• kötü bir bahane, ayriyeten bir dersten kalmadan önceki son sözlere girmeye hak kazanmış yegane bahane. genelde hocalar tarafından hadi len ile karşılanır.
  • kanimca, ilk olarak amerikada ortaya cikan bir bahane denemesidir. amerikan aile duzeninin bir parcasi olan kopegin, tembel ogrencinin kotu emellerine alet edilmesiyle olusmustur.

    (bkz: the dog ate it)
  • aslında her ne kadar yalan ve alakasız bir bahane gibi gözükse de şahsen yaşamış biri olarak bir milyonda bir de olsa olabilecek bir olay. lakin benim durumumda çok sevgili köpeğim ödevimi değil finalden önceki gece sabaha kadar yaptığım coğrafya çalışma notlarımı yemişti. lakin tahmin edilebileceği gibi kendisinde hazımsızlık yaratmış olmalı ki kimi sayfaların kimi bölümlerinin yarısını ve ya büyük kısımlarını buruşmuş ya da dişlenmiş şekilde kurtarabilmiştim. tabi inanın böyle bir şey olduktan sonra ne kadar şeberse de köpeğe uzun süre iyi şeyler beslemiyorsunuz...
  • gida muhendisliginde okuyan ogrenciler icin gecerli bir bahane. hele hele odev kopek mamasiyla ilgili ise bonus bile getirebilir.
  • (bkz: bart simpson)
  • -ödevin nerde?
    -köpek yedi!
    -köpek nerde?
    -dağa kaçtı!
    -yürü,dağa gidiyoruz!!!
    -yandı bitti kül oldu.
  • çok ünlü bir amerikan bahanesidir. eh, elektrikler kesildiği vakit, daha önce hiç böyle bir şeyle karşılaşmamış insanların neye uğradığını şaşırdığı ve başlarına bir felaket gelmişçesine sokaklara döküldüğü bir ülkede "elektrikler kesikti, çalışamadım" gibi bir gerekçe de olmaz tabii. (bkz: abd'de nedeni belirsiz elektrik kesintileri)

    sevdiğim bir scott adams karikatürüne de konu olmuşluğu vardır. (bkz: dilbert)

    okulda ödev teslim faslından yırtmak isteyen çocuğun teki, yolda gördüğü ve alelade bir köpek sandığı dogbert'e "hey, köpek! gel de ödevimi ye!" diye bağırır. ikinci karede çocuğu tahtanın önünde, üstü başı paramparça, öğretmenine hesap verirken ve "köpeğin biri ödevimi bana yedirdi." diye ağlarken görürüz.
  • (bkz: doggone it)
hesabın var mı? giriş yap