• edip tepeli'nin yönettiği, ayşecan tatari'nin gün koper ve ali yoğurtçuoğlu ikilisiyle müthiş bir çıkardığı 2018-2019 sezonu tiyatro oyunu. metnin yazarı adam rapp.
  • açıkçası son derece merak ederek gittim oyuna ve sonunda ortalama bir oyun olduğu kanaatiyle ayrıldım. oyuna dair okuduğum yazılar benim fikirlerimle örtüşmüyor öncelikle. oyunculukları çok başarılı bulmadım ama oyunculardan ikisinn afife adayligi var. şaşırtıcı! yazar gerçekten güzel bir hikaye betimlemiş ama ben sahnede karşılığını göremedim. ne sahne tasarımıyla ne de rejisiyle. oyun kötü değil ama abartılı yorumları da haketmiyor kanaatindeyim.
  • dün akşam zorlu psm %100 studioda izlediğim oyun. bence vasat bir oyundu. küfürle güldürmeye çalışmışlar ama becerememişler bence. oyunculara gelince de ayşecan tatari ilk perdede sadece gülüyor repliği çok çok az. gün koper ve ali yoğurtcular güzel oynamışlar ama afife ödülü kazanacak kadar değil bence.
  • geçen hafta baba sahne'de izledim.
    oyunun ilk yarısında bende oturmayan bir şeyler oldu, metinden mi akıştan mı kurgudan mı kaynaklandı bilemedim. ikinci yarı daha bi oturdu ama ilk yarı çooook uzun bi giriş cümlesi gibiydi. hani doldurma giriş cümleleri olur ya bi türlü gelişmeye geçemediğin. ikinci yarı başlayınca "heh şükür" diye devam ettim.

    oyun için sert diyebilirim ama naçizane önerim biraz bi şeyler değişmeli.
    bıraktığı his "huzursuz bi sertlik." yaratılmak istenen oysa başarmışlar ama ben o duyguya girmekten pek mutlu olmadığım için değiştirmek istiyor olabilirim.
  • unıq box'daki temsilini izlediğim oyun. iki perde, yaklaşık 120 dakika sürüyor. bir seks işçisi, biri oyun yazarı ve bir diğeri de editör olan iki erkek üzerinden ilerliyor hikayemiz.

    hayatımıza temas eden herhangi biri bizde izler bırakır; bazen yoğun bazen hatırlamakta zorlanacağımız birkaç anı. işte oyunun mesajı bu. bu mesaj klasik fakat bir o kadar gerçekçi bir hikaye ile ele alınıyor. tahmin edilebilecek bir süreç ile sizi şaşırtmayan bir son ile karşılaşıyorsunuz.

    oyunda günlük hayatta kullanılan yoğun argo ifadeleriyle karşılaşıyorsunuz, ve elbette cinsellik üzerine kurulu olduğu için de belli yerlerde aşırı sert davranışlar sizleri bekliyor. kimi izleyiciler için rahatsız edici olabilir bu sertlik; fakat gerçek dünyada bu sertliğin çok daha fazlasını yaşıyor gerçek kahramanlar. sonuçta tiyatro insanı insana anlatma sanatıysa, bu sertliği ve argo dili doğal karşılamak gerek.

    oyunculuklar konusunda ise, arkadaşların genç oldukları da göz önüne alındığında, bence kesinlikle olumsuz bir yorumu haketmiyorlar. sonuçta yıllarını tiyatroya vermiş üstatlar gibi sizi alıp götürmelerini beklemek biraz haksızlık olur görüşündeyim.
  • olmamış, olamamış oyun.
    ali yoğurtçuoğlu'nun olduğu sahneler nispeten daha katlanılabilirdi, yine de yok yok.

    ayşecan tatari çok tutuktu, sanki röle girememişti ve nedense oynadigi rolden dolayi sahnede rahat değilmiş gibi hissettirdi.
  • paranıza yazık etmeyin. kadın oyuncu o kadar oynayamıyor ki bi kere, hayatımda böyle tiyatro oyuncusu görmedim ilkokul lise tiyatro müsamereleri de dahil.
    izleyici kitle çok düşük seviyeydi gerçi. oyunculara acımadım değil. trajik sahnelerde bile güldüler, küfür duydular güldüler.

    erkek oyuncular iyiydi haklarini vermem gerekir.
hesabın var mı? giriş yap