üç harfliler hablis

• olmamış film.
  
  öncelikle lafım seyirciye. film izleme yaşı +13 değil, +18 olmalı. almayın şu liselileri korku filmlerine rica ediyorum. tamam sen de haklısın, büyüdüğünü göstermek istiyorsun, korkmam ben güler geçerim diyorsun ama çok afedersin de senin her sike gülen ağzını sikeym. bi susmadınız lan amk. ikincisi şu sinemada mısır yeme ritüelini kim keşfetmişse ve yaymışsa, götüne mısır koçanı sokayım. ben senin geviş getirmeni mi dinleyim, filmi mi? pikniğe mi geldin yavşak herif? bi de xxlarge kova almış sığır, sanki stok yapacak.
  
  filme gelirsek, ben beklentilerimi yüksek tuttuğum için mi beğenmiyorum, yoksa hakikaten beğenilmeyecek gibi mi bilmiyorum ama yok arkadaş. yemin ettirecekler bana türk filmi izlememeye. filmin tek artısı özellikle seval ve büyük serpil'in harika oyunculukları. neyse içerik anlatalım biraz.
  
  --- spoiler ---
  
  filmde türk korku filmine dair bütün klişeler kullanılmış.
  eklemlerin 90 derece açıyla ters bükülmesi... check
  tuhaf sesler duyan başrol... check
  tavandan odadakileri izleyen kamera.. check
  kuran ve nas suresi... check
  cinlere inanmayan adam ve acı sonu.. check
  
  bi bitmediniz amk. yıl olmuş 2015, geliştirin biraz kendinizi.
  
  serpil karakteri akıl hastanesinde başından geçenleri anlatıyor ama yoo serpil 2002'de ölmüş. ama filmin sonunda serpil akıl hastanesinden kaçtı diyo. ama yoo öldü ki o, mezarı bile var... yarattığınız paradoksu sikeyim, gerçek diyorsunuz bari inandırıcı olsun.
  
  film ilk bi buçuk saatte sürekli kendini tekrar etti. sıkıldım. oysaki korkmam gerekiyordu.
  
  bi de ne pislik bi aileymiş lan bu. adamın kızı öldü cenazeye sadece aile ve imam katıldı. hiç mi hısmın, komşun yok senin bre atayiz ?
  
  --- spoiler ---
• samanyolu kanalında oynayan "kapalı kaynananın açık gelinden çektikleri", "kuranla dalga geçen adamın hazin sonu", "aç karnına turşu yiyen ve elhamdülillah demeyen gencin cırcır olması" tarzı bir film. hayatımdan 2 saatten fazla zaman çaldı.
• klasik cin çarpmalı film türevlerinden hiç te farklı bir şey yok. yıllardır iki karakter değiştirip önümüze sunulanlardan. musallat 'tan dabbe 'ye hep aynı. konunun aynı olmasını geçtim; çarpılma şekillerinden, cinlerin ses tonlarına kadar hiç mi bir şey değişmez yıllardır ? ayrıca başın çatlayana, sinirlerin zıplayana kadar, dakikalarca "hayııır, ğaaaaaaa, ğööööööööööö" diye böğürmeseler olmaz tabii. evet o da fazlasıyla mevcut.
  
  --- spoiler ---
  
  ana baba tamamen mal. ufacık kız çocuğunu başka odaya alır insan. inadına değiştirmediler odasını. sonuç malum.
  --- spoiler ---
• az önce izlediğim film, bence olmamış. filmde izleyiciyi sürüklemesi güzel, ama asıl olayların nasıl olduğu neden böyle olduğu sadece 5 dakikaya sığdırılmış. izleyicinin film bittiğinde, aklında bir sürü soru işareti kalıyor.2 kız kardeş girdiği evde daha önce neler olmuş bu açıklanmadı. bir ayin gibi birşey yapılıyor, ama ne amaçla yapıldığı belli değil. filmi hiç anlamadım açıkçası, o kadar bu tarz film izledim ama bu filmi hiç beğenmedim.
• an itibariyle izlemekte oldugum film, henuz korkutmadi. korkutacagini da sanmiyorum.
• sıkıntıdan cin çıkarttığım filim sakın izlemeyin filimin kalitesi flash tv kısa videolarından daha kötü hayatımdan iki saati heba ettim resmen neyse arkadaşın hatrına izledim yoksa izlemem böyle filimler.
• türkiye'de cin ve türevleri üzerine çekilen korku filmlerindeki hususlardan/klişelerden kendine yetecek kadar iyisiyle kötüsüyle ortaya karışık yapmış ve tekrardan öteye geçmemiş yapım.
  
  --- spoiler ---
  
  artı olmasa bile ana akım filmlerden ayrılık noktası olarak üç harflilerin satanik yaratıklar gibi resmedilmesi yerine bir karaltı hâlinde betimlenmesi gösterilebilecekken, yine tüm hikâyenin son beş dakikadaki bir geriye dönüş sahnesiyle açıklanmasıyla senaryonun sadece korkutmayı amaçladığını, bir şekilde düğümlenip çözümlenmesinin (yönetmence) hiç dert edilmediğini gösteren film.
  
  bir diğeri husus ise, yerli cinli filmlerdeki - artık bir yerden standart paketle alındığı kanıtlanmış olan - ses efektleri konusunda olumlu anlamda daha cimri davranılmış olması.
  
  --- spoiler ---
• piyasadaki butun korku ogelerini kullanirsak en iyi korku filmini yapmis oluruz denilerek cekilmis gibi duruyor. basindan sonuna neredeyse her an bir hareketlilik var. kisilerin arkasindan gecen karaltilar, icine cin kacanlarin ani hareket yapmalari ve her seferinde viiskkk diye bir ses gelmesi, olmus bedenin bile yanmasi vs. gibi olaylar hikayeyi bile yer yer unutturuyor.
  
  diger mesele de buna paralel olarak hikayeyle ilgili. bu kadar cok ivir zivir paranormal olayin yer almasi hikayenin duzgun islenememesine yol acmis. belki de bilincli bir tercihtir bilmiyorum.
  
  bu tur filmlerde hikayenin ogrenilmesi adim adim olmali. ama turk korku filmlerinde nedense genelde olen oluyor, kalan kaliyor ve son bes dakika icinde 'karakter zamaninda boyle bir sey yapmisti, basina gelenler iste bu yuzden' diye kor goze sokuluyor. tamamen kolaya kacmak bu.
  
  bunlara ragmen turk korku filmleri icinde ortalamanin bir tik ustunde diyebilirim.
• the exorcism of emily rose çakması bir film. emily rose'u sinemada izlerken ayetel kürsi falan okumuştum, bu filmde ekrana dahi bakmadığım zamanlar oldu. o kadar çakma, o kadar yavan, o kadar basit.
• (bkz: üç harfliler marid)
  (bkz: üç harfliler karabüyü)
  (bkz: üç harfliler beddua)
  (bkz: üç harfliler adak)
  (bkz: üç harfliler nazar)