• doganin maksimum duzensizlige ozlemini dile getirir. bu baglamda odamla doga arasindaki analoji dikkat cekicidir.
  • termodinamiğin ikinci kanunu da birincisinde olduğu gibi termodinamik hakkında konuşmamayı gerektirir*.
    özellikle termodinamik yüzünden okulu uzayan müzmin öğrencilerin yanında konuşulması gerginlik yaratır.
  • çocuk, odasını (bilinçli veya bilinçsiz) dağıtırken yakınmaz, çünkü bu ona zahmetli gelmez. ancak annesi "topla odanı evlâdım!" diye diretince oflaya puflaya toplar, bu ona zor, zahmetli gelir. işte termodinamiğin ikinci kanunu budur.
  • "all the kings men and horse could not put humpty pumpty together again"

    hazır erke dönengeci patlamışken, bir de termodinamiğin ikinci kuralını kimse açıklamaya zahmet etmemişken, klavyeme bir sarılayım dedim..

    --nedir bu termodinamiğin ikinci yasası??

    termodinamiğin ikinci yasasının ifade etmek aslında yasayı anlamaktan kat ve kat daha zordur. parçasal olarak bu yasayı açıklamak ise kısmen daha kolaydır. şimdi size parça parça biraz anlatmaya çalışacağım

    mesela; normal, sıradan bir günde, elinize bir kutu soğuk kola aldığınızı düşünün. sıradan bu günde, elinizin sıcaklığının kutu kolaya geçmesini, ve dolayısıyla elinizin soğumasını beklersiniz. asla ama asla, hayatınızın herhangi bir anında bunun zıttını bekleyemezsiniz. yani soğuk olan o maddeyi elinize aldığınızda o maddeden elinize ısı geçişi olması bizim evrenimiz için imkansız bir durumdur.

    daha geniş konuşmak gerekirse;

    çıkarım bir: ısı transferi her zaman temas halindeki sıcak cisimden cisme doğru olmaktadır.

    şimdi bir evren düşünün, hayal edebileceğiniz büyüklükte ama çok büyük olsun. bu evrenin içinde istediğiniz şeylerin olduğunu hayal edin. belki bir grup tavşan, belki de binlerce gezegenin oluşturduğu, ama sınırları olan bir evren olsun bu. şimdi ilk çıkarımımızdan yola çıkarak bu bütün evreni temas halindeki veya temasa geçecek olan maddelerden oluşuyor sayabiliriz. bu durumda, maddelerin nihayi amacı birbirleriyle aynı sıcaklığa ulaşıncaya kadar ısı transferi yapmak olmalıdır.

    yani;

    çıkarım iki: cisimler etkileşimleri sonucunda ısıl dengeye ulaşmayı hedeflerler.
    bonus bkz (bkz: antinomy of pure reason)

    üçüncü çıkarımımızı yapmadan önce çok farklı bir bakış açısına geçmeli, sıcaklık kavramının bir diğer tanımını bulmalıyız. sıcaklık aslında maddenin sahip olduğu moleküler bazda ortalama hareket enerjisidir. bir diğer deyişle sahip olduğu ortalama kinetik enerjidir.
    (bkz: ideal gaz teoremi)
    (bkz: sıcaklık)

    üçüncü çıkarımımızı ise enerji üzerinden yapmayı tercih etmekteyim. şöyle düşünelim, yerden yüksekte duran bir cismi bırakırsak bu cisim yere, yani daha düşük bir potansiyel enerji düzeyine düşer. bu düşüş işlemi sırasında potansiyel enerjinin bir kısmı kinetik enerjiye dönüşür, bir kısmı ise yine potansiyel enerji olarak kalır. bu mükemmel düşüş sırasında dönüşümde elde edilen potansiyel enerjinin (yükseklik) tamamı ile kinetik enerji elde edilebilir (ısı, ses, rüzgar, vs..). yani, uygun kullanımla potansiyel enerjinin tamamını kinetik enerjiye dönüştürebiliriz. ancak, bu işlemi geriye doğru yapmaya çalışırsak o zaman bu cismi yukarı eski yerine geri çıkartmak için harcamamız gereken kinetik enerji miktarı oraya geri çıkarttığımızda elde edebileceğimiz potansiyel enerji miktarından daha fazladır. çünkü bu yol sırasında gerek sürtünme yüzünden, gerek cisme kazandırmak zorunda olduğumuz yüksek ivme yüzünden daha fazla enerji harcamış oluruz.

    uzun lafın kısası;

    çıkarım üç: potansiyel enerjinin tamamı kinetik enerjiye çevrilebilir, ancak kinetik enerjinin tamamı potansiyel enerjiye çevrilemez.

    bu üç çıkarımı beraber yorumladığımız zaman ise şunları görebiliriz.

    1- evrende sürekli potansiyel enerjiden kinetik enerjiye bir geçiş vardır. bir diğer deyişle, evrenin sıcaklığı sürekli artmaktadır.
    2- bir soğutma işlemini başka bir yeri orayı soğuttuğumuz miktarın daha falzası ısıtmadan soğutamayız.
    3- doğada bir maddeden 100% verimli enerji elde etmek imkansızdır. mutlaka enerjinin bir kısmı boş yere harcanmaktadır.

    tabi bunlar yasanın sadece görünen kısmıdır. daha felsefi ve daha bilimsel olarak incelenmesi durumunda yasa çok daha karmaşık, çok daha zorlayıcı olabilmektedir. ancak tabi unutulmamalıdır ki, bu yasa neredeyse eylemsizlik yasası kadar önemlidir, ve asla es geçilmemelidir.

    daha fazla bilgi için size zevkle önerebileceğim kaynak için:

    (bkz: muhendislik yaklasimiyla termodinamik)
  • kimyager bi anneye sahip olunması koşuluyla ev işi yapmama bahanesi olarak kullanılabilen süfer kanun. "nası olsa dağılacak anne yaa" diyerek sıyrılabiliyorsunuz işten.
  • astrofizikçi arthur eddington bu yasanın özel konumunu şöyle ifade etmiş:

    "if someone points out to you that your pet theory of the universe is in disagreement with maxwell's equations — then so much the worse for maxwell's equations. if it is found to be contradicted by observation — well, these experimentalists do bungle things sometimes. but if your theory is found to be against the second law of thermodynamics i can give you no hope; there is nothing for it but to collapse in deepest humiliation."

    aşağı yukarı şöyle oluyor:

    "eğer biri size, evren tasarımınızın maxwell denklemleriyle uyuşmadığını gösterirse maxwell denklemleri derdine yansın. eğer gözlemlerle çeliştiği ortaya çıkarsa, e bu deneyciler bazen çok saçmalayabiliyorlar. ama kuramınızın termodinamiğin ikinci yasasına aykırı olduğu anlaşılırsa, size hiç şans vermiyorum; tasarımınızın en ağır aşağılamalara düşmekten başka bir geleceği yoktur."

    (bkz: erke dönergeci)
  • termodinamiğin ikinci kanunu entropi kesinlikle artar diyor. harika.
    bunu kullanarak odani toplamaktan yirtacagini mi saniyorsun sevgili yazar?

    yazar: odami toplamam mumkun degil, cunku toplu oda dusuk entropi demektir, bu da termo'nun ikinci yasasina aykiridir, iceri alirlar beni.

    fizikci anne: o senin dedigin kapali bir sistem icin gecerlidir ve kapali sistem=sen+odan. odani toplarken onun entropisi dusecek, ama bu sirada seninki artacak cunku is yapacaksin, isi aciga cikacak, ortaliga 10^20 tane infrared foton salacaksin. senin ve odanin toplam entropisi (kapali sistemin) artacak. senin entropin umrumda degil, odaninki dussun yeter. simdi yuru topla odani!

    evrim-entropi meselesi de ayni mantik. adama sorarlar "10^(bilmem kac) fotonun entropisini niye saymiyorsun?' diye.

    ha bir de su var:
    in this house, we obey the laws of thermodynamics!
    -homer simpson, after lisa constructs a perpetual motion machine whose energy increases with time, in the the pta disbands episode of the simpsons.
  • soyle bir ornekle de ozetlenebilir. ornegin bir klupte kalabalik tamamen dans etmek icin bulunmaktadir, oyle yavsayacak karsi cins veya hem cins arayisi icinde degil, tamamen dans edip kendi ortaminda eglenme modundadir. bu durumda butun insanlar klup sinirlari icerisinde birbirleriyle en az iliskide bulunacak, birbirlerine en uzak duracak, gozlerini kapatip dans edecek sekilde konumlanirlar (maksimum duzensizlik, maksimum entropi). o anda dj ortama saglam bir parca ile hareket getirmeye karar verir (enerji verir), kalabalik bir an icin hareketlenerek daha vahsi, cilginlar gibi dans etmeye baslar, bu sirada kalabaliktaki her birey bir an icin yeni ortam icerisinde nerede nasil dans edecegine karar verirken sistem (klup) dengede degildir. bir sure sonra klup icindeki kisiler yeni enerji seviyesinde birbirlerinden en uzak olabiliecekleri konumlari bulurlar ve sistem yeni bir maksimum duzensizlik, maksimum entropi konumunda dengeyi bulur. boyle bi seydir iste termodinamigin ikinci kanunu...
  • doğada neyin olup neyin olamayacağına enerjinin değil entropinin karar verdiğini söylerek enerjinin karizmasını sıfırlamış olan kanun (bkz: karizma ayaklar altında)
hesabın var mı? giriş yap