• ince memed. 70 yıl önce yazılan bir eserin, türk toplumunu ve siyasi yapısını hâlâ çok iyi anlatması, hâlâ geçerliliğini koruması, edebi açıdan bir efsaneye dönüşmesi büyük bir iştir. yaşar kemal çok büyük bir şahsiyetti, ruhu şad olsun tekrardan.
  • tutunamayanlar
    tehlikeli oyunlar
    ince memed
    aylak adam
    anayurt oteli
    kara kitap
    kürk mantolu madonna
    medari maişet motoru
    mai ve siyah
    çalıkuşu
    huzur
    aganta burina burinata
    yaban
    ayaşlı ve kiracilari
    keklik
    bereketli topraklar üzerinde
    eylül
    sinekli bakkal
    masumiyet müzesi
    dokuzuncu hariciye koğuşu

    yıllardır söylediğim şeyi tekrar söylüyorum.
    bu edebiyat batıda olsa dünya bizi farklı tanırdı.
    heralde latin kültürüne duyduğu saygı-sevgiyi bize de duyarlardi.

    ek: okunması kolay 100 ince kitap
  • (bkz: çalıkuşu)

    ilk okuduğumda feride'yle yarenlik ettim
    2. okuduğumda mujgandi, anladığım
    3. okudugumda hayrullah beyin çalışma kutuphanesinde feridenin okuduğu kitaplari dinledim.
    12 kere okudum. herkesle empati kurdum ve kamurani hic affetmedim. sari çiçeğin bile öldüğüne üzüldüm, kamurandan nefret ettim. 14 yasimdan 37 yasima kadar bakis açım defalarca değişti. kamurani hiç affetmemem degismedi.
  • sanırım ellinci kez olacak ama kanımca da saatleri ayarlama enstitüsü... ne yazık ki bu kararı verenler neden bu kararı verdiklerini ya açıklamamış ya da güzelim kitaptan bir paragraf koparıp kel alaka tırnak içine almış. yeri gelmişken söyleyeyim, romanlardan bir iki cümleyi paylaşarak düşüncelerini ifade etmeye çalışanları anlamıyorum. roman bütündür. o paylaştığınız alıntıların evveli ve sonrasıdır. güzel bir kadının tek bir kirpiğini koparıp "ne kadar güzel değil mi?" demeye benzer bu.

    neyse gıcıklık yapmayacağım bu sefer. saatleri ayarlama enstitüsü'nü seçme sebebim, bu romanı müjdeleyen bir roman olmadığı gibi ardıllarının da olmayışı. saatleri ayarlama enstitüsü türk edebiyatının içinde anakronik bir öğedir ya da daha anlaşılabilir bir ifadeyle garabettir. namık kemal'den halit ziya'ya, söz konusu romanın yazılmasından önceki hangi yazara bakarsanız bakın, enstitüyü muştulayan herhangi bir yazar veya yapıt göremezsiniz, en azından ben göremedim. edebiyatımızın kimliği ve özellikleri dikkate alındığında "vay be, bizden biri yazmış demek bunu!" diyebileceğiniz yegane eserdir. belki tutunamayanlar, kara kitap, puslu kıtalar atlası veya gölgesizler için de benzer tepkiler verilebilir ama saatleri ayarlama enstitüsü gerek alegorik yapısı gerekse de yazarının dünyaya baktığı perspektifle diğer tüm romanlardan bir basamak yukarıda kendine yer edinir (benim gözümde)
  • (bkz: yalnızız)
  • çok katmanlı olması ve muhteşem betimlemeleri ile orhan pamuk’un yazmış olduğu; (bkz: kara kitap)

    edit: (bkz: jack oneill with two ls)’in uyarısı üzerine kitabın orhan pamuk tarafından yazıldığı eklendi.
  • (bkz: ahmet hamdi tanpınar) (bkz: saatleri ayarlama enstitüsü)

    "bütün mesele şuradan geliyor: kendinizi zamanınızdan üstün görüyorsunuz... entelektüel gururu. ben bütün hakikatleri bilirim, demek istiyorsunuz. hayır azizim öyle bir şey olamaz. bir insan bütün hakikatleri bilmez, bilemez..."
  • yazıldığı dönem, sonrasına etkisi ve türkçeye hakimiyeti düşünüldüğünde saatleri ayarlama enstitüsü adlı romanın en büyük aday olduğu yarışmamsı.
  • huzur.
hesabın var mı? giriş yap