• içinden geçtiğim zor dönemde neden her seyi arkada bırakıp kendimi denize atmak istediğimin cevabını içeren kitap.

    öylesine bir kaçış ki, hiç dünyada olmamış olma isteği uyandırması çok doğal. ana rahmine dönme isteği; bir nevi acıdan kaçış mekanizması. yahut tıpkı doğum travması gibi kendini yaşayacağın acılara, depresyona, gerçek dış dünyaya hazırlamaya çalışma hali.

    kitabın her bir cümlesi, böyle, yüzeysel ya da derin farkındalıklara götürüyor okuyucuyu. kitabı böyle derin bir formülasyonla oluşturabilmek şüphesiz ki engin geçtan’ın deneyiminden kaynaklı. bire bir deşifresini yapmanın bile hayli zor olduğu grup psikoterapisi sürecini alandan olmayan kişiler için de zengin çağrışımlarla donatarak sunması hocanın ustalığını kanıtlıyor. kısacası okuyun, okutun.

    --- spoiler ---

    zaten buraya yalnızca bir ayağı içeride bir ayağı dışarıda olanlar gelir. iki ayağı aynı alanda olanlar aynı yaşantıları tekrarlayıp durarak ciddi çatışmalar yaşamadan hayatlarını sürdürürler.
    --- spoiler ---
  • engin geçtan’ın yazdığı son kitaptır. ekim 2017’de metis yayınları tarafından basılmıştır.

    kitapta, 8 kurgusal kişi ve dr.q’nun grup psikoterapisindeki iletişimlerini okuyoruz. her katılımcının farklı yaşantıları var ve zorlandıkları noktalarda iletişim yoluyla farkındalık geliştirip çözümler arıyorlar. doktor q pek müdahale etmiyor konuşulanlara, kişiler birbirlerine yardımcı oluyor daha çok.

    okurken bir koltuk da bana ayrılmış gibiydi zira konuşmaları okudukça kendi hayatıma dair sarsıcı şeyleri de farketmemi sağladı. basit, üzerinde düşünülmeyen ayrıntıların aslında önemli olabileceğini freud ile anlamışken burada pekiştirmiş oldum. dili ise mesleki terimler içermediğinden son derece anlaşılır ve akıcı.

    --- alıntı ---

    "suratsız bir halde dolaştığında insanlar senden bir şey istemez, uzak dururlar. kabul edildiğini kabul edersen ilişkiler ağının sorumlulukları başlar, zaman zaman savaşman gerekir. üstelik öfkenin tadından yoksun kalırsın. "

    --- alıntı ---
  • engin geçtan'ın yeni kitabının ismi.
    "meslek hayatı boyunca, otuz yılı aşkın bir zaman sürdürdüğü grup psikoterapi seanslarından karakteristik bir kesit aktarıyor engin geçtan. sürecin kendine has dinamiklerine işaret ederken, bazı temel prensiplerin de altını çiziyor. grup psikoterapide "grubun bütünleşmesi" denen başlangıç evresine odaklanan bu metin meraklı okura bir örnek sunmayı amaçlıyor."
    metis
  • engin geçtan'ın son senfonisinin ismi.
    plak şirketi: metis.

    dikkat kesilin, yaylıları, vurmalıları, bakır nefeslileri, tahta nefeslileri, tellileri duyacaksınız. orkestranın her bir ögesinin birbiriyle etkileşimini, kendi olarak varoluşunu, titreşimini, sesini duyacaksınız. orada, hepsini bir arada bulacaksınız. keyifli dinlemeler!
  • --- spoiler ---

    sizin kibir dediğiniz şey aslında kabul edilmeme korkusundan kaynaklanıyor. size kendimi beğendireyim derken ters tepti. biliyorum, çünkü bu durumları daha önce de çok yaşadım, ama üstesinden gelmenin yolunu bir türlü bulamadım. kabul edilmemek benim için dehşetengiz bir hal, kendimi yerlerde sürünüyormuşum gibi yaşıyorum. acaba kibirli görünen diğer insanlar da kendilerine güvensizliklerinden mi böyle davranıyorlardır, hep merak ederim.
    --- spoiler ---
  • engin geçtan'ın tamamen diyaloglara dayanan, birbirinden farklı; sınıflara, sosyokültürel yapıya ait insanların toplu terapi süreçlerine tanıklık ediyoruz.

    kitabın en güzel tarafı terapi sırasında birbirlerine sordukları soruların güzelliği. gerçek hayatta da kaliteli soru sormanın çok önemli olduğunu fark etmiştim. kişiye sorulan güzel bir soru bazen verilmiş bir cevaptan daha öte kişinin kendini daha kaliteli analiz etmesine imkan tanıyor.

    bir günde okunacak kadar tertemiz ve akıcı bir dile sahip. zaten ince de bir kitap.
  • grup terapisini konu edinen bir engin geçtan kitabı. okumayı çok sevdiğim yazarlardan olsa da, bu kitabında nedense çeviri tadı var.

    "saldırı senaryosunu kim yazdıysa, saldırma potansiyeli de ona aittir."
  • bir solukta bitirdiğim engin geçtan kitabı tabii ayrıntılara biraz daha dikkat etmem gerek onun haricinde mimikleri görmemek ve bu tarz bir şeyi kitaba dökebilmek çok zor olsa gerek bu süreci yazarın iyi aştığını düşünüyorum belki betimlemelerle biraz daha yer verilebilirdi şunu söylemeden edemiycem ensest söylemlerden rahatsız oldum fakat ne diyeyim real life bro....
hesabın var mı? giriş yap