• ilk defa duyduğum sorun.
    elim boş giderek iyi risk almışım demek ki...
  • bunu rüşvet olarak görenler de akademisyenleri birer homeless, birer barfly sanıyor herhalde. "aç karnını doyurduk, altı ay uzatma verdi şerefsiz" gibi çıkışlarda bulunma ihtimaller var.

    bu bir jesttir. genel olarak zaten savunmayı yapan kişi tarafından değil, o kişinin labdan arkadaşlarınca hazırlanır. bu haliyle hem savunmayı yapan kişiye, hem de savunmayı değerlendiren akademisyenlere birer jest yapılmış olur. bence çok iyi bir science communication ortamı oluşturuluyor bu ikramlarda.

    edit: bir de girdilerde gözlemlediğim yanlış bilinen bir şey; bu ikramlar savunma esnasında değil, savunma sonrası, adayın geçip kaldığı kesinleştikten sonra tüketiliyor. en azından bağlı olduğum iki kurumda da böyleydi.
  • genelde yapılan bölüme göre değişen durum.
    özellikle tıp uzmanlığı alanlarındaki tez sunumlarında bölüme yemek verilir. tüm bölüm her kademeden kişi yemeğe katılır. ancak dışarda değil de ev yapımı yemekler ikram edilir. tez savunması sırasında ise ikram pek hoş karşılanmaz. savunması sonrası olur genelde.
    yüksek lisans tez sunumum öncesi 2 si kendi hocam 1 i farklı fakülteden tanımadığım hocam vardı. 3 üne de kendi mahsülüm fındığı götürdüm, 3 ü de hediye kabul etmediklerini ama kendi mahsulüm olduğu için ( tez konusuyla da alakalıydı ) kabul ettiler.

    sunumdan sonra yemek yoktu. beraber fotoğraflar alındı, hocam instagram, facebooktan paylaştı. en güzel ikram oydu .

    tabi hepsi hikaye, en özel an, 3 hocanın da ayağa kalkıp seni bilim uzmanı olarak tanıdıkları an.
  • bu ikram olayi fakulteye ya da bolume gore degisiyor benim bildigim...

    yuksel lisans tezimin savunmasi oncesi, danisman hocama sormustum: “hocam ikram getirmem gerekiyor mu”;“bizim fakultede boyle seyler olmuyor” diye cevaplamisti...
  • bahsedildiği gibi ortamın gerginliğini aldigina katılıyorum fakat bunun organizasyonu öğrenci de değil başka birinde olmali. danışman hoca olabilir mesela. neden öğrencide olmamalı bu iş diye sual edecek olursanız, şunu diyebilirim ki sırf bu ikram çılgınlığı nedeniyle, normalde otobüsle gittiği şehre tez savunmasi ikramlarıni taşımak zor olacağından, acemisi olduğu özel aracıyla gitmek zorunda kalan öğrenci olabilir. bu öğrenci uzun yolda yalnız sürmek istemediğinden babasinin da yanında olmasını isteyebilir. bu iş için babasınin iş yerinden izin alması gerekebilir. güç bela alınan bu izin sonra o babanın başına dert olabilir. tüm bunlara rağmen öğrenci tez savunmasından başarıyla cikamayabilir. mutlu musunuz şimdi sayın sarmaci, dolmaci, baklavacı hocalar?
  • geçmişte rüşvetin yaygın olduğu eski doğu bloku ülkelerinde yaygın bir durumdur tez, ödev vb. çalışmaların savunmalarında jüriye ikram, hediye vb. sunumlar yapmak. danimarka'da erasmus dönemimde karşılaştığım bir durumu aktarayım:

    dönem sonunda verilmiş bölüm sonu canavarı gibi ödevin savunmasının yapılacağı gün, litvanya, letonya, belarus, polonya gibi ülkelerden gelen sınıf arkadaşlarım çiçek, çikolata, kek vb. şeylerle okula gelmiştir. tabi ben sıradan bir gün gibi elimde ders notlarım, sorulacak soruların telaşını yaşarken acaba elim boş gelerek ben mi hata ettim diye düşünmekte idim. bir süre sonra ikramlardan yorulan hocamız sınıfa toplu olarak bunun nedenini sordu. hepsi bir ağızdan ülkelerinde bunun bir görgü kuralı olduğundan bahsettiler. sonra hoca bana döndü ve senin ülkende bu yok mu dercesine baktı. "hayır, bizim ülkemizde bu rüşvet manasına gelir" derken o an erasmusta yaşadığım en gururlu anlardan birini yaşamıştım. kısa bir sessizlik sonrası ortamda bir an soğuk rüzgarlar esmeye başlamıştı ki hoca şak diye "danimarkada da rüşvet olarak algılanır" deyince 90+6'da gol atmış gibi sevindim. (bizim ülkemizde rüşvetin alası var diyemedim tabi)
  • iş yerlerinde uzun sürecek bir toplantıya girerken insanların şekeri düşer belki diye ortaya kuru pasta filan konur, bu da o hesap. bazı jüriler saatlerce sürüyor, ikramlık bir şeyler getirmek çok normal. abartıp masrafa girmek ya da sabahlara kadar evde dolma sarmak gereksiz tabii. herkes bütçesine ve becerisine göre bir şey yapar.
  • sözlük gündemine uygun haberler devam ediyor
    http://www.milliyet.com.tr/…sofrasi-gundem-2819462/
  • bir de bunun savunma sonrası var. jürideki hocalar yemeğe götürülüyor mutlaka. daha sonraki günlerde ise bölümdeki tüm hoca ve personele baklava-börek dağıtma kısmı var. ben birkaç gün geciktiğim için profesör olan bir şahıs "bedavadan doktor olduğumu" söylemiş...
    doktora sürecinde maddi ve manevi olarak çok yıprandım. zaten türkiye'de bu süreci hasarsız olarak atlatan nadirdir. birbirimize savaş gazisi gibi "ben de doktora yaparken mideme şöyle oldu, kalbim şöyle sıkıştı, nefesim böyle kesildi" falan diye anlatıyoruz. bütün bunları biz yaşamışken, neden başkalarını ödüllendiren biz oluyoruz anlamıyorum.
  • etik olmayan bir durumdur.

    özellikle ikramlar sınavdan önce yapıldığında; jüri üyeleri pozitif etki altında kaldığından, psikolojik olarak sınava giren kişiyi zorlamamaları gerektiğini düşünüyor, hatta bazen adayı sınavdan geçirme yükümlülüğü hissediyorlar. üstelik jüri tıkınırken aday daha da geriliyor. yapılması gereken; ikramları minimal tutup ziyafete dönüştürmemektir. çay-kahve-atıştırmalık yeterlidir. sınavdan sonra patlatırsınız şampanyanızı duruma göre.

    bir diğer etik olmayan durum da sınava girecek adayın anne babasını ya da üst düzey tanıdıklarını yanında getirmesidir. annenin dayanamayıp sınava müdahale ettiğini bile gördü bu gözler.
hesabın var mı? giriş yap