• an itibariyle bir televizyon yarışmasında soruldu ve yarışmacılara tam 450.000 tl'ye maloldu.
    vay babayın tepüğü...

    halbüse sözlük tam 2002 yılında haber vermiş bunu. sabah akşam sözlük okumak lazım lan, n'olur n'olmaz...
  • kaşgarlı mahmud'un yazdığı divan i lugat it turk'e göre, türkler yaklaşık bin yıl önce "tepük" adı verilen futbolun eski bir biçimini oynuyordu. kurşun eritilerek "ağırşak" (tekerleğe benzer yassı nesne) biçiminde dökülmesinden sonra üzerine keçi kılı veya benzeri yumuşak bir şeyle sarılarak oluşturulan yuvarlak nesne ile erkek çocukları ayaklarıyla vurarak bir oyun oynuyordu. tepük oyunu; tepmek, tekmeleyerek vurmak anlamındaki fiilden geliyor.
    http://haber.mynet.com/…1kasim2008/o1227267994794/0
  • divan i lugat it turk de tasvir edilen ve bu tasvirden yola çıkarak kimilerinin "futbolu türkler bulmuştur" serzenişlerine yol açan, eski türk oyunu.

    şöyle ki : "kurşun eritilerek iğ ağırşağı şeklinde dökülür. üzerine keçi kılı veya başka bir şey sarılır. çocuklar bunu teperek oynarlar." şeklinde anlatılmıştır.
  • orta asya türklerinde tepük karma(kız erkek karışık) oynanırmış.
  • futbol'un eski türkçe'deki karşılığı.
    yoğurttan sonraki en büyük türk icadı.
  • türklerin tarihte hun ve göktürkler’den beri oynadığı, bugün adına futbol denilen oyun.

    (bkz: futbolu türklerin bulması)

    kaşgarlı mahmud’un divanu lügati’t-türk adlı eserinde “tepük” şöyle tanımlanıyor:

    “tepük: kurşundan yapılan, iğ başı şeklinde bir şey. üstüne keçi kılı vb. sarılır; çocuklar ayaklarıyla vurarak onunla oynarlar.” (divanu lügati’t-türk, s. 166)

    “ünlü türk düşünürü kaşgarlı mahmud'un 25 ocak 1072 ila 10 şubat 1074 tarihleri arasında yazdığı ünlü eseri ‘divan-ı lügati’t türk’ün ilk cildinin 323'üncü sayfasında eski türk boylarının orta asya'da ‘tepük’ adıyla andıkları bir ayak topu oyunu oynadıklarından bahis vardır. türklerin ‘tepük’ oynarken kullandıkları toplar, ilk dönemlerde oval kalıplara dökülen iğ arşağı biçimindeki kurşun kitlesinin üzerine keçi kılı veya keçe sarılmak suretiyle yapıldığı; zamanla bunların değişime uğradığı ve daha yumuşak cisimlerden yapılmış topların tercih edildiği, bunun için de içi hava ile doldurulmuş ve yuvarlanmış kuzu tulumlarının kullanıldığı yine aynı eserden öğrenilmektedir.” (cemal alpman, eğitimin bütünlüğü içinde beden eğitimi ve sporun çağlar boyu gelişimi, birinci baskı, istanbul milli eğitim yayınevi, 1972, s. 34-35)

    çinli sui hanedanlığı (581-617) tarihinde türkler hakkındaki bir raporda şöyle deniyor:

    “türkler beşinci ayda koyunlarını ve atlarını keserek gök yüzüne kurban ederlerdi. erkekler gülle atar, kadınlar da futbol oynardı.“ (liu mau-tsai, çin kaynaklarına göre doğu türkleri, s. 64)

    alman sinolog ve etnolog wolfram eberhard şöyle diyor:

    “göktürkler, her yıl belirli bir zamanda ‘ecdat mağarası’nda atalarına kurban kesiyorlardı. onlar aynı şekilde bayram kutlamalarına da, beşinci ayın ikinci yarısında ‘gök tanrı’ ve ‘kutsal yer ve su’ için kurban kesmekle başlıyorlardı. kurbandan sonra da topluca eğlenceye geçilmekteydi. özellikle kızlar, ayak topu (tepük=futbol) oynamaktaydı. herkes kımız içmekteydi. bundan sonra da şarkılar söylenmekteydi.” (wolfram eberhard, çin’in şimal komşuları, 1942, s. 87)

    fransız yazar christian authier şöyle diyor:

    “tarihi belgeler top oyununun orta asya'da ortaya çıktıktan sonra, çin ve hindistan'a, oradan da avrupa'ya gittiğini göstermektedir.” (christian authier, futbol a.ş., istanbul, kitap yayınevi, 2002, s. 16)

    la tartarie adlı eserinde orta asya türklerini anlatan fransız gezgin ve misyoner evariste huc, tsang kentinde kız ve erkeklerden kurulu takımların ayak topu ile oynadıkları, merakla bu heyecanlı oyunu izleyen hiuan adlı çinlinin şunları anlattığını aktarıyor:

    “büyük mabetlerde sık sık ayak topu müsabakaları yapılır. bu oyunda topa elle dokunulmaz, ya ayakla ya da başla vurulur ve topu hasım kaleden içeri sokmak için uğraş verilir.” (erdoğan arıpınar, türk futbol tarihi, tff yayınları, istanbul, 1992, cilt ı, s.8 - kaan arslanoğlu, futbolun psikiyatrisi, istanbul ithaki yayınları, 2005, s. 28–30)

    xvı. yüzyıl başlarında içinde bulunduğu bir heyetle çin’e giden seyyid ali ekber şöyle diyor:

    “ve top oyunu hıtay'da güzeller işidir ve dahi harabeti (düzensiz kalabalık) çok olan ve sığır kursağından top yüzmüşler (yapmışlar) ve mahbub (erkek) ve mahbubeleri (kadınları) durdurmuşlar ve topa ayaklar ile ururlar (vururlar). şöyle ki; elin ol topa değdirmeye ve ol topu yere düşürmeye ve nazik ayak ile dürde (ite), saklara (baldırlara) ve usulsüz vurmak ve yere düşürmek ve daireden taşra (dışarı) çıkmak vaki olmaz.” (seyyid ali ekber, hıtay-ı name, s. 56)

    eski talim ve terbiye kurulu başkanı prof. dr. irfan erdoğan şöyle diyor:

    “tepik oyunu, belirli aralıklarla karşılıklı dikilmiş mızrakların arasından topu, ayakla vurmak suretiyle geçirerek sayı kazanma biçiminde oynanıyordu. tepük’ün, orta asya'da yaşayan türk boylarında yüzlerce yıl oynandığına dair, ‘hıtay-ı name’ ve ‘baybars tarihi’ ile ayasofya kütüphanesi'nde 3029 numarada kayıtlı değişik kitaplarda da bahis vardır. ayasofya kütüphanesi'nde 3029 numarada kayıtlı ‘tarih-i timur’ adlı eserde de timur döneminde türklerin, içi havayla doldurulmuş kuzu postundan yapılma toplarla oynadıkları; bu oyunda topa elle dokunmanın ve çizgiden dışarı çıkarmanın yasak olduğu; timur'un bu oyunu askerlerine bir çeviklik talimi için yaptırdığı kaydedilmektedir.” (irfan erdoğan, futbol ve futbolu inceleme üzerine, iletişim kuram ve araştırma dergisi, 2008, s. 16)
  • kastamonu civarında depük diye söylenir.

    hatta sönmez alev videoda "dinime imanıma bir depük vursam varya..." diye söze başlar. anadolu'da kullanımı bu şekildedir.
  • yayın hayatına bu hafta başlayan ludus podcast ağının süper lig podcasti.

    ilk bölümünü dinlemek için: tepük#1
  • top anlaminada gelir...
  • tepüğün futbol değil de badminton'un eski bir versiyonu olabileceği şeklinde bir makale var. makale 1997 yılına ait ancak bu oyunun bunca yıldır futbol olarak bilinmesine karşı çıktığı için başka bir düşünce getiriyor
    tepük futbol mudur?
hesabın var mı? giriş yap