• her aklı kemale ermiş beşerin, belki alkolle, belki afyonla ya da ne bileyim aşkla falan çakırkeyif olup, o an için demine geldiğinde hep sandığı şey bu olsa gerek. hani, irice bir tirad "sindirdim galiba ben hayatı falan" ama o dem için doğru da galiba. hayır, dudulim hayır tespitböcüğüm, kimse diyemez sana "dem bu dem" diye. bahtına düşene şükredeceksin, evet.
  • karşıdaki kişiyi yoğun baskı uygulayıp korkutarak üzerinde tam kontrol kurmak, domine ederek tüm isteklerini kabul ettirmek anlamında da kullanılır.
  • zordur, gercekten zordur.. size soylenen tum yalanlari, yapilan tum saygisizliklari, her seyi sindirmeniz gerekir ki zamanla curutmesinler sizi, yakmasinlar caninizi..

    yedim
    her seyi yedim
    ama ne yazik ki
    bir turlu sindiremedim
    keske kusabilseydim..
  • kimsesiz başliklardan biri daha. kusmak daha kolaydir sindirmekten, insanlar kusuyorlar. oysa ki sindirmek donusturmektir de bi simyaci titizligi ile. simyaci denince akliniza raflardaki ve tezgahlardaki o kitap geliyor değil mi? kusmak bu işte ya da sindirememek.
  • bozuk, yabancı, zararlı, zehirli bir şey yersem vücudum onu dışarı atar.. kusar atar, terler atar, dışkılar atar.. ben bunu sindirmem der atar.. atar.. beni korur.. iyi tutar.. sindiremiyorum dediğiniz yaşantılar da böyledir.. sindirmek size iyi gelmeyecektir, içiniz almak istemez.. sindirmeye uğraştığınız şey başkasının sorumuluğundadır ve onun kendi yaptığını sindirmesi gerekiyordur sindirmezsiniz, yapılan size hiç uymuyordur sindirmezsiniz, olup biten bütünlüğünüzü bozuyordur sindirmezsiniz.. sindiremiyorum değil sindirmek istemiyorumdur o.. kendinizi korumaktır o.. hakkınızdır o..
  • insanoğlunun sahip olduğu en önemli doğal yetenek bu herhalde. hiçbi şeyi unutmayan insan nası da sindirip kabul ediyor her şeyi. başka türlü o çok nadir bulduğumuz huzuru hiç bulamazdık. ne çok şeyi unutmadık ama kabul ettik işte, yapacak bi şey yoksa mecbur sindireceksin sike sike.
  • hayatta bir çok olaya, baştan sona metafor olarak kullanılabilecek bir çok faliyete tanık olduğumuz metabolik eylem.
    (bkz: çiğnemeden yutmak)
    (bkz: boğazında kalmak)
    (bkz: mideye oturmak)
    (bkz: hazımsızlık)
    (bkz: kabızlık)
    *
  • kabullenmek, benimsemek, kendine mal etmek.

    - ya kardeşim bu kız belli ki seni sevmiyor, halen bu dawranışları nasıl sindiriyorsun anlayamıyorum.
    - sindiriyor muyum, bileniyor muyum ? bir gün çok kötü sıçacağımı ben biliyorum.
  • sindirme islemini gerceklestirmek anlamina gelen kelime.
  • (bkz: öğütmek) *
hesabın var mı? giriş yap