• --- spoiler ---
    de niro: oh, jeez! i just realized something.
    danner: what?
    de niro: pam's middle name.
    danner: martha...oh, no.
    (both) pamela martha focker.

    (bkz: motherfucker)
    --- spoiler ---
  • (bkz: john hamburg)
  • arkadaşlar sözlüğün hip-hop yükünü ben mi çekeceğim, bu şarkıya da mı entry girmediniz. o güzel yazarlar o güzel atlara binip nereye gittiler ne ara gittiler? ne güzel yazarlar vardı bu sözlükte hip-hop ile ilgili yazan çizen karalayan. neyse... iş başıma fes başıma!

    jay-z'nin the blueprint 2 the gift & the curse albümüne ait yarı otobiyografik sayılabilecek dramatik bir anlatımı olan güzeller güzeli şarkıdır. ben değil de bizim bir arkadaş şeklinde aslında kendi hayatından yansımaları üçüncü bir şahıs üzerinden anlatıyor. kendi babasıyla yaşadığı sorunların başka çocukların hayatlarını nasıl mustuzluğa, sefalete hatta ölüme götürdüğünü; sokaklarda illegal yollarla bir nebze kendini kurtardığını zannedenlerin de zamanla babalarına dönüştüğünü ve onların da kendi çocuklarının hayatını mahvettiği bir paradoks'tan bahsediyor jigga. (oha müthiş anlattım). babasız büyüyen, sokaklarda yetişen çocuğuna tek başına sahip çıkmakta zorlanan bir annenin çocuğunun kötü huylarının evini ve ailesini bu duruma düşüren babasına ne kadar benzediğini ve ileride neye dönüşeceğini görerek yaşadığı ızdırap da cabası. (içim sıkıldı yeminle). jay-z bir denizyıldızı misali bu çemberden kurtulanlardan. kaderin cilvesi olacak, belki de şarkının etkisiyle kendisi bu şarkıdan sonra babasıyla eskiye bir sünger çekip tanışma ve barışma fırsatı buluyor, ardından çok kısa bir süre sonra da babasını kaybediyor. (böyleyim)

    "six shots into his kin out of the gun
    niggas, be a father, you killin' your sons"

    tamam bu kadar yeter, flash tv'den gerçek kesit'e döndü entry. hepimiz çok gerildik, hepimiz çok üzüldük. şimdi şu lanet entry'yi sonlandırıyorum ve hepinizi debe'ye bekliyorum. * *

    gelelim şarkının prodüksiyonuna. şarkının prodüktörü just blaze beati önce bir sample üzerine kuruyor. jay-z'nin yazdığı sözlerden sonra beatin de bir hikaye gibi akmasını, sözlerdeki duyguyu bölüm bölüm aktarabilmesi gerektiğini düşünüp stüdyosuna müzisyenler çağırıyor. film müziği yapar gibi beati işliyorlar. öyle bir noktaya geliyor ki aranje, öyle başarılı live enstürmanlar ve kompoisyonlar ortaya çıkıyor ki, şu sample'ı tamamen atalım diyorlar ve öyle de yapıyorlar. çok zamansız alınan bir riske rağmen bir gecede işi bitirip albüme son anda yetiştiriyorlar şarkının son halini.

    hadi size yine hiçbir yerde bulamayacağınız bir bilgi daha verip öyle sonlandırayım bu entry'yi. aslında bu şarkının beati jay-z'nin blueprint albümünün son şarkısına saklanmış gizli şarkılardan breath easy'nin ikinci yani alternatif versiyonudur. dinleme şansı bulursanız aralarındaki benzerlik ve devamlılığı farkedeceksinizdir.

    saygılarımla efendim.

    (birileri okuyor mudur acaba bu yazdıklarımı diye düşünmüyor değilim bazen)
  • gay focker'ın kız arkadaşı teri polo değil de ne bileyim sanki drew barrymore olmalıymış. gözler hep onu arıyor bu tarz filmlerde.
  • çok başarılı bir casting ve senaryoya güzelce serpiştirilmiş felaketler silsilesiyle başarılı bir komedi filmidir. robert de niro komedi türünde bu alanda başarılı işler yapan ben stiller ve owen wilson gibi oyuncularla harika bir uyum yakalamıştır.
    devamı için (bkz: meet the fockers).
  • tam bir felaket komedyası. afakanlar geçirerek izledim filmi.
  • yeni evlenecek olup, eşinin ailesiyle tanışma faslını başarıyla geçememiş kişilerin izlememesi gereken film.

    serinin ikinci filmi olan meet the fockers'ın ilk filmden daha fazla entry'e sahip olmasının gizemi ise hala çözülebilmiş değil. daha mı iyi? kesinlikle hayır.
  • jinxy kaybolur ve robert de niro:
    - you tired to milk him, didn’t you, you sick son of a bitch!
    kaç kere güldüm hatırlamıyorum.
  • ana karakterin adı gaylord focker ve kendisi bir erkek hemşire. film boyunca bunun gibi özellikleriyle dalga geçiliyor.

    lisede miyiz, öğrenci yurduna mı geldik. üzerine 2 iq daha koyup mizah düzeyini sıfıra çıkarabilirlermiş. yoksa birinciden artırıp ikinci filme mi sakladılar dersiniz.

    (bkz: waste of time)
  • klasiklerdendir. en son çocukluğumda tvde denk gelişiyle birkaç sefer izlemiş ve hayal meyal hatırlamaktaydım. bugün itibari ile tekrar izlememle neden devam filmlerinin olduğunu anlıyorum. krizlerden kriz beğenin
hesabın var mı? giriş yap