baya barışın zenginliğinden faydalandı.
  neyse esas konumuza gelelim. cemre sen ne kezban ne gıcık bir insansın. diziyi cemreye gıcık ola ola izledim. yaptığı her halt yanına kaldı resmen. hangi gıcıklığını yazsam seçemiyorum. dizideki devam sorunlarında biri de cemrenin hırsızlığı. ilk sezon yaptığı hırsızlıklar, ikinci sezon unutulup gitti.
  ikinci gıcık karakter handan hanım derdim ama ortada sami gibi meymenetsiz var. eşine, çocuklarına şiddet uygulayan vasıfsız bir eleman.
  
  kısacası ömür törpüsü karakterlerin olduğu bir dizi. izlemeyin. hepsinin layığını bulduğu bir finalle bitmiş olsaydı çok daha güzel olabilirdi.