• mümkünse kısa sürede başlayıp bitirmeyi düşündüğüm yararlı kitap.
    yeni başlayanlar için ölümcül kaza riskini azaltacak bir çalışma olması için çalışacağım. daha önce de değindiğim üzere motosiklet kazayı yapana kadar çok güvenli dengeli ve güçlü bir araç izlenimi uyandırabilir kullanıcılarında. bu kısmen hatalı bir yargıdır ve bu hatalı yargı maalesef ilk kazasını yapan motor kullanıcılarına pahalıya patlar.

    motosiklet hakkında bilinmesi gereken ilk gerçek ilk kazanıza her an hazırlıklı olmanız gerektiğidir. umarım verdiğim detaylar motorunuzun güvenli kullanım sınırlarını öğrenene kadar sizi güvende tutar.

    daha temel kuralları açıkladığım şu* entry bu yazıdan önce okunmalıdır.

    evet başlıyoruz;

    -her motorun ağırlık merkezi ve yatay eğim direnci birbirinden farklıdır. bu şu demek oluyor ki motoru yatırarak viraj almanın güvenli olmaktan çıktığı derece her motor için farklıdır. bunu motordan düşmeden öğrenmek için motor hareket etmezken motoru deneyimlemek önemlidir. motorunuzun ağırlık merkezini hangi açıdan sonra dengesizleştiğini öğrenin.

    -yol tutuşu tekerleklerle olduğu kadar yolun kendisi ile de yakından ilişkili bir konu. mümkün olduğunca yağmurda motor kullanmamaya özen gösterin. özellikle yağmur yeni başladığında yoldaysanız kenara çekip bekleyin. yolların tamamen ıslandığı zamanki hali az ıslakkenki halinden daha az tehlikelidir. yağmurda motor sürmek zorunda kaldığınızda yolun güvenliğini çok düşük hızda sert firen yaparak deneyimleyin. motor beklentinizin ötesinde bir tepki veriyorsa kesinlikle sürmeye devam etmeyin. yağmur dışında karda veya buzlanma durumlarında kesinlikle motordan uzak durun. hava şartları dışında yolun yapısını da sürekli kontrol altında tutun. sürüş sırasında gözleriniz her zaman 20 metre ilerinizdeki yolun fiziki şartlarında olsun. mucur gibi ölüm tuzaklarına karşı her zaman tetikte olun. eğer mucurlu bir yolda motor kullanamak zorunda kalırsanız ayaklarınız yere değecek şekilde 10 km'yi aşmayacak bir hızda seyahat etmenizi tavsiye ederim. olur da bir şekilde hızla mucur dökülmüş bir yola girerseniz tüm gücünüzle motoru düz konumunda tutmaya ve ön ve arka freni dengeli bir biçimde hafifçe sıkarak yavaşlamaya çalışanız yerinde olacaktır. ani hareketlerden kaçının. tramvay rayları gibi asfaltı bölen her türlü durumda raya 90 derecelik dik bir açı yapacak şekilde girmeye çalışın. bu rayların ne kadar kolay motoru kaydırdığını öğrenmeden önce bunu alışkanlık haline getirmek emin olun sizin için çok daha hayırlı olacak. aynı durum rögar kapakları için de geçerli elbette.

    -şerit değiştirmek motosiklet tepesinde yapacağınız en riskli işlerden biri. asla varsayımlarla şerit değiştirmeyin. diğer araçların sizi görmemezlikten gelme gibi bir alışkanlıkları olduğunu unutmayın. yapacağınız her hamleyi kesin olarak güvenli olduğundan emin olana kadar bekletin. geçtiğiniz şeritte başka bir araç olmadığından emin olun. aynanın göstermediği kör noktayı başınızı çevirerek kontrol edin, hızınızın geçtiğiniz şeridin hızıyla uyumlu olduğundan emin olun. eğer bu tip değişkenler hakkında şüpheniz varsa olduğunuz şeridi kesinlikle değiştirmeyin. kimi zaman sol şerit boşken mal gibi bir minibüsün arkasında beklemek zorunda kalsanız bile bunu yapın. unutmayın hiç bir şey sizin, sevdiklerinizin, ve trafikteki diğer insanların sağlığından önemli değil.

    -seyir halinde aynalarınızı düzeltmeye kalkmayın. direksiyon yahut gidon diyebileceğimiz kısım yola göre tek elle kontrol edilemeyecek kadar güçlü tepkiler verebilir. bunu göz önünde bulundurarak her zaman iki elle motoru kavramak zorunda olduğumuzu unutmayın.

    -tüm önlemlere rağmen motor seyir halindeyken kaymaya başlayabilir. arka tekerleğin sağa yahut sola atmaya başladığını anladığınız anda elinizi ve ayağınızı frenden çekin emin olun bu anda fren sizin dostunuz değil düşmanınız bırakın tekerlek bir iki tur serbestçe dönsün. bu sıklıkla motoru içine girmek üzere olduğu dengesiz durumdan kurtaracaktır. ondan sonra ön ve arka freni dengeli olarak sıkarak motor yavaşlatılabilir. ancak viraj dönerken yahut bir sokağa girerken meydana gelen ön teker kaymasından bu kadar kolay kurtulmak mümkün değil ne yazık ki. eğer dönüş anında motor kaymaya başladıysa çok büyük ihtimalle motordan düşeceksinizdir. bu durumun öncesi ve kayma anında yapabileceğiniz şeyler şunlar. yağmurlu havalarda ve yolun şüpheli olduğu durumlarda dönüşleri olabildiğince yavaş ve geniş açıyla almaya çalışın. bu bazen sinir bozucu derecede komik gözükebilir ancak emin olun düşmekten, yaralanmaktan çok daha iyidir. hatta kimi durumlarda motoru tamamen durdurup ayakları yere basarak dönmek zorunda bile kalabilirsiniz. ancak diyelim ki siz bunu yapmadınız ve ön teker dönüş anında kaymaya başladı, bu durumda dönüş yönündeki ayağınızı yere basıp motoru bırakmak en doğrusu olacaktır. motorla beraber devrilerek sürüklenme riskini almaktansa motoru terk etmek çok daha güvenlidir. çoğu motor bu tip yan devrilmelerde çok az hasar alacak şekilde tasarlanmıştır ancak insan bedeninin tasarımı yandan gelen darbeler için yeterince güçlü değil. bırakın motor gitsin, size bir şey olmasın. motorda sizinle beraber ikinci bir kişi olması durumunda bu durum çok daha tehlikelidir. bu nedenle ne kadar iyi bir sürücü olduğunuzdan bağımsız olarak şüpheli her durumda ikinci kişiyi motora almamak gereklidir. bu kimi zaman sevgiliniz de olabilir, ailenizden biri de, bir arkadaşınız da. içinizde havayla ilgili yahut yolun durumuyla ilgili bir şüphe varsa arkanızdaki kişiyi indirin.

    -takip mesafesi ve şerit içi hareketleri ciddiye alın. trafik yoğun şehirlerde bile takip mesafesi bırakarak seyahat etmeyi alışkanlık haline getirin. siz araya mesafe bıraktıkça önünüze dalan araçlara inat bunu yapın. çünkü motor kaymaya başlarsa o mesafe hayatınızı kurtaracaktır. sadece önünüzdeki değil onun iki araç önündeki aracı da kolayın. unutmayın motor arabadan daha çabuk hızlanır daha zor yavaşlar. sizin o mesafeye arabalardan daha çok ihtiyacınız var. şerit içi hareketlerinizde önünüzdeki aracın sağ yahut sol tekerleğini takip edin. önünüzdeki aracı ortalamayın. elbette bunu yaparken şeridin sınırlarını ihlal etmeyin.

    -rotanıza göre doğru şeritten seyahat edin. döneceğiniz sapağa gelmeden en az 100 metre önce sapağa yakın şeritteki yerinizi alın sinyal verin ve tır kullanıyormuşsunuz gibi düşünerek, çevrenizi dikkate alarak sürüşünüze devam edin.

    -en sağ şerit sıklıkla en riskli şerittir. toplu taşıma araçları yanaşır, park halindeki araçlar çıkar, kapılar açılır, insanlar yol atlar. o nedenle sağ şerit göt şerittir. her zaman temkinli olmak lazım bu şeritte ilerlerken.

    -devam edecek...
  • en azından türkiye ve daha doğusunda kalan ülkeler için elzem rehber

    -sağ şeride yapışma "güvenlik" diye. sağ şerit her zaman en güvenlisi değildir. hatta güvenli değildir.
    aniden x bi sebepten durmaya karar vermiş bir dört tekerlerli seni çim biçer gibi ezebilir üstüne kırarak filan mesela.
    veya sağa giriş olan bir çevre yolunda, sen sakin sakin sağ şeritte giderken, en sol şeritte 130'la seyretmekte olan bir arabanın aklına son anda gelebilir o sağ sapaktan dönmesi gerektiği... ve böyle bi durumda gene hiçbir yeri kollamadan kamikaze gibi dalacaktır sapağa... muhtemelen seni de altına alarak (çok oluyor bu tip durumlar)

    -her zaman full koruma giyim zaten. bu banko. ama yine çevre yolu gibi bi yerde olası bi kaza anında (o bikaç saniye oldukça uzun geliyor düşünmek için. saatler gibi geliyor) karar vermek zorunda kalırsan, "düşme"yi "çarpma"ya tercih et.. full koruma giyimle en fazla biraz sürüklenip, yuvarlanıp kalkarsın. belki bikaç küçük çatlak-kırıkla... ama çarpmalar her zaman daha ağır hasar bırakır.

    -gelip birisi koydu sana. arkadan veya yandan (çok sık olur). savruldun, düşüyorsun.
    asla motora yapışma. altından bırak gitsin. sen de sakin kalmaya çalışarak sürüklen. sürüklenme esnasında sakın kalkmaya çalışır gibi hareketler yapma, doğrulmaya yeltenme. takla atmaya başlarsın, daha çok hasar olur. yatay vaziyette kal, elleri aç. yere temas eden beden alanın ne kadar çok olursa o kadar çabuk durursun (sürtünmenin sürat kesici etkisi)

    -eğer düşeceğin yerde yol kenarında metal bariyerler varsa, cehennemden kaçar gibi kaç ordan. kaç derken şunu kastediyorum; düşerken o tarafa savrulmayacak şekilde beden ağırlığını ve yönünü belirle (zor biliyorum ama oluyor. sadece aklında kalsın bu)
    çok çok tehlikeli. düşme öldürmez, ama bariyer kesinlikle öldürüyor bi çeşit giyotin etkisi yaratarak.

    -yolda giderken önündeki araçların sadece lambalarını, sinyallerini değil mümkün mertebe şöförlerini de takip et. bunu bir alışkanlık haline getir. örneğin çok yaşlı sürücüler, kadın sürücüler***, cep telefonuyla konuşanlar tehlikelidir mesela. sinyal vermeden, aynaya bakmadan ani dönüş yapabilirler, aniden (sebepsizce) frene basabilirler, bok püsur yapabilirler. sadece sürücüleri takip ederek olası bir kazadan yırttığım çok olmuştur. temkinlilik halini maksimuma çıkarabilir, riskli durumlarda alarm durumuna geçebilirsin sürücü takibiyle.
    onları deli kabul et. her an her türlü çılgınca hareketi yapabilecekleri ihitmaline göre hareket et. inan bana hayat kurtarıyor bu

    -otobüs şöförleri, dolmuş ve taksi şöförleri kesinlikle kaale almayacak seni, biliyorsun. sanki orada değilmişsin gibi, o yolda o alanı hiç kaplamıyormuşsun gibi davranıyorlar. kamyon şöförlerinden bazıları görece (en büyük güce sahip olmalarına rağmen) daha saygılı olabiliyorlar. garip, ben de anlamıyorum sebebini ama böyle.
    sürerken yolda, etrafındaki mesela 10 m2 lik hayali bir alanı "güvenli alan" olarak belirle ve o alana kimsenin girmemesi için elinden gelenili yap.
    yani kastım şu; sen çevreyolu sol şeritte 110 km/s gibi bi süratle gidiyorken (sürekli ayna kontrolü yaptığını varsayıyorum. yap zaten, hayati bi olay) aniden aynanda uzunlarını yakmış ve 50 cm mesafe bırakacak şekilde götüne girmiş bir arabayla karışlşırsan (çok sık olur) aynen sağa at kendini. o anda ama! sakın, sakın oyalanma..
    etrafındaki güvenlik çemberine kimse giremesin. girebilecek şekilde sana yaklaşan eden olunca aynen şerit değiştir, konum değiştir.. (sıkışık trafikteki durumlar hariç. akışkan bi trafikten bahsediyorum)

    -her zaman arabaların lastik izinden git. ortadan gitmenin çok sakıncası var. önündeki araç aniden yağ boşaltırsa mesela zıchtın. önceden boşaltılmış bir yağı ortalayarak geçerse, gene zıchtın. veya yoldaki bi çukuru ortalayarak geçerse (ve sende enduro yoksa) gene zıchtın. zıchışlar rengarenk olabilir arabaların lastik izlerini ortalayarak sürdüğünde*
    takip mesafen de iyi olmalı. arabaların götüne girme bu yüzden. arabanın iki tekerleğinin arasından çıkabilecek olası bi kötü süprize refleks verebilecek vaktin olsun takip mesafende

    yazarım daha gene. çok var
  • (bkz: kaporta sensin)

    .
  • evet, hakkaten bir dört yol veya tali çıkışa filan geldiğinde ışıklara asla güvenme. direksiyondaki kişinin kafası dolu olduğundan kendine yanan kırmızıyı görmeyebilir, seni görmeyip "yol boş" diye fırlayabilir, veya sarhoş vs olabilir...

    sarhoşluk demişken; bilhassa cuma- cumartesi geceleri full+full dikkat seyretmek önemli. sarhoşu, manyağı bol geceler, malum...

    ışıklarda birikmiş arabalar var diyelim. her motorcu gibi aralarından geçip öne çıkacaksın;
    kesinlikle her an, her arabanın her kapısı açılabilecek gibi süzül aradan. elin frende, dikkatin kapılarda olsun. çünkü "hazır kırmızı ışıkta durmuşken" inmeye kalkan yolcular filan çok fikstir. adama çarpmak, açılan kapıya girmek çok çok muhtemel... o yüzden böyle bi durumda ayakların yerde olsun hafif ilerlerken (ki çok ani bir duruşta devrilmeyesin)

    bu arada, yine çok muhtemel senaryo; ışıklarda durmuş araçların arasında geçiyorsun, sol taraftaki kamyonun yanından geçerken cart diye bir yaya beliriyor önünde...
    çok sık olur bu. yaya geçidi uzak gelir ve bulundukları yerden karşıya geçmeye çalışırlar arabaların arasından..
    yani arkasını göremediğin ebatta araçların arasından geçerken, her aracın önünden karşına bir yaya fırlayabilecekmiş gibi farzederek ayarla hızını ve frenini.. ona göre konumlan, çünkü bu da çok olur. ve yayaya çarpmak istemezsin. bok gibi bişey

    yol çizgileri; çok önemli... pek bilinmez/ dikkat edilmez ama bunlar (özellikle yağışta) çok çok kaygan olurlar. bir viraja vs girdiğinde sakın çizginin üstünden gideyim deme. dötü başı dağıtman çok muhtemel
  • yolda giderken sadece önündeki aracı değil; onun önünde akan trafiği de izle. ilerideki muhtemel bir sıkışıklıkta, kazada, herkesin fren lambaları yanarken, senin önündekinin yanmayabilir. motor freni yapabilir önündeki adam. bu durumda takip mesafesinin 1 sn içinde cart diye azalması durumuyla yüzleştiğin anda, çok geç olabilir...
    sadece önündeki aracı değil, tüm trafiği tarayarak git. önünde geniş ve yüksek bir araç varsa (dolmuş, otobüs vs) hafif yanına doğru geçerek, veya mümkünse şerit değiştirerek gör önünü...

    ama illaki "gör"... ne var ne yok, gör. akan trafiği mahallenin muhtarıymışçasına izle...
  • çetrefiline rağmen üstüden inemeyenler için hazırlanan rehber.

    ben de bunlardan biriyim. yıllar önce yaptığım büyük bir kazada, bildiğin kefeni mucize eseri yırtmış insanım. "platinlerim ve ben" olarak geçiyoruz artık x-ray cihazlarından...

    bi çeşit bağımlılık gibi aslında. kesinlikle hiçbir farkı yok..
    seni öldürebileceğini biliyorsun; ama vazgeçemiyorsun..

    "seni öldüreceğini biliyorsun" derken motosikleti değil, türkiye trafiğini kastediyorum bu arada... genellikle motosiklet öldürmüyor çünkü; viraj eğimi yanlış verilmiş yollar, yol çalışması yapılmasına rağmen gerekli işaretleri konmamış yollar, metal bariyerler, motosikletlileri kesinlikle "görmeyen"; görse de sallamayan dört teker sürücüleri filan öldürüyor...

    18 yıllık bir motorcu olarak, henüz motosiklet işine girmemiş-girmeyi düşünen herkese tek tavsiyem; bu fikirden koşarak uzaklaşmalarıdır. gerçekten, ama gerçekten bu yollarda ve böyle bir trafik sistem(sizliğ)i içinde, intihar komandosu olmaktan çok da farklı değil motosiklet kullanmak...

    iş bu rehber; koşarak uzaklaşamayacak kadar bağlanmış-kopamayan-kopmayı düşünemeyen sürücüler için yazılmaktadır
  • motosiklet aynalarının kör noktaları vardır. şerit değiştireceğiniz zaman filan aynaya bakıp "hımm boş" diye hemen hamle yaparsanız, aynaya baktığınız esnada kör noktanızda kalmış olan ve sizden yüksek süratle seyreden bir aracın altına girebiliteniz yüksek.. malum, kesinlikle sizi gözlemeyecekler ve altına girdiğinizi bile "girdikten sonra" farkedecekler...

    o yüzden aynanızda arkanızı boş olarak görseniz bile, hafif öne doğru eğilip arka çaprazınıza daha geniş bir açıyla bakın... alternatif olarak başınızı hafifçe çevirip yana doğru bakabilirsiniz de..
  • hayat kırtarabilecek tavsiyelerdir.

    çok önemli bir tavsiye de benden.

    kırmızı ışıklarda en önde beklemeyin. bazen arkadaki araba duramayıp, biçiverir. çok fazla olan bir olaydır bu. barbaros gibi yerlerde özellikle...
  • trafik kuralları dahilinde pratik zekanızı kullanarak herşeyden önce kendinizi koruyun. çünkü trafikte sizi sizden başka düşünen kimse yok.
  • turkiye icin konusursak; motorsiklet kullanmamak bunlarin en basindadir. cunku halki en cahilinden okumusuna kadar barzodur. saygisizdir.

    avrupadaysaniz da rehbere gerek yok. motoru virajlarda ve yagisli havalarda dengede tutum yeter.
hesabın var mı? giriş yap