paul harvey

• abc’nin 87 yaşındaki en baba sunucusu idi. hakkındaki bir yazı bizdeki bazı "baba"lara gönderme gibi geldi bana:
  
  --- alıntı ---
  paul harvey bir vazgeçilmez midir? tabii ki hayır. blogcu milletinin onunla işi bile olmaz mesela. buna rağmen günlük programları (news & comment ve the rest of the story); 1,100 istasyonda 15 milyon dinleyicinin akınına uğruyordu. abc radio networks ile 55 yıllık birlikteliği boyunca harvey herhalde 1 milyar $ kadar kar sağlamış olmalı. dinleyici ile oluşturduğu güven bağı öylesine güçlüydü ki, paul “şunu satın alın” dediğinde gidip onu alırdı insanlar. buick’ten bose wave radyolarına, çelik konstrüksiyon binalara kadar her ne olursa… o belki de çağımızın en yüce satıcısı. anlayacağınız harvey’nin son “iyi günler!” anonsunu yapmaya hazırlandığına dair en küçük bir duyum bile alınsa, dinleyiciler bir yana bu abc için de dünyanın sonu demek olurdu. howard stern’ın ayrılışıyla cbs’in ne kadar sarsıldığını düşünecek olursak, abc’nin de 87 yaşındaki en baba sunucusunu kaybetmesinin etkilerini hayal bile etmek güç ve hatta dünyanın sonu demek olur. söylentiler başladı bile. abc’nin yayın kulisleri uzmanı curtis sliwa, eski senator fred thompson’un harvey’nin yerine geleceğini..."
  
  yetkili bir ağız ^*; “yalan!” demişti. ne thompson ne de bir başkası paul’ün yerini almak için hazırlanmıyor. yaşayan en büyük efsane olarak geçenlerde şovlarından birinin 30. yıldönümü için verilen öğle yemeğine geldiğinde, doğrusu gayet şen şakraktı ve üstündeki o güzelim nizami mavi takım elbisesi içinde turp gibi görünüyordu.
  
  yaşayan efsane gcünden bir şey kaybetmedi mi ama acaba?"
  --- the end ---
  haziran 2006, forbes
• ikinci dünya savaşı döneminden itibaren radyo yayınlarında, sunay akın'ın "küçüklüğünde annesinin kuzusu olan çocuk, büyüyünce adolf hitler oldu" tarzı hikayelerini "the rest of the story" adı altında ilk kez yapan kişi.
• 1978 amerika'nın geleceğindeki çiftçiler konferansında yaptığı "so god make a farmer" konuşması efsane haline gelmiştir. insanı garip hissettiren bu konuşmada paul harvey'in ses tonlamasındaki ustalığın yeri yadsınamaz.
  
  o konuşma:
  
  and on the eighth day, god looked down on his planned paradise and said, "ı need a caretaker." so god made a farmer.
  
  god said, "ı need somebody willing to get up before dawn, milk cows, work all day in the field, milk cows again, eat supper, then go to town and stay past midnight at a meeting of the school board." so god made a farmer.
  
  god said, "ı need somebody willing to sit up all night with a newborn colt and watch it die, then dry his eyes and say,'maybe next year,' ı need somebody who can shape an ax handle from an ash tree, shoe a horse with hunk of car tire, who can make a harness out hay wire, feed sacks and shoe scraps. who, during planting time and harvest season will finish his 40-hour week by tuesday noon and then, paining from tractor back, put in another 72 hours." so god made the farmer.
  
  god said, "ı need somebody strong enough to clear trees and heave bales, yet gentle enough to yean lambs and wean pigs and tend the pink-comb pullets, who will stop his mower for an hour to splint the leg of a meadowlark."
  
  ıt had to be somebody who'd plow deep and straight and not cut corners. somebody to seed, weed, feed, breed, and brake, and disk, and plow, and plant, and tie the fleece and strain the milk, . somebody who'd bale a family together with the soft, strong bonds of sharing, who would laugh, and then sigh and then reply with smiling eyes when his son says that he wants to spend his life doing what dad does. "so god made a farmer."
• (bkz: god made a farmer)
• family guy 3x17, dk 08:42de ismi gecen radyo programcısı