• bu ve buna benzer ülkedeki kötü durumlarla ilgili başlıkların altında çılgınca ağlayıp zırlayanlara “bu durumu düzeltmek için ne yaptın? yapacaksın? ne yapmalıyız? bir fikrin var mı?” sorularını sormak istiyorum. herkes sadece yakınıyor ve birbirini suçluyor.
  • başlığı açan yazarın "fedöcü" ve "vadan hayini" ilan edilmesine sebep olmayacağını umut ettiğim başlık.
    "halk vergiler altında eziliyordu."
    "nobody seems to care, nobody seems to notice."
  • valla yeter artık ya.

    okuldan mezun olalı yaklaşık 3 yıl oldu. 20 yıldır işlettiğimiz bi’ tekel-kuruyemiş dükkanımız vardı. bi nevi bakkal. 20 yıl boyunca şükür geçindik. ama son zamanlarda hep geriye gittik. 22.00’dan sonra alkol yasağı ile son darbe vurulmuş oldu. zaten o saatte kapanan migros gibi marketlerden fırsat bulup gece 12-1’e kadar iş yapacağız ama hop o özgürlük de elimizden alındı. geriye gitmek yerine kesip atmak en iyisi olacaktı ki babam da öyle yaparak 20 yılını verdiği ekmek teknesini kapattı ya da kapatmak zorunda kaldı, artık ne derseniz. tabi esnaf adamın borcu bitmez bilen bilir. emekli olmasına rağmen aldığı komik ücretin hiçbir şeye tekabül etmesi babamı iş bulup çalışmaya itti. bu yaşından sonra annem de çalışmak zorunda kaldı ve ben de çalışıyorum. kardeşim ise okuyor.

    hal böyle olunca gençliğinin en güzel zamanlarını yaşayan ben, aldığım maaşı -ki üniversite bitirmiş olmam ve yüksek yapıyor olmam, 3 yıldır asgari ücreti geçememiş olmama engel değil- direk aileme veriyorum. yani en verimli dönemlerimi mesleğimle alakası olmayan işlerde çalışarak, asgari ücrete boyun eğerek geçiriyorum. paramı aileme vermekten asla gocunmadım ve gocunmam. çünkü aile olmak budur, düştüğün yerden kalkmak için yardımlaşmayı gerektirir. bütün bunları yapıyoruz ama evde kimse lüks denilebilecek bir olayın içine giremiyor. standart bir şekilde hayatta kalmaya çalışıyoruz.

    tüm bunlar üzerine zam üstüne zam yapılıyor. zamımızın üstüne zam koyuyorlar. rahmetli levent kırca’nın dediği gibi zamımıza koyuyorlar. bakkaldan marketten 3-5 parça bir şey alıyorsun 100 liradan aşağı çıkamıyorsun. 100 lira artık paradan sayılmıyor. bir kitap alıp okuyayım diyorsun 25-30 lira. kardeşime test kitapları alıyorum 40-50 lira civarında. tüm bunlar üst üste eklene eklene yaşanmaz bir hal alıyor durum. canım memleketimde yaşamak haram oluyor resmen.

    artık bıktım. ne okuduğum okulun bir karşılığı var, ne yaptığım işin bir karışılığı var. emeğinin karşılığı resmen yok denecek kadar az. yaşamak resmen haram.

    gerçekten usandım.
  • henüz tak etmemiştir, tak etse duramazdın.
  • (bkz: kötü günler bitti daha kötü günler geliyor)
  • geç kalınmış durum. bu başlıkta ülkede yaşayan zengini fakiri bir olmalıdır. hepimizin alım gücü düşüyor. her yazarın bu başlıkta iyi kötü bir girdisi bulunmalı. sustukça daha çok tepemize biniyor zamlar.

    ben orta halli sınıftım. her mevsimde güzel bi tatil yapardım. gönlümce gezerdim. birşeyi yerken doğru düzgün hesap yapmazdım.

    iş durumumdaki şartlarıma baktığımda ise son 2 yıldır açıklanan enflasyona karşı değer de kaybetmiyor hatta artıyor. ancak gerçek enflasyon tabii ki yaşadığımız olmadığı için ben hiçbir şey yapamaz oldum.

    geçen sene 1, bu sene hiç tatile gidemedim. bir yerde oturup bişey yerken menüdeki fiyatlara bakıyorum içki içeceksem meze ile geçiştiriyorum. düzgün bir yemek yiyeceksem içki içmiyorum. bütün bu standartlarımdan vazgeçmişken bir de ay sonunu hesaplıyorum.

    hala cebimizdekine göz diktiler! susmayın. ben istanbul'da yaşamıyorum otoyol geçişlerim de çok değil. tabii ki başka şeyleri de etkiliyor lojistik faaliyetleri ıvır zıvır mutlaka etkileniyorum.

    ben susmuyorum siz de susmayın. halk herşeyin üstündedir. anlamayan sizi deli edecek cahiller olacaktır. yılmayın anlatın durumu!
  • olene kadar mokoko nickli arkadaşın yukarıda yazdıkları sayesinde olmadığına emin olduğum durum.
  • bu kadar pahalılıktan daha kötüsü bence, bu kötü ekonomiye ve yapılan zamlara karşı hiçbir reaksiyon gösterilmemesi.

    yakın örnek olarak (bkz: sarı yelekliler) fransa'da getirilmeye çalışılan %15 akaryakıt zammı yüzünden ülkede savaş çıktı resmen.sonuc; hükümet geri adım atmak zorunda kaldı.

    şiddeti ve vandalizmi hiçbir şekilde savunuyorum ama sadece son bir yılda ülkemizde elektriğe %60 doğalgaza %52 zam geldi ve kitleler halinde kalkıp 'ne oluyor lan' diyemedik.

    edit. daha kalavyenin tuşlarından parmaklarımin sıcaklığı geçmeden gelen yeni bir zam (bkz: 7 ekim 2019 köprü ve otoyol zammı)

    hukuk kuralları çerçevesinde protesto hakkımızı kullanmalıyız. gerçi protesto ve sokağa çıkma hakkı nerdeyse yok şu anda.biz sustukca hepsi elimizden alınıyor.sanıyorum biz bu şekilde durdukça da bu durum daha da kötüleşerek devam edecek.
  • topyekün grevlerin yapılması işini çoktan geçtik. bir yerden patlak verecek ama hayrola
  • hiç sızlayanmayın tespit güzel ama hala rte nin adı bile anketlerde %40 ın altına düşmüyor. bu nedir yahu ne zaman kurtulacağız bu illetten memleketin tam 50 yılı gitti.
hesabın var mı? giriş yap