• ıngmar bergman filmlerini izlemeden önce her filmin oyuncularında onun adını gördüğümde "kim bu liv ullmann" dedigim, persona'dan sonra ise her karşılaştığım filminde beni yeteneği ve karizmasıyla mest etmiş her yönden şahane bir oyuncudur.changing (bkz: değişim) aynı zamanda kendi otobiyografik romanıdır.
  • http://dergipark.gov.tr/download/article-file/7133

    otobiyografilerin cinsiyeti: kadın ve erkeğin kendi yaşam öykülerini yazarken ortaya çıkan farklılıkların liv ullmann ve ıngmar bergman'ın otobiyografik "değişim" ve "büyülü fener" adlı kitapları örneğinde incelenmesi

    http://www.academia.edu/…ykülerİnde_cİnsİyetlİ_akil

    otobiyografi türü üzerine karşılaştırmalı bir analiz: lıv ullman’ın
    değişim ve ıngmar bergman’ın büyülü fener adlı yaşam öykülerinde cinsiyetli akıl

    bergman ve ullmann'ın otobiyografilerinin incelendiği iki akademik çalışma
  • öz babaannem. japonyo'da doğmuş. dedem tokyo'dan kaptığı gibi getirmiş trabzona. iyi de etmiş.
  • (bkz: höstsonaten)'da oyunculuk dersi vermiş muazzam kadın. iki gün öncesine kadar böyle birinin varlığından haberdar değildim. utanıyorum.
  • ingmar bergman filmlerinin güzel kadını.

    (bkz: persona)
    (bkz: scenes from a marriage)
  • bazı kadınlar vardır, yüzünün gözünün, boyunun bosunun falan hiç önemi yoktur, yalnız gülüşlerine âşık olunabilir; yalnız gülüşleri, bir adamın gönlünü yakmaya yeter...

    işte liv ullmann, bu soydan bir kadındır. o kırlangıç çırpıntısı gülüşü için hiç tereddütsüz bir ömür verilebilir...

    ne var ki hayata biraz geç kalmışız...
  • oynadığı filmlerde konuya odaklanmayı zorlaştıran kadın. bazen filmi durdurup sahip olduğu o acayip tarifi zor göksel ifadesini seyretmeden edemiyorum. bir nevi modern knidos afroditi‘dir*.
  • (bkz: scener ur ett aktenskap/@cisegu)

    10 yıl önce toy bir delikanlıyken yazmışım. insan olgunlaştıkça neyi neden sevdiğini daha iyi anlıyor. kendisi hayatımda gördüğüm en güzel kadın. tabi ne güzeller var. efendime söyleyeyim altın oranlar, estetik harikaları falan... güzellik neye yarar ki içi boş ve hoş bir dekor olduktan sonra?

    ve malum liv ullmann'ın oyunculuğu güzelliğinden daha da muazzam. gözleriyle oynuyor. onun ruhundan direkt içime, özüme kuvvetli bir bağlantı. dediğim gibi insan olgunlaştıkça neyi neden sevdiğini daha iyi anlıyor. yaldızlı, abartılı, insanın temel duygularını hedef almış oyunculuklar, eserler falan bi yere kadar dokunabiliyor. afili büyük sözlerin pek kıymeti kalmıyor. hakikat bir oyuncunun gözlerinden dökülüp bana geliyorsa orada güzellikten gönül rahatlığıyla bahsederim işte.

    o yüzden dünyanın en güzel kadını. afili büyük sözlerden nefret etmeseydim dünyanın son güzeli derdim onun için.
  • az evvel kendisinin 1959 yapımı bir filmini izledim, filmde ne kadar genç bir kadındı ve az evvel fotoğraflarına baktım kendimi iki ayrı zaman arasında sıkışmış , witness gibi hissediyorum.
    müthiş kadın, teşekkürler mubi.
  • ingmar bergman'ın persona'sı. japonya doğumlu norveçli sinema oyuncusu.
hesabın var mı? giriş yap