• jonathan sagall'ın yazıp yöneteceği ve 2011 yılında tamamlanması beklenen film. son bilgilere göre başrollerinde daniel caltagirone, clara khoury, natali atiya ve david loughlin gibi isimler yer alacak.
  • --- spoiler ---
    filmde filistinli iki kadin karakterimiz ingiltere'ye yerle$tikten sonra bulu$uyor, ama ingilizce konu$uyorlar aralarinda. surekli olarak arkaplanda duran "ama bu onlarin ana dili degil ki" hissiyatindan kurtulamadigim icin oyunculuklari epey yapay buldum. muhtemelen ikisi de iyi oyuncuydu kadinlarin, fakat araya giren dil bariyeri hep bir adim geriye atti inandiriciligi.

    ilk yarisindan ziyade ikinci yarisinda etkileniyorsunuz, zira aslinda hem bugunun hem eskinin olaylarinin tam olarak netle$tigi bolum ikinci kisim.

    yine de agizda acayip bir tat birakiyor. iyi deseniz degil, kotu deseniz o da degil. gencliklerini oynayan kizlarin oyunculugu mukemmeldi, o kisimlar beni benden aldi, ancak buyuk halleri icin ayni $eyi soyleyemeyecegim. ve maalesef bunun bir "cunku buyuyunce ruhsuzla$tilar" manifestosu oldugunu da du$unmuyorum, kendiliginden bayikla$mi$ gibi daha cok.

    ama en sonundaki "but it's my life and i might as well live it" cumlesi ile birlikte dayak yemi$ gibi olmadim mi, oldum.
    zira o cumleyle film benim icin "hadi hayallerimizin pe$inden ko$alim heyy" temali yapimlarin yaninda "i$te nerden nereye, arkada$ima a$ik oldum, onun sevgilisiyle evlenip cocuk yaptim, ama durum budur, devam" diyerek yeni bir umut verdi.

    cunku bazen hayat sadece elindeki hakikaten.

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap