moonlight

• konu olarak güzel seçilmiş ancak hikaye eksik kalmış bir film. bölüm bölüm ayrılması ise güzel bir hava katmış filme. filmin ödül almasında ise amerikan seçimlerinin etkisinin olduğunu düşünüyorum. ne kadar ayrıştırıcı durum ve ötekileştirilen unsurlar varsa hepsi filmde yer almaktadır.
• ofsayta düşen takımı görüp tribünden gol atan film.
  
  --- spoiler ---
  
  kendimi görüyorum küçükte
  en az benim kadar siyah ve beyaz
  mutsuzluk sarhoşuyum hep ömrümde
  yer çekimi yok en ağır içkinin bile
  --- spoiler ---
• adamım, demek ki neymiş zenciler de gay olabilirmiş. nedenlerine, nasıllarına kafa yormaya gerek yok öyle dediysek öyledir işte. bu filmdeki rol ile en iyi yardımcı erkek ödülü alınabiliyormuş. eyvallah eyvallah olmasına ya (aslında ona da eyvallahımız yok ama) abartılı anne rolünü oynayan kadına neden en kötü oyuncu ödülü verilmemiş.
  derinliksiz, yeniliksiz, sıradan bir süre sonra tek bir kişinin bile anımsamayacağı tv filmi kıvamında bir filmimsi...
  kimse homofobi falan da demesin çünkü bu film asıl eşcinselliği anlatamadığı için değersiz...
  çocuk ergen psikolojisi desen değil. eşcinsellik hikayesi desen değil. değil bu izlenebilir bir film hiç değil...
• hiçbir ögesi -ne oyunculuk, ne görüntü yönetmenliği, ne senaryo, ne alt metin, ne anlatım gücü, ne soundtrackler, ne prodüksiyon. hiçbiri!- ile ön plana çıkmayı başaramayan, son derece klişe ve zorlama hikayesi, zayıf anlatımı ve bomboş diyalogları ile içimi şişiren, değil en iyi film oscar'ı almasını, aday gösterilmesine bile şaşırdığım, koca bir vakit kaybı. hadi bi şekilde en iyi film ödülü verdiniz, peki en iyi özgün senaryo adayı gösterirken de mi vicdanınız hiç sızlamadı be kardeş.
  
  --- spoiler ---
  
  bi tane siyah eleman koyalım ama gey olsun. ta çocukluk dramlarından başlayalım anlatmaya. mesela yetim olsun ama dramayı abartmak için şöyle şapalım: sonradan manevi baba bulsun kendine, iyice tanışsınlar kaynaşsınlar, taaaam birbirlerine iyice bağlancakken o herif de gebersin. zaten altı üstü torbacı pezevengin tekiydi, müstahak. e bu çocuğun anası ne ayak desen, zaten o da orospu ve uyuşturu bağımlısı.
  
  -tamam da nereye bağlacayacaz, büyüyünce ne baltaya sap olacak bu velet?
  +abi oraya çok aşırı değişik bişey düşündüm, akkkklın çıkıcak
  -yapma yav, neymiş?
  +abi bu çocuk böyle hani çok duygusal, çok loser, çok ketum, çok leym bi elemandı ya hani
  -eee?
  +abi o güzelim masum sabi büyüyünce tam bi orospu çocuğu, sonradan görme pezevenk torbacı olup parayı bulsa mesela
  -ohaaa, yav muarrem sen çok acaip çocuksun ha
  +dur dur bitmedi...ama tam seyirci "oha eleman neydi ne oldu, bu nasıl bi badasslik aman allahım" diye ayılıp bayılırken patlatalım bombayı
  -nassı bişey mesela?
  +abi eleman meğer değişmemiş... geldiği yeri, geçmişini hiç unutmamış, hatta ve hatta o kadar ponçikmiş ki 15 yaşında ona ilk dokunan gey erkek arkadaşı üzerine gül dahi koklamamış
  -vaaaay iyi plot twistmiş kardeş vallaha şahane, bu hikaye tutar bak ben sana diyim
  +işte herşey iyi güzel de dialog işini nası yapcaz be hidayet abe?
  -remzi. remzi. posta remzi. bu iş onda sen merak etme.
  +remzi kim abi?
  -yok mu olm posta gazetesinin şiir köşesi, hani memleketin dört bi yanından şiir yolluyolar ordan manita falan yaptıydı
  +haaaa o remzi, hani sonradan twitter'da da yardırıp fenomen olan?
  - he işte o. diyaloglar onda sen hiç kafaya takma. on numara beş yıldız çocuk bak gör sen üç günde üç filmlik diyalog çıkarmazsa şerefsizim
  +büyüksün abi
  --- spoiler ---
• uzun uzadıya üzerine yorum yazmaya değer bulmadım bu filmi. nasıl oscar aldığını anlamam çok zor. bu film en iyi film oscar'ını aldıysa recep ivedik serilerine çok acımasız davranmışız diye düşünüyorum.
  
  --- spoiler ---
  
  filmdeki en etkileyici sahne little, juan ve teresa'nın masa başında konuştukları ve juan'ın tüm samimiyetiyle little'ın sorularına cevap vermesiydi. o sahneden sonra freni patlamış kamyon gibi düşüşe geçti film.
  --- spoiler ---
  
  donald trumph'a nazire olsun diye bu oscar'ı moonlight'a verildiği söyleniyordu. inanmamıştım bu söylemlere. izledikten sonraki görüşüm; sanırım haklılar.
• en iyi film dalında oscar ödülünü bu yıl kazanması nedeniyle bugün sinemada izlemeye gittim. açıkçası, çok büyük hayal kırıklığına uğradım. uzun yıllarda bu ödülü kazanmış, bu kadar kötü başka bir film hatırlamıyorum. 89. oscar ödül töreni'nde sahneye yanlışlıkla yılın en iyi film diye ilk olarak la la land açıklandığında, keşke artık olan oldu diyerek müdahale etmeselermiş.
• türk rock grubu akbaba'nın 1990 yılında çıkan ilk ve tek albümünün adı...
• oskari lion yerine moonlight aldigina gore gercekten buyuk bir beklentiyle izleyecegim. lion'dan nasil daha guzelmis gorelim.
• şu filme verdiler ya 16 yaşından beri takip ettiğim oscar ödüllerini bırakmama sebep oldular.
  ya siyasetin girdiği her şey cidden bok oluyor. en iyi yardımcı erkek o suratsıza film de bu filme gittiğinden beri aklıma geldikçe allah belanızı versin diyorum.
  edit: imla düzeltimi yapıldı.
• 2016 yapımlı, yönetmenliğini barry jenkins'ın yaptığı oscar ödüllü dram filmi. başrolünde mahershala ali oynamaktadır. film üç bölümde ilerliyor. birinci bölüm chiron'un çoçukluğu, ikinci bölüm erğenliği, üçünçü bölüm ise gençlik sonrası yaşantısı. filmin içerisinde aksiyon, kurgu yok. tamamen sakin, az diyologlu dram filmi. çekim teknikleri ve açıları başarılı.
  
  oscar'ı almayı hak ediyor muydu? bence hayır. neden? çünkü konusu klişe olacak bir konu. siyahi bir mahallede geçen sıkıntılı bir çoçukluk, dramı artırmak için kullanılan sözler, ilerlemeler... bana çok klişe geldi. filmin oscar almasında kesinlikle farklı durumlar mevcut. başarılı bulduğum tek nokta başta belirttiğim kişi çekim teknikleri ve açıları.