• normal bir eylemdir ama tuttuğu oruçla övünerek orda burda söyleyen adam neyse ramazanda içki içiyorum hehehmehe diyen kişi de aynıdır gözümde.
  • ramazan ayında marketten içki alırken "abi iki tane siyah torbaya koy dışardan görünmesin" şeklinde marketçi abiden ricacı olan iki gence, abimizin; "allahtan korkmuyorsunuz kuldan mı korkacaksınız. siktiredin.." şeklinde cevap verildiğine de şahit olunmuştur vakti zamanında. olayın özeti çok net bir cevaptır aslında. inanan biriysen allah korkun varsa içme, yok inanmıyor mahalle baskısından çekiniyorsan da takma bildiğini oku. bu kadar basit aslında. ama basit mi aslında, asıl soru bu olsagerek..
  • 11 ay içki içmek cehennemde x gün.
    11 ay evlilik dışı sevişmek cehennemde y gün.
    11 ay namazmış, zekatmış bunları yapmamak cehennemde z gün.
    .
    .
    .

    1 ay oruç tutularak yapılan omurgasızlık paha biçilemez.

    zemzem card..
  • her kosulda sıradan olması icap eden aktivitedir. herkesin gunahı sevabı kendinedir.
  • benzinlikte sigara içmeye benziyor gitgide...
  • ilk yudumda ''ulan içiyoruz ama du bakalım, öbür tarafta osurtturacaklar galiba'' diye düşündüren
    kadehler arttıkça ''ramazan abi'ye içiyoruz hadi beyler'' dedirten , sonrasında sokakta sürtmenin
    dayak yeme riskini yükselttiği eylem..
  • diğer aylarda içmek ile hiç bir farkı olmayan, olmaması gereken eylem...günahsa cuma gününde de günah, pazar gününde de...
  • yapması gayet doğal, duyurması yılın geri kalan 11 ayında da olduğu gibi gereksizdir.
  • saygı ile bir bağlantısı olması gerektiği söylenemez.

    saygı, hmm. saygı nedir?

    sen artemis'e tapıyorsun diye benim de senin artemis hakkındaki düşüncelerini paylaşmam saygı değildir. kişisel olarak, artemis'in var olmadığını da düşünebilirim. bunun saygı ile bir alakası yok. saygı, senin tanrını, ya da senin tanrın hakkındaki düşüncelerini küçük düşürmememdir.

    "nasıl olacak o" diyorsanız anlatayım: türkiye'de inek kesmek, budizme ya da budiste saygı duymamak değildir. ancak; "hindistan'da ineğe tapıyolarmış, mallar, kafirler, olur mu öyle şey" demek ise saygısızlıktır. saygı budur.

    sonra, içki içmenin yasak olduğunu söyleyen islam. bir başkası buna uymak zorunda değil. çünkü bu, sizin kuralınız, sizin tanrınız, sizin inancınız; onun değil. o size "ramazan'da nasıl içki içmezsiniz, salaklar" demiyor, saygısızlık budur.

    siz, kendi ağzınızla anlatmadınız mı: "ramazan, fakirlere yapılan empatidir". ulan sahtekarlar, ulan ikiyüzlüler, 11 ay boyunca açların, yoksulların, sokak çocuklarının önünde yiyip içmediniz mi siz? peki şimdi, önünüzde birileri yemek yiyince neden celallendiniz agalar? söz konusu iradeyse, sahip çıkamadınız mı iradenize? peki aç sokak çocukları iradesine sahip çıkamayıp çalınca, kapkaç yapınca o çocukları dört duvar arasına tıkan siz değil miydiniz? irade meselesi ise, iradesiz olana duyduğunuz bu nefret neden?

    ha, şuraya gelelim, ben inandığım şeylerin temelini sorgularım. 3 ayaklı bir masaya inanmam, sallanır keza. içkinin "günah" ve "bütün kötülüklerin anası" olmasının temelinde yatan şey de, içki içip bilincini kaybetmektir. dionysos içkinin iki halini tasvir eder: birisi ilham ve sağlık verir, diğeri ise zalim ve acımasızdır. işte, buradaki erdem, içkinin karanlık yüzüne geçmeyecek iradeye sahip olmaktır. benim için haram olan içki, zulüm ve kötülük getiren içkidir. dolayısı ile günah olan şeyin bu olduğuna inanırım.

    şimdi, inancımdan dolayı beni asacak mısınız? yoksa biz az kişi olduğumuz için, bizim sizin dininize uymamız mı gerekir? tabii, saygı siz sayıca çok olduğunuz için gecenin dördünde davul çaldırabilme hakkıdır bence, saygı duymak gerekir.
  • kul hakkı yiyerek oruç açmaktan bin kat iyidir.
hesabın var mı? giriş yap