• doğumgünü sahibinin "aman beni ne çok seviyorlar" diye sevindiği, davetlilerin de daha önce başına gelmediyse "ulan bana bööle şey yapan olmadı" diye hayıflandığı olay..
  • en sürprizlisi bile fazla sürpriz olamayacak kutlama şekli. doğum gününün sahibi insan sadettin teksoy degilse o gün birşeyler bekleyecek, her olayın altında bir şeyler arayacaktır zaten.

    en sürprizli doğum günü partisi anne-babanın doğum gününden alakasız bir günde düzenleyeceği ve "sürpriiz senin doğum günün ogün değil aslında bugündü, biz yıllardır seni kekledik" diyeceği partidir sanırım.
  • bunu hakikaten sürpriz olması için* doğum gününden bir hafta önce yapmak dahiyane bir fikir değildir.
  • bir senedir birbirimizle bu konuda yarisirken artik son noktayi koydugumuz aktivite. maksat muhabbet olsun. ince düsünülsün, bir araya gelinsin bahane olsun ama en son yaptigimiz olay belki size de ilham verir.
    dogum günü kizimiz arabalari cok sevmekle birlikte ayagan'in en yakin arkadasidir. artik klasik dogum günü yöntemlerinin hepsini uygulamis olan bu tayfada dogum günü planlamak zordur aslinda. ayagan araba kiralayabilir miyiz lan acaba diye düsünür ve aklina daha dehset bir fikir gelir. uygulanmis hali söyledir.

    arkadasla birlikte hazirlanilir ve bir bahane uydurularak evden cikilir, bir yarim saat sonra arkadas sevgilisiyle evden cikarken sevgilisi ayagan a caktirmadan cagri atar. evin önüne bir limuzin yaklasir ve limuzinden dogum günü kizimizin en yakin arkadaslari iyi ki dogdun nidalariyla iner, ellerde sampanyalar. apar topar kizimizi limuzine aliriz. dogum günü kizimizin en sevdigi sarkilar esligindeki bir saatlik gezintinin sonunda yine kizimizin bir arkadasinin dj'lik yaptigi bir mekana gidilir, sabaha kadar eglenilir, icilir, sarhos olunur, sacmalanir, gülünür, dans edilir ve limuzinle gidilen mekandan otobüslerle evlere dagilinir.

    ertesi günse bütün tayfa geceden kalma dökülmüs bir sekilde birbirini arar ve hala ne kadar kötü oldugunu ama degdigini anlatip durur.
    felekten de bir gece calinmis olunur
  • tüm imalarima ragmen esimin beynini calistirip bana hazirlayamadigi sey
  • nedendir bilemem, genelde organize edenin elinde patlar bu cesit organizasyonlar. murphy beylerin vakti zamaninda belirttigi uzre ters gidebilecek her sey o esnada ters gider; ne surpriz kalir, ne parti. ha dogum gunu oldugu yerde kalir elbet. neden? cunku dogum gunu stabil bir yapiya, sarsilmaz bir karaktere ve sahane bir durusa sahiptir.
  • ne doğumgünü çocuğunun ne de bu çılgın partiyi organize eden dahi kişinin değil de orada neden bulunduğunun kendisi de çok farkında olmayan şakşaklamaya mahkum edilmiş zavallı kimsenin gözünden olaya bakar isek hüzünlüdür bu parti.

    misal çok aşık bir çift düşünelim er kişi biriciğine bir parti organize ediyor ve istiyor ki biriciğinin pek sevdiği insanlar orada olsunlar, başlıyor işten güçten. fakülteden, liseden ilkokuldan hatta anaokulundan arkadaşlarını aramaya. -tabi telefonlara nasıl ulaştığı başka bir entarinin konusu- neyse ne yapıyor ediyor ve biriciğinin doğumgünüsü için çılgın bir kalabalığı 33cllik suyun 3 tl'ye satıldığı ''nezih'' bir mekanda toplamayı başarıyor .şimdi gelin zoraki şakşakçının tarafına geçelim, tikkat sıralı liste veriyorum.

    zavalli şakşakçımız mekanın kapısından giriyor gözleri tanıdık kimseler arıyor manasızca, neyse buluyor sokuluyor yanlarına, en son aylar yıllar önce gördüğü ''naber dadlum nasıl gidiyor hayat'' kalabalığı bu.

    neyse başlıyorlar her şeyden habersiz(!) şanslı doğumgünüsü kızını beklemeye, bu esnada zoraki şakşakçımızın aklında tek bir soru var ''şimdi ben 17 tl değerinde bu 33'lük birayı içiyorum ama parasını da ben mi ödeyeceğim, yoksa arkadaşın beyaz atlı prensi bizlere de güzel bir jest mi yapacak?''neyse 6 tl'ye 70lik bira içmeye alışık bünye dizginlenmeye çalışılıyor, yudumlar gırığa dönüşüyor.

    çok geçmeden her şeyden habersiz(!)kızımız ve aşkısı kapıdan giriyorlar o da ne ''aaaa inanmıyaraammmmm aşkummmm'' gülücükler, öpücükler geliyor. sonra ''ya kızlar siz de mi geldiniz inanmıyorum ya acayieeem şaşırdımm''.

    öpüşmeler, koklaşmalar bir süre daha devam ediyor sonra büyük an geliyor beyaz atlı, özenle seçtiği hediyesini sevdiceğine taktim edecek.hediyenin kızımızın doğumgününden bir hafta kadar önce sevdiceğine '' ayy baksana aşkıaam ne kadar güzel dimi yeaa '' diyerek gösterdiği ve artık doğumgününde kendisine sevgilisi tarafından hediye edileceğinden emin olduğu yusufçuklu altın kolye mi sanıyorsunuz yoksa?aferim çok doğru sanmışsınız.kızımız şaşırıyor(!) gene öpüşmeler bilmem neler, şakşaklar, ayy ne tatlılar, ayy ne romantikler, hanım kızlarımızın salyaları , küçük beylerimizin mal mı lan bu çocuk bakışları, zoraki şakşakçımız ''ne zaman bitecek lan bu, niye geldim, ben burada ne yapıyorum'' düşünceleri..

    gece bitiyor evli evine köylü köyüne gidiyor, ultra aşık çiftimiz için ise gece yeni başlıyor elbet ve onlar ediyor muradına bir de çıksak ya kerevetine..
  • bazen öyle sürprizli oluyor ki, parti bitti halde kimin doğum günü kutlanmış oluyor, o bile hala sürpriz niteliğini koruyor.
  • benim bir arkadaşım * var. nükleer savaş çıksa obama, putin, bunların beraberindeki güruh ve özel bir sığınağı olmamasına rağmen bu benim arkadaş hayatta kalır. insana alışkın ama bir tek bana, eşine ve az sayıdaki insana, geri kalanına dalar. çevreye ise çok hakim. her insan gibi bunun da bir doğum günü vardı, hatta bu günlerde ama ben bile kiraz ağacı çiçek verdiği aralar diye biliyorum. son yıllarda ama eşi tam günü biliyordu ve doğum gününü kutluyordu. bu sene ise en nihayetinde sürpriz bir parti yapmaya karar verdik. konuştuk, koşturduk, toparlandık en sonunda bugün bunun evine bir sürü insan doluştuk ama ben hariç. ben bununla dışarıdaydım sonra beraber eve geldik. içeride insanlar bekliyorlar.

    şimdi bu herif arabadan indi, bahçenin girişine geldi, durdu, bakındı bakındı. sonra bahçeden içeri girdi, iki tane av köpeği var sol köşede kennel'lerin içinde duruyorlar, onlara "merhaba kızlar" dedi (mesela eve geldin ya, altına yapmak üzeresin ama önce eşine, sonra varsa çocuğuna, sonra köpeğine merhaba diyeceksin. tuvalete falan sonra gideceksin ya da evinde yangın çıkmışsa yangını bunlardan sonra söndüreceksin). köpekler yuvalarından çıktılar ve ön patileri tellere yaslayarak bir buna, bir de eve bakıyorlar. eve bakarken kısık kısık havlıyorlar.

    arkadaşım bana döndü ve iyi denemeydi dedi. arkadaşın eşi biz gelmeden önce hava sıcak diye arkadaşlarıyla bahçede vakit geçirmiş, bahçenin durumundan anlamış. velhasıl bazı insanlara sökmüyor, işlemiyor bu tip işler.
  • (bkz: the game)

    hem de nasıl.
hesabın var mı? giriş yap