• sözlük hatunları için ideal bir başlık bu filmin başlığı. filmin ilk yarısından sıkıldığını söyleyen tiplerin hiçbiri önsevişmeyi bilmiyor ve erken boşalıyordur.
    lan o bayıldığınız sürpriz final, o aksiyon, o dökülen kanlar ilk yarıdaki olay örgüsü olmasa ne işe yarayacak ne zevk verecek amk bebeleri?
  • san antonio spurs gibi film. her oyuncu vakti geldiğinde başrolü üstlenmiş, kimse sorumluluktan kaçmamış.*
  • filmin çekimi ile ilgili dramatik bir olay;

    spoiler sayılamayacak önemsiz bir detay barındırıyor entry, fakat yine de uyarayım ben çok takıntılıysanız...

    şu yazıyı çeviriyorum: https://reverb.com/…-hates-on-six-strings?_aid=tank
    -------------------------
    john ruth karakterini canlandıran kurt russell'ın, daisy domergue'un yani jennifer jason leigh'nin rol icabı elinden kaparak kolona vurup parçaladığı gitar, martin gitar müzesi'nden kiralanan 145 yıllık altı telli antika bir martin imiş*. oscar ödüllü sound mixer mark ulano'nun dediğine göre tarantino, tam o anda sahnedeki performanstan memnun olduğundan, dudağında tuhaf bir kıvrımla odanın köşesinde izliyormuş*. parçalayan kurt russell'ın durumdan haberi yokmuş, dekor sanıyormuş*. kendisine bilgi verilmemiş. söz konusu sahnede gitar elinden alınan jennifer jason leigh ise durumu bildiğinden verdiği tepki gerçekmiş. gitarın parçalandığını öğrenip çıldıran müze temsilcileri ssninsider.com'a göre, kiralayanlara (yani film ekibine) şu iki soruyu sormuş: ''başka bir tane daha lazım mı?'' ve ''acaba kırılanın tüm parçalarını, müzemizde sergilemek için alabilir miyiz?''

    gitar 1870'lerde üretilmişken; filmdeki olaylar 1861-1865 yılları arasında gerçekleşen amerikan iç savaşının hemen sonrasındaki yıllarda oluyormuş. film, çevrelerden gitarın orijinalliği üzerinden artı puan kazanırken, aslında malum sahnede gitarı çalan kadın karakterin söylediği şarkı 1907'de yayınlanan geleneksel avustralya halk şarkısı ''jim jones at botany bay'' imiş.
    -------------------------

    şimdi linkini vereceğim yazı ise yukarıdaki yazıya martin firması tarafından gelen cevap imiş ama bunu daha sonra çevireceğim, uykum var*; https://reverb.com/…old-guitar-on-hateful-eight-set

    uyku sonrası edit: hemen yukarıdaki satırda linkini verdiğim, firmadan gelen cevap hakkındaki yazının çevirisi;
    -------------------------
    müze, arşiv ve özel projeler direktörü dick boak, firmanın, sitede yayınlanan ve gitarın parçalanışı hakkındaki detayları içeren* yazıdaki olaylardan haberdar olmadığını söyledi.

    filmde kullanılan sahnede parçalanan gitar, sette mevcut diğer kopyaların aksine 1870'lerde üretilen orijinal gitarmış.

    boak, ''olayın kaza olduğunu, üzerine iskele, dekor falan düştüğünü sanmıştık. böyle kazalar olur anlarız ama bu hafife alınacak bir şey değil. bu olayların, bir gitarın parçalanmasının senaryoda olduğu ve bunun oyunculara bildirilmediği için gerçekleştiği bilgisi bizler için tamamen yeni. senaryo ya da kurt russell'a gitarın, martin müzesi'nden alınmış paha biçilemez ve yeri doldurulamaz bir eser olduğunun söylenmemiş olması hakkında hiçbir şey bilmiyorduk.'' diyor.

    mark ulano, sahnenin belli bir noktadan, arada kesildikten sonra orijinalin, kopya gitarla değiştirilip kopyanın parçalanması şeklinde çekilmesinin gerektiğini söylemiş. ''bir şekilde kurt russell'a bu bilgi iletilmedi ve orijinali parçalanırken jennifer j. leigh gerçek bir tepki verdi.'' demiş.

    boak, firmanın başka bir tane teklif etmediğini, bu olayın ardından bir daha hiçbir koşul altında filmlere gitar kiralatmayacağını söylüyor.

    kazanın rezilliği yetmezmiş gibi, yeri doldurulamaz bir müze eseri olduğu gerçeğini göz ardı edip değerini hiç de yansıtmayan bir şekilde, gitar satış fiyatı kadar sigortalanmış. ayrıca boak, firmanın, gitarın parçalarını müzede sergilemek için değil ssninsider.com'da söylendiği gibi olası bir restorasyon amacıyla istediğini söyledi. ''parçaları incelememiz üzerine farkettik ki gitar tamir edilemeyecek kadar dağılmış, yok edilmiş.'' dedi.

    boak ekliyor, ''insanların bu olayın bizi çok üzdüğünü bilmesini istiyoruz. bunun gerçekleştiğine inanamıyoruz. hiçbir şeyin bunu gerçekten çözebileceğini sanmıyorum. gitarın sigortalandığı ücret kadar ödeme aldık fakat mesele bu değil. mesele amerikan müzik tarihinin ve mirasının korunması.''
    -------------------------
  • tüm olaylarin sonunda filmin gectigi mekana gelen ekiplerin tutacagi olay yeri inceleme tutanagi kitap haline getirilip basilsa 5 sezon csi miami, 3 sezon mentality, 2 sezon dexter ve 1 sezon sherlock hikayesi cikar.

    --- spoiler ---

    kuyuda:
    -cesitli yerlerinden vurulmuş 2 zenci kadin, 1 zenci adam 1 beyaz kadin ve sirtindan bicaklanan 1 beyaz adam.

    evde:
    -gogsunden vurulmus emekli ırkcı 1 general.(siyahlar icin olagan supheli)

    -kan kusarak ölmüş 1 kolu baltayla kesilmis 1 kelle avcisi. (cete uyeleri icin olagan supheli)

    -kan kusarak ölmüş beyaz 1 adam.

    -evin altindaki bölmede kafasindan vurulmus 1 çete lideri. (çete üyeleri disinda olağan supheli)

    -vucudundan ve suratindan vurulmus esgali belli olmayan 1 meksikali. (amerikalilar icin olagan supheli)

    -cesitli yerlerinden vurulmus 2 cete uyesi. (cete uyeleri disinda olağan supheli)

    -yatak uzerinde tasagindan vurulmus, eski binbasi yeni kelle avcasi ırkcı zenci * (beyazlar, zenciler ve cete uyeleri icin olagan supheli)

    -yatagin yaninda bacaklarindan vurulmus yeni şerif eski amerika asisi ( general disinda olağan supheli)

    bonus: disleri kirilmis, suratinda darp izleri olan, ayagindan ve gogsunden vurulmus, yataga sabitlenerek asilarak öldürulmus, suratinda 3 farkli insanin kan izi bulunan ve kolunda kelepceyle beyaz kelle avcisinin kolu bulunan 1 kadin (herkes icin olagan supheli)

    acliktan mi soguktan mi öldugu belirsiz 10 kadar at

    yaşayan yok. tanik yok.

    zeminde kan, yatakta kan, duvarda kan, koltukta kan, ipte kan, sekerde kan, fincanda kan...

    14 tabanca, 4 tüfek, bilumum mermi kovani.

    ahirda parcalara ayrilmis 2 adet silah.

    acilmis 1 abraham lincoln mektubu.

    --- spoiler ---
  • tarantino’yu yakıp küllerine baksan bu film çıkar. safkan tarantino filmidir. kendisinin hala bu filmi izleyip 31 çektiğine eminim.
  • tarantino adaleti öyle böyle tanımlamamış:

    --- spoiler ---

    şimdi, sen cinayetten aranıyorsun. akıl yürütmem açısından senin yaptığını farz edelim. john ruth seni red rock’a cinayetten yargılanman için götürmek istiyor. eğer suçlu bulunursan red rock halkı seni kasaba meydanında asacak. cellat olarak idamı ben gerçekleştireceğim. eğer bunlar olursa medeni toplumun “adalet” dediği şey yerini bulacak. ancak öldürdüğün kişinin akrabaları ve sevenleri şu an bu kapını dışında olsa kapıyı kırıp seni bu karda dışarı sürükleseler ve seni boynundan assalar buna başına buyruk adalet denir. başına buyruk adaletin iyi yanı oldukça tatmin edici oluşudur. kötü yanı ise yanlışı doğruyla karıştırmaya meyilli oluşudur. senin durumunda değil tabii. senin durumunda bunu hak ettin. ama diğerleri belki de hak etmemiştir. fakat nihayetinde ikisi arasındaki asıl fark nedir? asıl fark benim, cellat. benim için ne yaptığının önemi yoktur. seni astığımda ölümünden tatmin olmam. bu benim için bir iştir. seni red rock’ta asarım, başka bir kasabaya giderim, orada da başkasını asarım. senin boynunu kıran kolu çeken adam serinkanlı bir adam olacak. işte bu serinkanlılık, adaletin özüdür. serinkanlılıkla yerine getirilmeyen adalet adalet olmama tehlikesi içindedir her daim.
    --- spoiler ---
  • "anlamsız ve konuyla alakası olmayan diyaloglar vardı" şeklinde eleştirilen film.

    bir insan bir tarantino filmini böyle eleştiriyorsa kendisini ve dolayısıyla yaptığı yorumları ciddiye almamanız gerektiğini anlayabilirsiniz.
  • samuel l. jackson'ın oyunculuk dersi verdiği, uzun olmasına rağmen 1 dakika bile sıkmayan tarantino'nun son ruh hastası işi.

    --- spoiler ---

    ilk yarısı rus edebiyatı, ikinci yarısı rus asker kafası kesen çeçen videosu gibi. tarantino başkan bu film için 70 kilo ketçap kullanmış diyorlar.*

    --- spoiler ---
  • sinemada izlediğim son film. karakterler kapıya çivi çaktıkça, yanımdaki arkadasim, "bunlar tabutlarına çivi çakıyor, hepsi olecek" demisti.
  • tarantino'nun samuel l. jackson'a anlattırdığı şu hikaye beni koparmıştır..

    18+

    çok fena halde spoiler içerir.
    çok fena halde spoiler içerir.
    çok fena halde spoiler içerir.

    --- spoiler ---

    oğlunu öldürdüğüm gün soğuktu.
    wyoming'in karlı dağlarının soğuğundan bahsetmiyorum. ondan daha soğuktu.
    ve o soğuk günde tüfeğimin namlusunu oğluna doğrultarak onu soyundurdum.
    anadan doğma çırılçıplaktı.
    ardından ona yürümeye başlamasını söyledim.
    o çıplak götüyle yığılıp kalana kadar, iki saat boyunca yürüttüm onu.
    ardından tekrar yalvarmaya başladı. ama bu sefer evine dönmek için yalvarmıyordu.
    evini bir daha göremeyeceğini biliyordu. hayatı için de yalvarmıyordu.
    çünkü o ihtimalin de çoktan bittiğini biliyordu. tek istediği bir battaniyeydi.
    hemen oğlun hakkında kötü yargıda bulunma general.
    o gün oğlunun üşüdüğü gibi hayatından üşümemişsindir.
    üşüyen bir adamın bir battaniye için neler yapabileceğini bilsen şaşırırdın.
    oğlunun ne yaptığını bilmek ister misin?
    kocaman, siyah aletimi pantolonumdan çıkardım.
    ve o karda, dizleri ve elleri üstünde ona doğru süründürdüm.
    ardından başının arkasındaki siyah saçını ellerimle kavradım ve kocaman, siyah malafatımı gırtlağına kadar soktum.
    kan hücum etmişti, o yüzden sıcaktı.
    sıcak olduğuna emin olabilirsin.
    chester charles smithers... o sıcak siyah aleti hiç durmadan yaladı.
    gözünde canlandırmaya başladın, değil mi?
    senin oğlun ağzında zenci aletiyle.
    o titriyor, ağlıyordu.
    ben gülüyordum.
    ve o anlamıyordu.
    ama sen anlıyorsun, değil mi sandy?
    oğluna o battaniyeyi hiç vermedim.
    o kadar şeyi yaptıktan sonra bile ki istediğim her şeyi yaptı battaniyeyi vermedim.
    o battaniye kalp kırıcı bir yalancının verdiği sözdü sadece.
    tıpkı birleşik devletlerin siyahi askerlere verdiği ama senin tanımamayı seçtiğin üniformalar gibi.
    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap