• tanım ve edit: müstakbel eltimle yaşadığım sıkıntılı bir sürecin ismidir. ayrıca başlık bir ironidir. benim hayat felsefeme ve eğitimime asla yakışmayandır.

    arkadaşlar selamlar,

    bugün sizlere evlilik yolunda karşılaştığım sorunlarımdan birinden bahis edeceğim. öncelikle değerli vaktinizi çaldığım için baştan özür dilemek isterim. zira biliyorum ki burada bu önemsiz başlığı okuyarak harcadığınız ve sizin için maddi ve manevi olarak değerli olan vaktinizi çalması gerçekten üzücü. hatta diyebilirim ki genç ve zeki dimağların bulunduğu bu platfom için ciddi anlamda ülke ekonomisine zarar. ancak lütfen bana hemen kızmayın, zira aslında bahis edeceğim konu çok evrensel. sözlükte hakkında da uzun uzun mülahazalar yapılmış adeta asrın konusudur. birazdan sözü uzatmadan konuya gireceğim.

    öncelikle konunun bütünselliğini bozmamak ve gerekli olduğu durumlarda kök sebepler bulabilmek adına sizinle biraz ilişkimin ve kişisel geçmişimin fi tarihine gitmek isterim. ben 30’lu yaşlarda, eğitimli, dünyayı gezen, torrentten film indirip, bilgisayarıma format atıp gerekli ise macro yazabilen, dünyayı gezmek en büyük hobisi olan ve 3. yabancı dilini öğrenen bir kadınım. bütün bunları yaparken kişisel bakımımı tabii ki ihmal de etmem. aynı şekilde erkek arkadaşım da bana ve benim sosyal statüme uygundur. birlikte örnek bir ilişkimiz, insanların “ne güzelsiniz siz öyle” dedikleri bir uyumumuz mevcut.

    konuyu uzatmak istemem ancak ilişki mimarlığı konusunda oldukça başarılı olduğumu söyleyebilirim. bir ilişkiyi sıfırdan alıp istediğim yere (bütün koşullara rağmen) getirdim. ha bunları okuyup da erkek arkadaşımı değiştirdiğimi düşünmeyin sakın. biz karşılıklı olması gereken bir ilişki yarattık. ben onun için tüm geçmişimi sildim, hayatımdaki erkek kankalarımı “artık sevgilim var” diyerek çıkardım. hareketlerim ve yaşantıma azami dikkat ediyorum ve bundan çok mutluyum. aynı şekilde erkek arkadaşımda da bazı güncellemeler yaptık. meselası (bkz: 5 aylık erkek arkadaşımın hediye terbiyesi). bunlar olağan şeyler. zaman zaman sıkıntılar yaşıyoruz ancak erkek arkadaşımın olağan üstü bir kriz yönetimi olduğu için üstesinden geliyoruz. sözlük nickimle ilgili olan şu sorunu da aynı şekilde hallettik.

    konuyu uzatmak niyetinde değilim. şu anda evliliğe doğru ilerleyen ciddi bir ilişkimiz var. ben de bazı arkadaşlarımdan örnek aldığım üzere 1 ya da 2 çocuk yaparak hayatımı onların hayatına adamak istiyorum. istiyorum ki gerek fiziğim, gerek vizyonum, gerekse çocuklarıma verdiğim eğitim ile örnek olayım. bir blog yazmayı bile düşünüyorum bu konuda diğer annelere ufak ufak örnek olabilmek adına. yazacağım konular da belli aslında; hamilelikte sağlıklı beslenme ve pilates, hamilelik sonrası forma girme, annelik akademisi, anneliğe hazırlık, sağlıklı doğum rehberi, annelik için okunması gereken 5 kitap vb. inanın bunlara çok ihtiyaç var. hayat sadece "kocişimle yemek keyfiii" diyerek paylaşım yapmaktan ibaret değil ki ben erkek arkadaşımla bile bu tarz paylaşımlar hiç yapmam. bütün paylaşımlarımın bir anlamı ve kalitesi vardır. meselası dünya turumuzdan çeşitli kareler, müzeler, sanat galerileri, spor ve genel kültür içerikli fotoğraflar...

    neyse konuyu uzatmayalım. ben uzun vadeli düşünen 5 yıl sonra geleceğim yerleri bugünden planlayan biriyim çünkü başarılar tesadüf değildir. hedefim klasik türk kadını gibi kocaya kapağı atıp, 1 de çocuk yaparak kendimi bırakmak değil. büyük hedeflerim var. bunun zaten ilk aşamalarını hayata geçiriyorum yavaş yavaş....

    neyse arkadaşlar konuya direkt dalacağım kusura bakmayın. şu anda aileye girme aşamasındayım. müstakbel eşim ve ailesi benim için çok önemli. yanlış anlamayın aileden maddi bir beklentim yok. hiç öyle bir insan değilim, bana yakışmaz. her şeyimizi kendimiz yapacağız. ancak yine de aile ile bu tarz planlarımızı paylaşıyorum. geçen gün bir aile toplantısında müstakbel eltimle bu konuları konuştuk. farkındayım elti çok itici bir kelime. sister in law falan demeyi tercih ederdim ama yapacak bir şey yok. eltim çok tatlıdır. o da yeni evlendiği için bazı konularda ona danışıyorum. hem zaten geleneklerimize, ananelerimize de bir yandan saygı göstermek gerektiğini düşünüyorum. neyse efendim eltimle ev planımı paylaştım ve büyük bir hayal kırıklığına uğradım. zira kendisi günün sonunda tam bir "yeni gelinlerin tatlı telaşı" tayfasından çıktı. benim evle ilgili hiçbir hayalimi beğenmedi. oysa ben uzun zamandır iç mimari hakkında okumalar yapıyor, çeşitli dergi ve blogları takip ediyorum. evimle ilgili her şey kafamda planlı. hatta evde çeşitli köşelerde nasıl güzel kareler çekeceğim bile aklımda. ancak bunu tabiii eltime anlatamadım. anlattığım her detayı "çok bekar işi ve sade" buldu. tabii sadelikten yana olduğum doğru. ben her şeyden önce evimin o klasik ve saçma türk evi görünümünde olmasına asla müsade edemem. benim istediğim biraz iskandinav birz blogger tarzı bir ev. bunun için her hafta ikea'ya uğruyor yeni fikirler buluyorum. ayrıca yurt dışı seyahatlerimden de evde çok tarz duracağını düşündüğüm çeşitli süsler, eşyalar almaya gayret gösteriyorum. ev dizaynı önemli. öyle dantelmiş, almış, pulmuş asla istemem. klasik kadınlar bu tarz evlerde ne buluyor hiç anlamıyorum. her şeyden önce çok çirkinler. bu kadar zevksiz olmaları gerçekten katlanılabilir gibi değil. hadi bu kadar çirkin evler hoşunuza gidiyor anlıyorum da verdiğiniz paraya da mı acımıyorsunuz. yahu o eve harcadığınız paralarla ne güzel ülkelere gidersiniz görürsünüz. bıkmadınız mı her yaz güneye gitmeye. biraz avrupa'ya açılın, gidin çeşitli müzeleri görün, kafelerde kahvenizi yudumlayıp kültür ve medeniyet soluyun yahu.

    neyse uzatmayalım. benim hayalim sevgilimle birlikte yeni taşınacağımız rezidansımızda eşyalarımızı ailemizle dizmekti. onların da beğenisini kazanmak beni mutlu ederdi. yani açıkcası isterim ben de kayınvalidem ya da eltimle gidelim zara home'dan çeşitli cool aksesuarlar alalım ancak olmuyor. onlara kalsa gidip eminönünden ucuz ucuz şeyler alacağız. gerçekten büyük üzüntü benim için. ikea ve zara home dururken gidip başka yerlerden sırf ekonomi yapmak uğruna kalitesiz ürünler alamam. evimi kendi evleri gibi zevksizlik abidesi olarak döşeyemem. hadi biz kendi aramızda idare ederiz de ya bir fotoğraf çekinip sosyal medyada paylaşırsak ne yaparız? düşünsenize sıcak bir yuvanız, sevimli bir kediniz var. yağmurlu bir kış akşamı kahve ve kedi eşliğinde çektiğiniz bir fotoğraf paylaşacaksınız ama o da ne? arka planda klasik bir koltuk, danteller vs. bunu hayal ederken bile tansiyonum çıkıyor. çok mutsuzum. teraspistime uğrayıp destek alacağım sanıyorum. umarım bu zor dönemi de başarıyla atlabilirim.
  • konuyu uzatamadan söyleyeyim derdini tasanı neyse uzatmayım.

    eltinin başka eltisi var mı ondan haber ver.
  • "değerli vaktinizi çaldığım için baştan özür dilemek isterim." den sonrasını okumadığım durum bildirimi.
  • uzatmayalım diye diye uzatmanın dibine vuran yazar..
    ne kadar sıkıcı ve aptal bir konu..
    yazar aynı zamanda son derece de mütevazi.. :)
    kendisini olağanüstü birisi olarak tanıtmış resmen..
    bulunmaz hint kumaşı mübarek..
    ikea için de kaliteli ve pahalı demen saçma olmuş sanki..

    bence eltin ve kaynanan, yol yakınken müstakbel eşini uyarıp bu evlilikten vazgeçirmelidir..
    sana da kuzey ülkelerinden bir prens falan bulalım hacı..
    git oraları dizayn et..
  • (bkz: hiciv)
hesabın var mı? giriş yap