terör örgütü amı götü dağıttı temalı haberler

• en muazzamlarına 1984'te rastlanır.
• milliyet gazetesi elli yıllık arşivini internete koydu malum. malum değilse de ilâm edelim, eski gazeteleri karıştırmaya meraklı olanların haberi olsun. neyse işte bu arşivde rastlayabildiğim ilk bu tür haber, 30 ağustos 1984 tarihine ait. yani, 15 ağustos 1984 tarihindeki eruh-şemdinli baskınlarından iki hafta sonraya. haberi hazırlayan beş gazetecinin arasında savaş ay da var. bu arada milliyet 15 ağustos'taki baskınları ancak 18 ağustos'ta haber yapmış, "ayrılıkçılar saldırdı: 1 şehit, 12 yaralı" biçiminde. bu haberde pkk yahut abdullah öcalan geçmiyor, "sol ayrılıkçı örgütlere mensup bir grup" deniyor.
  
  neyse, 30 ağustos 1984'teki haberi aktarayım, arşive bakmaya üşenenler için. ancak bu tarihteki milliyet'in bütün bir yedinci sayfası "terör örgütü amı götü dağıttı temalı haberler" müzesinin başköşesine konabilir, onu da açık seçik ifade edeyim.^**
  
  [köşeli parantezler antimatter'a yani bana ait]
  
  [ön sayfa]
  [üst başlık] apocular arasında çatışma: apo'nun öldürüldüğü öne sürülüyor
  [büyük manşet] eşkıya bölündü
  [apo'nun kirli sakallı bir fotoğrafına resimaltı] türkiye'den kaçarak, önce beyrut'a, sonra suriye'ye geçen ve "apo" kısa adıyla bilinen pkk lideri abdullah öcalan'ın örgüt içindeki bir hizipleşme sonucu öldürüldüğü öne sürülüyor.
  [ön sayfadaki haber metni] eruh ve şemdinli'de girişilen kanlı terör hareketlerini pkk'nin [evet, pekeke olarak okumuşlar] apo'ya karşı olan yeni lideri özkan karalar'ın yönettiği bildiriliyor. bugüne kadar 150 sanığın yakalandığı, eşkıyanın ininde ele geçen belgelerden, güney amerika gerillalarının strateji ve taktiklerini benimsediklerinin anlaşıldığı belirtildi.
  
  [haberin 7. sayfadaki devamı, bu kısmı özetleyerek aktarıyorum]
  [manşet] eşkıyanın başı apo'nun öldürüldüğü öne sürüldü
  [haber metni] silahlı kuvvetler'in güneydoğu sınırlarımız boyunca başlattığı ve ayrılıkçı terör örgütlerinin ele geçirilmesini amaçlayan "dar amaçlı operasyonun ikinci ana harekâtı" bugün başladı. [...] operasyonu yöneten yetkililer, "[...] bugüne kadar 150'nin üzerinde sanık yakalandı. bunların 70'i son iki gün içerisinde 'zırhane dağları', uludere çevresi dağ köylerinde ele geçirildi. yine eşkıyanın ininde bulunan bazı belgelerden bu kişilerin güney amerika ülkelerinden uruguay'da ortaya çıkmış 'tupamaros' gerillalarının strateji ve taktiklerini uyguladıklarını belirledik" dediler. öte yandan apo denilen abdullah öcalan'ın pkk örgütü içinde hizip olarak gelişen ve merkez komiteyi pasiflikle suçlayan bir grup tarafından suriye'de kısa süre önce pusuya düşürülüp öldürüldüğü ileri sürülüyor. 15 ağustos'ta eruh ve şemdinli olaylarını da bu yeni hizbin düzenlediği söyleniyor. [haber devam ediyor.]
  
  [aynı sayfada, ayrı bir çerçeve içindeki "olaylar nasıl gelişti?" bölümünün son paragrafı] kıskaca alınan ayrılıkçı güçlerin, şırnak-eruh arasındaki mağaralarda saklandıkları saptandı ve kuşatıldı [cümleye bak götüm gibi]. aralarında kız militanların da bulunduğu teroristler birer birer yakalanırken, bazılarının ırak içlerine kaçtığı öğrenildi. yabancı basına göre gerekli girişim yapılarak bunlar zararsız hale getirildi. 6 noktadan harekete geçen komandolar, zırhlı birliklerin de yardımıyla anarşistleri bölgeden temizlediler. bugün başlayan ikinci ana harekâtla da son kalıntıların ortadan kaldırılması bekleniyor.
  
  haberin hemen yanında kocaman bir iş bankası reklamı var, "30 ağustos zafer bayramı büyük ulusumuza kutlu olsun" yazıyor.
• bu haberlerin bi yerine bi de "sözde" kelimesini atarsan tadından yenmez olur. zaten amını götünü dağıtmış olan terörist bi de varlığının sözde olduğunu, aslında o amın götün hiç olmadığını öğrenince iyice depresif olur.
• en çok da "x sınır karakoluna yapılan hain baskına cevap niteliğinde düzenlenen kuzey ırak hava harekatında, y sayıda terörist kampı bombalandı. terör örgütünün bu hava saldırısından çok ağır bir yara aldığı bildirildi" tarzı haberler sinirime dokunuyor artık.
  
  haberin dediği bu değil aslında tabi, sadece bu kadar değil daha doğrusu...
  
  ~
  
  "kuzey ırak'ta pkk kampları mevcuttu ve bunların nerelerde oldukları zaten biliniyordu. karakol baskını yapıldı diye bu kampların lokasyonlarının bilgisi vahiyle inmedi kimseye yoksa.
  
  amma velakin, politik kariyerlerini dolar milyarderi silah tüccarlarının sponsorluğuna borçlu olan nüfuz sahibi amerikalı siyasetçiler, "olmaz" diyordu. çünkü patronları için pkk, iş dünyası tabiriyle bildiğiniz "cash cow" idi.
  
  yaptıklarını da sadece iş olarak görüyorlardı zaten.
  
  lakin, karakol baskını gibi olağanüstü durumlarda, abd'deki "büyükler" bile ses çıkarmıyorlar. "haksız sayılmazsınız bir süre takılın" diyorlar sessizce. şöyle 1-2 hafta harala gürele oluyor. sonra yine eski hamam, eski tas. "
  
  ~
• cannon fodder'daki, 1984'teki haber bültenlerinden hiçbir farkı kalmadığını dün şu başlıkla verilmiş haberle anladım:
  "pkk'nın etrafındaki çember daralıyor!"
  
  hangi çember?
  
  bütün doğu ve güneydoğu anadolu'nun etrafı mekanize piyadeler ve komandolarla bir daire şeklinde çevrilmiş olduğunu, ve dümdüz ovalık bir arazide bu daireyi yavaş yavaş küçülterek kalan son pkk'lının da dairenin alanı sıfıra yaklaştığında öldürüleceğini düşünmemizi bekliyorlar galiba.
  
  tamam, psikolojik savaş olduğunu ben de anlıyorum da, artık bu haberlere inancı kalan, gerçekten askeri operasyonlarla "son teröristin de" öldürülebileceğini düşünen bir kişi kaldı mı?
  
  bu tip haberler terörsüz bir yarına dair umudu değil, sadece umutsuzluğu, terörün hiçbir zaman bitmeyeceği düşüncesini körüklüyor bence artık. "hadi canım siz de ordan..." demeye çoktan başladılar insanlar.
  
  15 sene, 20 sene aldı belki ama, artık diyorlar.
• eğer bu tip haberler bazı güzel arkadaşların iddia ettiği gibi psikolojik harbin tamamlayıcı bir unsuruysa ortada vahim bir durum var demektir. zira sormak isterim tamam psikolojik harb ama kime karşı?
  terör örgütü artık dağıldı, toparlanamaz türünden haberlerden sonra basılan bir karakol, pusuya düşürülmüş tabur, şehit düşmüş mehmetçik haberleriyle karşılaştığınızda siz ne hissediyorsunuz?
  ben fena halde kandırıldığımı hissediyorum ve bana yalnızca gerçeği söyleyecek, güvenebileceğim bir ordu istiyorum.
  esir düşmüş askerlerde de, düşürülmüş helikopter olayında da, isterdim ki ben, bunu birtakım pkk kaynaklı internet sitelerinden değil, öncelikle kendi ordumdan öğreneyim.
• şemdinli'de ne olup bittiğini bile bilemezken telsiz konuşmalarından haberdar olmamızı sağlayan haberlerdir. (bkz: #29627128)
• (bkz: bordo berelilerin 100 ışid militanını öldürmesi)
• son yirmi yıldır hürriyet gazetesi'nde çıkan haberlerdir. bugünlerde taraf, vakit ve zaman gibi gazetelerde
  görüyoruz benzer haberleri.
  
  bu arada, ak partili olmak zor: bir gün barışı savunuyoruz, diğer gün de savaşı.
  
  ben de bu işten bir bok anlamadım açıkcası.
  
  koy götüne gitsin, modunda takılıyorum.
  
  terör örgütü amını götünü dağıtmıyor. amı götü dağıtılanlar kardeş türk ve kürtler oluyor. ulan, bir inşaat
  düşünün. türkler ve kürtler ekmeklerinin peşindeler. çalışıyorlar. terleri terlerine karışıyor. sonra, kürt gerilla
  türk ise asker oluyor, birbirini öldürüyor. burda, kim kaybediyor?
  
  on puanlık soruların en on puanlısı.
  
  emekçiler. müslüman müslümanı vuruyor.
  
  kim kazanıyor?
  
  o inşaatın sahibi.
  
  house always wins lan!
  
  anlayın durumu.
• 30 yıl önceki gazetelere bakıldığında da görülecek haberlerdir. tek bir kelime değişmemiş. bazı örnekler:
  
  örgüt içinde anlaşmazlık pkk'nın sonunu getiriyor.
  pkk dağılmak üzere.
  pkk'nın en önemli kurmayları örgüt'ün zorda olduğu sinyallerini verdi.
  tsk terör örgütüne çok ağır darbe indirdi, örgüt dağılmanın eşiğinde.
  
  he amk he.
  
  ne haberler değişti, ne söylentiler, ne de her saldırıdan sonra atıp tutulan dağıtıcaz, bitiricez, çözücez yalanları.
  
  en çok tiksindiren devlet adamı lafı da şudur: birlik beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz günler bunlar. ulan 365 günün 365 günü şehit veriliyor bi siktir git allasen.